Kıbrıs Fatih'i Erdoğan

Kıbrıs Fatih'i Erdoğan

Kavramların bu kadar allak bullak edildiği, tüketilerek içinin boşaltıldığı acaba başka bir dönem var mıdır?

Eğer Türkiye'nin gazete manşetlerinden, yazılı basından izlerseniz herşey güllük gülistanlık ve bu ülkenin Başbakanı ABD'de tam bir imparator...

Sanırsınız ki Erdoğan Washington'da Kıbrıs'ı fethe açtı! Hatta Güney Kıbrıs'ı Kuzey'e dahi etti de Erdoğan'ın büyük ikna gücüyle KKTC parçalanmak ne kelime, Beyaz Saray tarafından resmen kabul edildi!

Yer kör, gök suskun elbirliğiyle Türkiye'nin geleceği satışa çıkarılmış ancak Başbakan'la şürekasına methiyeler diziliyor.

En iyi savunma hücumdur amma, bu kadarına da pes doğrusu.

Erdoğan'ın götürdüğü hediyeler nedeniyle Bush'dan aldığı teşekkür ve takdir bu ülkede zafer olarak lanse ediliyor!

Bizim zavallı halkımız da başının üzerinde pişen bu yağ tavasının kendi hayrına ve yararına olduğunu zannediyor.

Erdoğan'ın Amerika'yı Türkiye'nin çıkarları için tırnak içinde kandırdığını zannediyor

Oysa atılan manşet de, zafer sarhoşluğu da bu ülke toprakları için değil, yabancılar adına hissedilen duyguları yansıtıyor. Verilen vazifeyi ifa etmekten duyulan sevinç sarhoşluğu yaşanıyor, hepsi o kadar...

Bunlara da taviz denilmez.

Kıbrıs'ı vereceksiniz!

Irak'ın kuzeyini teslim edeceksiniz!

Güneydoğu'da her şeyden vazgeçeceksiniz!

İncirlik'i koşulsuz açacaksınız!

Terör üssü bahanesiyle 50 bin Coni'ye davetiye çıkaracaksınız!

Ve tüm bunların sonunda da (devamı da gelecek) Washington'da Türkiye'yi tüketecek bu hediye paketi kabul buyruldu diye "zafer adamı" olarak ilan edileceksiniz.

Çok ucuz bir pahaya satılan, bir zavallı Türkiye!

İşte ülkenin oturtulduğu, uçurumun kenarındaki liman bu...

Satışı derinleştir, itibarı yükselt... Bu gidişle emin olun bizimkiler, Nobel Ödülü tacını da başlarına geçiriverir!

Washington seyahatinin kokusu önümüzdeki günlerde açığa çıkar.

Erdoğan'ın 3 Kasım seçimlerinden sonraki ilk gezisinin ardından Amerikalılar 80 bin Coniyle İskenderun-Mersin'den Anadolu topraklarını zorlamışlardı.

Bakalım şimdi ne olacak?

Kıbrıs elde var bir... Ancak Kıbrıs sağ gösterip, soldan indirme taktiği dışında bir anlam taşıyor.

Esas büyük taviz Güneydoğu'dan ortaya çıkacak.

Hükümet İncirlik'in yanısıra sınırsız ve koşulsuz bir şekilde "bir büyük üssü daha" Amerikalılara teslim edecek!

İşte Washington'da yemek yemenin fetvası bu...

Bul Wolfowitz'in Çandar-Birand ikilisinin karşısına geçip gevrek gevrek açıklamalar yapmasının nedeni bu!

Dünün kızgın adamı Wolfowitz bugün "mutluluğun resmini" çiziyor.

Neden acaba sorusu anlamsız. Çünkü kendilerine Kıbrıs'ın ve Güneydoğu'nun altın anahtarı teslim edildi de ondan.

Adama boşu boşuna cesaret şövalyesi zırhı giydirmezler!