Muammer Kaddafi'yi hatırlar mısınız? Ben hatırlıyorum. Hele kendisini linç etmek isteyen o azgın güruha, 'evlatlarım yapmayın, ben, sizin babanızım' sözleri hep aklımda.
Dünyanın gözü önünde Kıbrıs'ta Türklerin soykırıma tabi tutulduğu, ülkemize kadim dost (!) ABD ve batının ambargo uyguladığı yıllarda her türlü desteği ülkemize veren bir liderdi.
Batılı liderler ile buluşmasında batının Afrika'daki soykırımlarını gösteren resimleri yakasına takar, onların yüzlerine karşı lafını hiç esirgemezdi.
Merhum Erbakan'ın başbakanlığı döneminde yaptığı ziyaret ve çadırda Erbakan'a yönelik söylemleri de aklımda.
Kaddafi aykırı bir liderdi. (Kime karşı aykırı olduğunu bir başka yazımda anlatacağım) Tabi bu aykırı tavırları emperyalistlerin ve de İsrail'in hoşuna gitmiyordu.
'Kaddafi diktatördür' hükmünü verdiler ve Libya'ya 'demokrasi' getirmek için Büyük Ortadoğu Projesinin, Libya fitilini ateşlediler.
Libya'da ne olduğunu, ne yapıldığını dönemin ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton üç kelime ile özetledi: 'Geldik, gördük ve öldü'.
Sayın Erdoğan'da, Libya'da ne olduğunu ve neler planlandığını çok iyi biliyordu ki, ilk gün 'NATO'nun ne işi var Libya'da' çıkışını yapmıştı.
Ama daha sonra araya kim veya hangi güçler girdi ise Sayın Erdoğan bir 'U' dönüşü daha yaparak, İzmir'i NATO'ya üs yaptı ve bunu 'Libya'yı, Libyalılara teslim etmek için' şeklinde açıkladı.
Libya kimindi ve Sayın Erdoğan, hangi Libyalılara teslimat yapacağı, soruları da bir kenarda dursun.
Kaddafi diktatör müydü, sorusunun cevabına bakalım.
Kaddafi'nin yönettiği Libya'da vatandaşlar elektrik faturası ödemiyordu. Çünkü tüm vatandaşlarına bedava idi.
Kaddafi, 'faize karşıyım, hakkında NAS var' da demiyordu. Çünkü Libya'da kredi faizi yoktu.
Kaddafi'nin yönettiği Libya'da herkes ev sahibi idi.
Kaddafi'nin yönettiği Libya'da tüm yeni evli çiftler kendi dairelerini almak ve aile kurmak için hükümet o zamanki para ile 60.000 dinar veriyordu. Çocuk doğuran her anneye 5.000 dolar veriyordu.
Kaddafi'nin yönettiği Libya'da eğitim ve sağlık ücretsizdi. Eğitimini tamamlayanlara iş buluncaya kadar işe girmiş gibi maaş ödüyordu. Yurt dışında eğitim görmek isteyenlerin tüm masraflarını karşılıyordu.
Libya'da tedavi edilemeyen hastalar için devlet, yurt dışında tedavi artı konaklama ve seyahat için para veriyordu.
Kaddafi'nin yönettiği Libya'da çiftçilik yapmak isteyenlere bedava ev, ekipman, tohum ve hayvan veriliyordu.
Ülkesinin büyük bir bölümü çöl olan Kaddafi, dünyanın en büyük sulama projesini 'Büyük Adam Projesi'ni' gerçekleştirdi.
Kaddafi'nin yönettiği Libya'da petrol satışlarının bir kısmı doğrudan tüm vatandaşların banka hesaplarına aktarılıyordu. Yani devletin malını birkaç şirket değil millet yiyordu.
Kaddafi'nin yönettiği Libya'nı dış borcu yoktu ve rezervleri 150 milyar dolar civarındaydı.
Kaddafi'nin yönettiği Libya'yı başta FİTCH olmak üzere kredi derecelendirme kuruluşlarından en yüksek not olan AAA alıyordu.
İşte o Kaddafi'ye 'diktatör' dediler ve 'Libya'yı Libyalılara teslim etmek (!) için' ABD ve Batının peşinden gittiler.
Libya parçalandı. Emperyalistler talan kavgası yapıyor. Libyalılar ise birbirlerini katlediyorlar.
Yüce Allah mutlak adildir, hakimdir ver intikam alıcıdır.
Ülkemize gelirsek! Dünde bugünde 'ne işimiz vardı Libya'da' sorusuna iktidar partisi ve yandaş medya çok kızıyor.
Diğer taraftan da işsizlik, enflasyon, hayat pahalılığı, eğitim, sağlık imkanları ve masrafları arasında boğuşan halkımıza 20 yıllık iktidar olarak, 'sabredin, şükredin, sorunları biz çözeriz' diyor.
Ne diyelim? Kaddafi'ye 'diktatör' diyenler utansın, diyelim.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Türkiye’ye ‘Escobar sistemi’ kurmuşlar / 21.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025
- ‘Erdoğan Amca adım Danya Ebu Muhsin’ / 20.04.2025
- 2 bin değil 2 bin 600 yıldır yapılanamayanı yaptılar? / 19.04.2025
- Gazze’den tehciri, ‘hicret’ olarak kabul ettirmeye çalışıyorlar / 18.04.2025
- Sahada yaşananlar Erdoğan’ı teyit etmiyor / 17.04.2025
- Erdoğan’ın ‘fakir fukara garip gureba’ çıkışı / 16.04.2025
- O zaman nedir bu Milli Ekonomi Modeli? / 15.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -2- / 14.04.2025
- O, benim bitmeyen rüyamdı -1- / 13.04.2025
- İktidarın kutsal (!) haç ve Konstantinapol sessizliği / 11.04.2025