Vatandaşların konut sahibi olmasına yardımcı olmak üzere 1986 yılında çıkarılan kanun ile başlatılan ve daha sonra bir sorun haline gelen Konut Edindirme Yardımı (KEY) hesaplarının tasfiyesinde yine sorun yaşanıyor! Konut Edindirme Yardımı (KEY) hesaplarının tasfiyesine ilişkin 2009 yılında çıkarılan son kanun çerçevesinde Tasfiye Halindeki Emlak Bankası KEY Birimi tarafından hazırlanan son liste, Haziran ayı başında Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı'na (EKGYO) gönderildi. Ancak, hak sahiplerinden büyük bir kısmının T.C kimlik numaraları ve sigorta sicil numaralarının olmadığı veya sicil numaralarının aynı olduğu tespit edildi. Bunun üzerine, söz konusu eksikliklerin giderilerek, bu durumdaki kişilerin hak kaybına uğramaması için yeniden çalışma başlatıldı. Söz konusu eksiklikler yanında, yasa uyarınca 31 Mart'a kadar gönderilmesi gereken listenin daha geç gönderilmesinin de ödemeler açısından risk oluşturduğu kaydedildi. EKGYO, söz konusu sakıncılar nedeniyle ödemelerin yapılıp yapılmayacağı konusunda Hazine'ye yazı ile görüş sorarken, Hazine Müsteşarlığı yetkilileri, sorunun giderilmesi için ortak çalışma yapıldığını belirtti. Özellikle kurumların düzeltilmiş listeleri Tasfiye Halindeki Emlak Bankası'na geç göndermesi nedeniyle bu birimin hesaplamaları yapıp EKGYO'ya listeleri göndermesi yasada öngörülen 31 Mart 2011 tarihini geçmesi nedeniyle, yeni bir yasal düzenleme daha gerekebileceği görüşü dile getiriliyor. Çalışmaların tamamlanması ve çözüm bulunabilmesi halinde son ödemeler yapılabilecek.Çalışmalara son verildiÖdeme listelerini hazırlayan Tasfiye Halindeki Emlak Bankası'nın Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Sayın, kendilerinin kanun çerçevesindeki sorumluluklarını yerine getirdiklerini ve KEY konusundaki çalışmalarına artık son verdiklerini söyledi.Sayın, artık bundan sonra herhangi bir yeni liste hazırlanmasının söz konusu olmadığını belirtirken, buna karşın, KEY ödemeleri nedeniyle mahkemelere başvuran vatandaşlardan dolayı, personelin bu işle uğraşmaya devam etmek zorunda kaldığını bildirdi. KEY hak sahibi olduğunu düşünen veya ödemeleri düşük bulan çok sayıda vatandaşın çalıştıkları kurumu dava ettiğini anlatan Sayın, ancak mahkemelerin mevzuatı okumadan, incelemeden, sadece kurumların bildirdiği çalışma süreleri üzerinden ödenmesi gereken KEY parasını hesaplamakla yetkili bulunan Tasfiye Halindeki Emlak Bankası'nı da taraf olarak kabul ettiğini belirterek, şöyle konuştu: "Bu durumda biz de davalıymışız gibi bize yazılar geliyor. (Bu kişi kaç yıl çalışmıştır, ne kadar ödeme alacaktır) diye. Biz onun nerede ne kadar çalıştığını, adına KEY hesabı açılıp açılmadığını nereden bilelim. Biz sadece ilgili kurumların gönderdiği belgeler üzerinden ödeme tutarını hesaplarız. (1 ay çalıştı) diye belge gelirse 1 aylık, (7 yıl çalıştı) diye belge gelirse 7 yıllık hesaplıyoruz. Bütün kayıtlar kurumlarında. Böyle olmasına rağmen, bizi taraf olarak kabul etmelerine şaşıyoruz. Çünkü bunlar (mahkemeler), maalesef kanun ve yönetmeliği hiç okumadan karar veriyorlar. Emlak Bankası'nı taraf kabul edip bize yazı gönderiyorlar. Biz bütün personelimizi bu yazılara yanıt vermek için çalıştırmak durumunda kalıyoruz. Çünkü mahkemeler bizi de sorumluluk altına sokuyor. Şimdiye kadar 2 bine yakın dava yazısı geldi ve son listeden sonra bu davaların artmasından endişe ediyoruz. Mahkemeler, lütfen kanun ve yönetmeliği okusunlar ve bizim taraf olmadığımızı öğrensinler." Önceden hak sahibi sayınını 3.5 milyon civarında öngörüldüğü, daha sonra bu sayının 8 milyona çıktığı, şimdi ise ödeme yapılacak kişi sayısının 12 milyonu aşmasına işaret edilerek, bunu nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Zeki Sayın, "Tahmini yanlış yapmışlar" demekle yetindi. Son yayımlanacak listede, 500 bin civarında hak sahibinin olacağı belirtiliyor. Tasfiye Halindeki Emlak Bankası'nın KEY dışında Emlak Bankası'nın tahsil edilemeyen alacaklarını tahsil etmekle görevli olduğunu hatırlatan Sayın, "Şimdiye kadar 1 milyar liraya yakın alacağımızı tahsil ettik. Ama halen 1 milyar dolara yakın, faiz hariç anapara alacağımız var, onları tahsil etmeye çalışıyoruz" dedi. Emlak Bankası'nın alacaklarının yüzde 98'ini 100 kişiden tahsil edilemeyen kredilerin oluşturduğunu, geri kalan yüzde 2'sinin ise 15 bin kişide bulunduğunu açıklayan Zeki Sayın, alacakların büyül bölümünün İstanbul Yaklaşımı çerçevesinde teminatsız verilen kredilerden kaynaklandığına dikkati çekti.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.