Kavgada kaos barışta çözüm var

Türkiye'de milli birlik ve beraberliğin çok ağır bir darbe aldığını söyleyen Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Bu ülkede huzur ortamını vücuda getirmeye mecburuz" dedi.

 

İç politikada giderek artan tartışmalar Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş'ın da gündemindeydi. Herkes ateşe körükle giderken BTP Genel Başkanı yaptığı açıklamada Türkiye'de birliği bozmaya yönelik oyunlara dikkat çekti ve "sorunların çözüm yolu kavga değil karşılıklı diyalog ve anlayıştır" dedi. Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş açıklamasında bugüne kadar izlenen basiretsiz politikalarla ülkede milli birlik ve beraberliğin çok ağır bir darbe aldığını söyledi.

Huzur sağlamaya mecburuzSon derece kritik bir coğrafyada bulunan Türkiye'de oynanan büyük oyunlarla devlet-millet, asker-sivil birlikteliği yok edilmek isteniyor uyarısında bulunan Prof. Dr. Haydar Baş, "yaşanan sorunların çözüm yolu kavga değil karşılıklı diyalog ve anlayıştır" diye konuştu. BTP Genel Başkanı şunları söyledi: "Bu mantıkla beraber nereye gidilir? Tabii ki kavgaya gider. Kavga olduğu zaman haklı olan da haksız duruma düşer. Biz bu ülkede huzur ortamını vücuda getirmeye hep beraber mecburuz. Problemler kardeşlik ve dostluk zemini içerisinde ve beraberlik ruhu içerisinde halledilir. Biz böyle bir milletiz. Bu işler arkadaşlar rant için olmaz, ben oy alayım diye olmaz. Hizmet için olması lazım. Böyle olmazsa arabanın tekeri patlar uçurumdan aşağıya yuvarlanırsın. Bugün yaşanılan hadise budur. Ülkeyi gerilim noktalarına bölmüşler bu gerilimden istifade ederek adamlar politika yapıyor. Bu gerilim politikasına ancak kardeş olmamız, bir ve beraber olmamız son verecek."

Hükümet durumu idare etmeye çalışıyorSıcak gündeme ilişkin bu değerlendirmeyi yapan BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, "Hükümet vatandaşın sorunlarını çözmek yerine suni gündemlerle durumu idare etmeye çalışıyor" dedi. Prof. Dr. Baş şöyle konuştu: "Ülkede dikkat ederseniz tarım batmış gidiyor. Hayvancılık, ormancılık bitmiş. Pazarlara gidiyorsunuz herkes şikâyetçi. Herkes yaka silkiyor. Böyle bir dönemde Türkiye'nin meselesi ekonomideki sorunları çözmek olması gerektiği halde adam bakıyorsun Ergenekonla, balyozla uğraşıyor ve olayları saptırıyor. Elbette Balyoz harekâtıyla, Ergenekonla uğraşan adam milletin derdine derman bulmaya vakit ayıramaz. Bir ihtilal ki, 2001'de olacak, 2002'de olacak, 2003'de olacak, projeleri bir yerlerde bulunacak. Böyle saçma şey olur mu? 'Öyle bir tehdit algılaması ortaya çıksın ki ben tarımdaki sorunları örtebileyim. Ticaretteki, ihracattaki, ithalattaki sorunları örtebileyim. Bu gerçek sorunlar yerine hep o konuşulsun' amacı güdülüyor. Yapılmak istenen budur. Şu anda milletin gündeminde tarım, hayvancılık var mı arkadaşlar? Yok. Kasaba gidiyorsun etin kilosu 27 lirayı geçmiş. Sen bu sorunları çözeceksin. Sen bunu çöz erkekse öteki hareket yapsın. Ve inanır mısınız onların demokrat olmadıkları kadar bugün asker 'ben demokratım' diyor. Oturuyorlar generaller biz demokratız diyorlar. Kim bunu yapmış adres istiyorlar. Siyasiler gitsin onlardan demokrasi dersi alsınlar."