Kardeşliğimizi marş yapmalıyız
Türk sinemasının önde gelen başrol oyuncularından Kadir İnanır, Yeni Mesaj’ın sorularını cevaplandırarak, terör meselesi konusunda, “Benim hissettiğim kadarıyla toplumda gerilim var! Bunun ortadan kaldırılması için ‘dostluk ve kardeşliği
12.11.2012 00:00:00
RECEP BAHAR - MALATYA Türk sinemasında duruşu olan usta oyuncu Kadir İnanır, 3. Malatya Uluslararası Film Festivali kapsamında Malatya’da Yeni Mesaj’ın sorularını cevaplandırarak, Türkiye’nin yüz yüze kaldığı toplumsal sorunlar konusunda açıklamalarda bulundu. “Sanatçı demek toplumun sosyal gelişiminde önde olmak demektir” diyen İnanır, sanatçı olmanın sürekli muhalefette olmayı gerektirdiğine işaret etti. Sanatçının, insanların yaşamını en kaliteliye ulaştırmak için mücadele etmesi gerektiğine dikkatleri çeken İnanır, ülkemizin başında çok büyük sorunlar bulunduğunu ifade etti. İnanır, şunları söyledi: “Dünyada pek çok ülkeyi gezdim. Türkiye kadar güzel bir ülke yok! Dünyanın en güzel ülkesinde yaşarken, bu problemlerin olmaması da kaçınılmaz! Size kim dedi ki, Orta Asya’dan atlarla buraya gelin de, devlet kurun! Sorunlar o zaman başladı, demektir! Baktılar ki, ‘bu kadar güzel ülkeye bu adamlar nereden geldi, onları atalım, biz alalım’, demeye başladılar! Ya da bunları tüketim toplumu haline getirelim, ne sanayileşsinler ne de tarımda ileri gitsinler. Tarımını da ellerinden alalım! Bağımlı, kişiliksiz, kimliksiz bir toplum haline getirelim. Sürekli sömürelim. Emperyalist güçler, ha deyince 15 milyon insanı harp sahasına sürecek olan dünyanın en güzel ülkesinin yükselmesini istemez! Biz bu gerçeği niye görmüyoruz, ona şaşırıyorum.” Kardeşlik marşı Doğu’nun her tarafında filmler çektiğini ifade eden Kadir İnanır, bölgedeki yoksulluğun o zamanlar Batıda olmadığına işaret ederek, şöyle devam etti: “Yıllar geçti, bölgede yine ‘yokluk’ var. Bakın, terör örgütünden ve meselesinden bahsetmiyorum. Biz o bölgeye sahip çıktık mı, çıkmadık mı? Şimdi diyoruz ki, çıkalım. Herkes elini gerçekler doğrultusunda taşın altına koyacak, sorunları herkes (kanaat önderleri, siyasi partiler vesaire) konuşacak. Olaylar büyük ciddiyet kazandı. Benim hissettiği kadarıyla toplumda gerilim var! Bunun ortadan kaldırılması için ‘dostluk ve kardeşliği ortaya çıkartıp’ marş haline getireceğiz. Başka şansımız yok! Eğer bir ülkede huzur yoksa, insanın bireysel huzuru da kalmaz. Eğer insanların çoğu mutsuz yaşıyorsa, mutlu yaşayan 3 kişinin sokağa çıkma şansı olmaz. Bugün ateşin içine düşmüş ülkemizde çokça mutsuz insan var. Batıda, Doğuda, her yerde var...” İnanır, öte yandan Malatya Film Festivali’nin 3. yılında Antalya Altın Portakal ile Adana Altın Koza’nın ardından 3. sıraya yerleştiğini, ilk iki sırayı zorlayacağını kaydetti. Kendini iyi hissettiğini söyleyen İnanır, doktorların ifadesine göre sağlık sorunu olmadığına işaret etti. Kapitalizm sinema - TV sektöründe Türkiye’de reklâm pastasının 5 milyar dolara ulaştığına, bunun yüzde 60’ını görsel medyanın oluşturduğuna işaret eden Kadir İnanır, “Bu paradan pay almak için ölümcül bir yarış başladı. 8-10 format içinde en fazla reklâmı TV dizileri alıyor. Araya 4-5 kuşak reklâm alabilmek için dizi filmleri 45 dakikadan 120 dakikaya kadar uzadı. Sektör, 6 günde yüksek metrajlı bir film çeker hale geldi. Bundan 10 yıl önce dedim ki, ‘bu asla böyle gitmez’. Önce inanmadılar çünkü kapitalizm sömürüyü sonuna kadar bitirmedikçe kavgasından vazgeçmez ancak posasını attıktan sonra ‘tamam, bu bitti’ der. Çekim kalitesi düştükçe, TV dizileri artık izlenmeyecek.” Dizi sektörünün senaryo sıkıntısı çektiğini ifade eden İnanır, bunu aşmak için Türk romanlarına saldırıldığını, akabinde eski Türk filmlerinin kullanılmaya başlandığına işaret ederek, “Bir tane kült olmuş filmimi dizi haline getiriyorlar. Yuh olsun! Bu filmlerden 100 tane daha var. Demek ki sektör 2-3 yıl daha gidecek” dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.