Kemik Sızlatan Tarih Utansın/ İlhan GÜLTEKİN

İki haftadır kahvede, dükkanda, mecliste, tarlada enine boyuna meseleyi konuştun, içini döküp soğuttun mu. İki dünya kelamı da ben diyesim var dinler misinBen dediğime bakma, eskilerden söyleyeceğim, becerebilirsem bu güne bağlayacağım Efendim rahmetlik hocanın rahmete uğrayası hatunu gece yarısı evinden dışarı uğramış bir feryat bir figan "komşular, yetişin! Dostlar beri bakın yandım Allah" mahalleyi telaş almış kimi nane ruhu yetiştirmiş, kimi yangın nerede, katil ne tarafa kaçıyor diye etrafı araştırmada.Az durulunca sormuşlar "Hanım nedir bu hal noldu""Gitti, dağ gibi civanım dağa toprak oldu""Ne söylüyorsun ağzından yel alsın Hocaya mı bir şey oldu?""sormayın akşam odun kesmeye gitti kara haberi geldi""aman yapma peki nerde nasıl olmuş, haberini kim getirdi? İnanılır mı bakalım""orasını hic sormayın hiç şüphe yok bila şek rahmetlik olmuş ""Ya gecenin bir vakti nasıl aldın böyle sağlam haberi""Nasıl olsun, Hoca kendisi gelip verdi. Bakmış garibim dağın başı ne gelen var ne giden napsın o işi de kendisi yaptı"Bu da torunlarından (hocanın mı dersiniz Karakaçanın mı diye düşünürsünüz orası size kalmış)"Yetişin demokratlar koşun dindarlar" "Noldu ne var nasıl oldu da bizi hatırladın beş yıl sonra?""Ay başımıza bir hal geldi" "Ne ola senden pek hayır gelmez ya""Ne olacak muhtıra yedim çabuk cephe olun AB'ne koşalım ABD'ye mulazemet edelim""Ya iyi de ne yazıyor bu muhtırada, sonra sen muhtıra yediysen sesin nasıl böyle gür çıkıyor""Baş örtüsü diyor, laiklik elden gitti diyor""Ee? baş örtüsünü sen hükümet kapısından girerken vestiyerde bırakmadın mı?""Evet ama çıkarken almak üzere. Değilse bir daha nasıl iktidar yüzü görürüz.Ne yaptıysak yaranamadık. Ordu, devlet düşmanı olmadığımızı nasıl ispatlayalım daha kardeşim. Hadi bizim ekip çıkarın depolardaki pompalı tüfekleri. Dağa da bir haber uçurun eylemlere hız versinler. Ölüyken biz hortlattık arkalarına devlet kurduk o kadar da vefa gösterecekler artık."Bu kısım ise Irak'tan -yok yok İncirlikten- Diyarbakır ve Ankara bağlantısıyla Brüksel'den kendine çevirilmiş 'dost' namluları görmeyip te iki çocuk baş örtüsüyle ilahi söyleyince kükreyenlere Halife Harun Reşid'in oğlu bir gün alı al moru mor divana gelmiş 'Baba filanca çavuşun oğlu anama sövdü'Harun Reşid dönmüş yanındakilere'ne icap eder'"bu büyüyünce devleti yıkar dilini keselim""bunlar ailecek hilafete düşman demek. Babasının mallarını müsadere edip sürgüne yollayalım""Millete ibret olsun aile boyu yüz sopa vuralım""Derilerini yüzelim"halife oğluna dönmüş, 'evladım, yiğitliğin, büyüklüğün icabı affetmektir. Bunu beceremiyorsan git sen de onun anasına söv ama ancak onun sövdüğü kadar. Değilse zulmetmiş oluruz'Ya kendi çocuğu dururken mağdur arayanlar, Evladı işsizlikten eğitimsizlikten -dost acı söyler- ahlaksızlıktan iki büklüm olmuş.  Başbakanın 'borç yiğidin kamçısıdır ' diyerek cari açık rekorlarıyla girdiği dünya kadar faiz yükünden geleceği kararmış "Vah yazık bak bunu da cumhurbaşkanı etmediler""Mağdur canım bunlar çok mağdur zaten çoluk çocuk hep amerika'larda Avrupalarda vatan hasretinden eriyip gitmişler"  Misal yine hocadan, eski usül gezgin hocalık için bir köye gitmiş. Her gün namazlarını kıldırıyor, vaaz ediyor, Kur'an öğretiyor ama köylülerden hiç ses yok. Çıkınında ne varsa yemiş bitireli bir hafta olmuş. Karnı sırtına yapışmış. Cübbesinden utanmasa kümeslere dadanacak açlık belasından. Hoca, bu haliyle cuma vaazında, bir aralık söz İsa aleyhisselama geliyor köylülerden biri ayağa kalkar. "hocam bir müşkilim var""söyle efendi! ""İsa efendimiz göğün yedince katına çekildi bin yıldan fazladır orada diyorsun, ne yer ne içer bu mübarek."Hocanın zaten canı sıkkın, patlamış "Bre nabekarlar a vicdansızlar göğün yedinci katında Allah'ın misafiri olan insan ne yer ne içer merak edersiniz de hiç aklınıza düşmez mi sizin köyünüzde iki haftadır bu Nasreddin hoca ne yer ne içer"