Kanserde kemoterapisiz tedavi
Haftasonu İstanbul'da düzenlenen 5. Hematolojide Yeni Eğilimler Sempozyumunda lenfoma, lösemi, multipl myelom ve kemoterapisiz kanser tedavisi gibi kan kanserlerindeki son gelişmeler ele alındı
23.01.2012 00:00:00
YENİ MESAJ - İSTANBUL
İstanbul'da geçtiğimiz haftasonu düzenlenen 5. Hematolojide Yeni Eğilimler Sempozyumu kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan ve miyeloma konusunda uluslararası en çok bilinen otoritelerden biri olan Dr. Brian Durie, en geç fark edilen kemik iliği kanserlerinden biri olan multipl myelom tedavisinin artık kemoterapi kullanılmadan yapılabildiğini bildirdi. Dr. Brina Druie, “Bu çok yeni bir gelişme. Kemoterapi halkın algıladığı anlamda gerçekten toksik ve rahatsız edici bir şey. Kemoterapi yerine kullandığımız hedefi vuran akıllı ilaçlar var. Ve bunlar daha biyolojik etki gösteren, hastalığı kontrol altına alan ve bu hastalıkları kronik hastalıkmış gibi bir takip yoluna sokan ilaçlar. Son 10 yılda büyük gelişmeler oldu. Bunların ilk örneği Talidomid idi” dedi. Yaklaşık 40 yıl önce Talidomik adındaki ilacın dünyadaki en büyük ilaç facialarından birine neden olduğunu ve yasaklandığını belirten Dr. Druie, yıllar sonra yeni bir tedavi aracı olarak miyeloma tedavisinde ortaya çıktığını belirtti. Dr. Druie, “Yaklaşık 40 yıl sonra Talidomik insanlığa olan borcunu ödemek için geri döndü ve bu myelom alanındaki ilk ciddi biyolojik tedavilerden biri oldu. Hızla başarılı olduğumuz bir hastalık alanı. Ve tabii biz bununla yetinmiyoruz” dedi.
Kişiden kişiye Wkemoterapi uygulaması
Sempozyum Eş Başkanı ve Cerrahpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji bilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Burhan Ferhanoğlu da, henüz tüm hastalar için kemoterapi uygulanmıyor diyebilmenin mümkün olmadığını belirterek, “Şüphesiz artık başlangıçta kemoterapiden, hedefi bulan ilaçlara geçtiğimizi söyledik. Hala hematolojik kanserlerin en az yüzde 70-75'inde kemoterapi kullanıyoruz. Kemoterapinin son derece etkili olduğu alanlar var” dedi.
Sempozyum eş başkanı Doç. Dr. Mustafa Çetiner her insanın genetiğinin farklı olduğunu ve artık tedavinin bu genetiğe göre belirlendiğini söyledi. Doç. Dr. Çetiner, “Hepimizin genetiği farklı. Araştırdıkça tedavi seçeneklerinin inanılmaz bir şekilde değişebildiğini görüyoruz. Yani biz artık hastalıklarla ilgili çok genel açıklamalarda bulunmaktan sakınıyoruz. Eski doktorlar ‘hastalık yok, hasta vardır' derlerdi. Bu kadar uğraştıktan sonra bizim yıllar sonra geldiğimiz nokta bu oldu” diye belirtti.
İstanbul'da geçtiğimiz haftasonu düzenlenen 5. Hematolojide Yeni Eğilimler Sempozyumu kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan ve miyeloma konusunda uluslararası en çok bilinen otoritelerden biri olan Dr. Brian Durie, en geç fark edilen kemik iliği kanserlerinden biri olan multipl myelom tedavisinin artık kemoterapi kullanılmadan yapılabildiğini bildirdi. Dr. Brina Druie, “Bu çok yeni bir gelişme. Kemoterapi halkın algıladığı anlamda gerçekten toksik ve rahatsız edici bir şey. Kemoterapi yerine kullandığımız hedefi vuran akıllı ilaçlar var. Ve bunlar daha biyolojik etki gösteren, hastalığı kontrol altına alan ve bu hastalıkları kronik hastalıkmış gibi bir takip yoluna sokan ilaçlar. Son 10 yılda büyük gelişmeler oldu. Bunların ilk örneği Talidomid idi” dedi. Yaklaşık 40 yıl önce Talidomik adındaki ilacın dünyadaki en büyük ilaç facialarından birine neden olduğunu ve yasaklandığını belirten Dr. Druie, yıllar sonra yeni bir tedavi aracı olarak miyeloma tedavisinde ortaya çıktığını belirtti. Dr. Druie, “Yaklaşık 40 yıl sonra Talidomik insanlığa olan borcunu ödemek için geri döndü ve bu myelom alanındaki ilk ciddi biyolojik tedavilerden biri oldu. Hızla başarılı olduğumuz bir hastalık alanı. Ve tabii biz bununla yetinmiyoruz” dedi.
Kişiden kişiye Wkemoterapi uygulaması
Sempozyum Eş Başkanı ve Cerrahpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji bilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Burhan Ferhanoğlu da, henüz tüm hastalar için kemoterapi uygulanmıyor diyebilmenin mümkün olmadığını belirterek, “Şüphesiz artık başlangıçta kemoterapiden, hedefi bulan ilaçlara geçtiğimizi söyledik. Hala hematolojik kanserlerin en az yüzde 70-75'inde kemoterapi kullanıyoruz. Kemoterapinin son derece etkili olduğu alanlar var” dedi.
Sempozyum eş başkanı Doç. Dr. Mustafa Çetiner her insanın genetiğinin farklı olduğunu ve artık tedavinin bu genetiğe göre belirlendiğini söyledi. Doç. Dr. Çetiner, “Hepimizin genetiği farklı. Araştırdıkça tedavi seçeneklerinin inanılmaz bir şekilde değişebildiğini görüyoruz. Yani biz artık hastalıklarla ilgili çok genel açıklamalarda bulunmaktan sakınıyoruz. Eski doktorlar ‘hastalık yok, hasta vardır' derlerdi. Bu kadar uğraştıktan sonra bizim yıllar sonra geldiğimiz nokta bu oldu” diye belirtti.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.