İsrail ile ilişkilerde yeni dönem!
İsrail ile Türkiye ilişkileri varılan mutabakatla yeni bir döneme girdi. 16 Temmuz 2014'te katıldığı bir iftar programında Mavi Marmara gemisinin Gazze'ye gitmesine kendilerinin izin verdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çarşamba akşamı Beştepe'deki iftarda "Benden izin aldılar mı?" diye sordu
30.06.2016 00:00:00
HABER MERKEZİ
AKP Hükümeti ile İsrail uzun süre gizli yürütülen görüşmelerin ardından anlaşmaya vardı. İki ülkenin dışişleri bakanlığı müsteşarları tarafından imzalanan mutabakat metni, tarafların yetkili mercileri ve meclislerinde onaylanacak. İlk onay İsrail Güvenlik Kabinesi'nden geldi. İsrail Güvenlik Kabinesi, Başbakan Netanyahu başkanlığında toplanarak Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesi amacıyla taraflarca imzalanan mutabakatı 3 ret ve 7 lehte oyla onayladı. Anlaşma 14 gün içinde İsrail parlamentosu Knesset'te oylamaya sunulacak. Türkiye'de ise Bakanlar Kurulu imzasına açılan mutabakat TBMM onayı ile birlikte yürürlüğe girecek.
Eski sözleri bırak, yeniye bak
İsrail'e kritik tavizler verilerek yapılan anlaşmaya toplumun farklı kesimlerinden tepki var. Mavi Marmara kurbanları ve Mavi Marmara'yı Gazze'ye doğru yola çıkara İHH'nın bazı yetkilileri de anlaşmaya tepkili. Atatürk Havalimanı saldırısının gölgesinde kalarak gündemden düşen AKP-İsrail anlaşmasına gelen tepkiler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan sert karşılık buldu. Beştepe'de Cumhurbaşkanlığı personeliyle iftar yemeğinde bir araya gelen Erdoğan, Mavi Marmara'nın Gazze'ye kendilerinden izin alınmadan gönderildiğini öne sürdü. Erdoğan, "Siz kalkıp da Türkiye'den böyle bir insani yardım götürmek için günün Başbakanı'na mı sordunuz?" dedi. Oysa Erdoğan 16 Temmuz 2014'te şimdiki beyanatının tam tersi yönde bir açıklama yaparak Mavi Marmara gemisinin Gazze'ye gitmesine kendilerinin izin verdiğini söylemişti. O tarihte İstanbul'da Dostluk Derneği'nin iftarına katılan Erdoğan şunları söylemişti: "İsrail'in Mavi Marmara'dan dolayı bu yardım teşkilatına kini var. Pensilvanya'nın da aynı sebeple bu kuruluşa kini var. Ne diyordu, 'Otoriteden izin almalılardı'. Otorite kim, güneydeki sevdikleri mi, yoksa biz mi? Eğer otorite Türkiye'de bizsek, biz zaten izni verdik."
'Bunlar akşam başka, sabah başka konuşur'
Beştepe'deki iftarda İsrail ile yaptıkları anlaşmayı eleştirenlere sert eleştiriler yönelten Erdoğan, "İsrail tarafıyla görüşmeler oldu. Niye anlatıyorum bunları? Hedef saptıranlar var. Duymayıp uyduranlar var. Vatandaşlarımız bunları bilsin istiyorum. Olayı yaşayan benim. Sen neyi gördün, neyi bildin? Söylemediğim şeyleri söylemişim gibi gösterenler var. Akşam başka, sabah başka konuşur çünkü bunlar" dedi. Erdoğan 18 Temmuz 2014 tarihindeki bir açıklamasında ise şunları söylemişti: "Şahsen ben bu görevde bulunduğum sürece, hiçbir zaman İsrail ile olumlu bir şey düşünemem. Başkaları düşünebilir o beni enterese etmiyor. Ben ve sorumluluğum altındaki yönetim, biz görevde olduğumuz sürece asla bu işe olumlu bakmayız." Erdoğan 1 Ocak 2016 tarihinde yaptığı açıklamada da "İsrail, bölgede Türkiye gibi bir ülkeye muhtaçtır. Bizim de İsrail'e ihtiyacımızın olduğunu kabul etmemiz lazım" demişti.
İşte AKP-İsrail mutabakatı
İsrail Başbakanı Benjamin Netenyahu'nun "ekonomimiz üzerinde muazzam etkileri olacak" dediği anlaşmanın maddeleri şöyleydi:
1. İsrail'in Doğu Akdeniz'den çıkardığı doğalgaz Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaştırılacak.
2. Türkiye, Gazze'ye ancak İsrail'in Aşdod Limanı üzerinden yardım gönderecek. İsrail Gazze'ye giren her türlü yardımı kontrol edecek. Böylece İsrail'den bağımsız olarak Gazze'ye doğrudan yardım imkânı ortadan kalktı.
3. İsrail'in Gazze'ye yönelik deniz ablukası sürecek.
4. Türkiye-Hamas ilişkisi İsrail'in bilgisi dahilinde yürütülecek.
5. Türkiye ile İsrail arasındaki askeri, siyasi ve ekonomik ilişkiler yeniden canlandırılacak.
6. İsrail, Mavi Marmara'da hayatını kaybeden ya da yaralananların yakınlarına 20 milyon dolar tazminat ödeyecek. Tazminat için Türkiye'nin Mavi Marmara katliamından dolayı İsrailli askerler hakkında yurt içinde ve dışında açtığı davaları geri çekmesi gerekecek.
AKP Hükümeti ile İsrail uzun süre gizli yürütülen görüşmelerin ardından anlaşmaya vardı. İki ülkenin dışişleri bakanlığı müsteşarları tarafından imzalanan mutabakat metni, tarafların yetkili mercileri ve meclislerinde onaylanacak. İlk onay İsrail Güvenlik Kabinesi'nden geldi. İsrail Güvenlik Kabinesi, Başbakan Netanyahu başkanlığında toplanarak Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesi amacıyla taraflarca imzalanan mutabakatı 3 ret ve 7 lehte oyla onayladı. Anlaşma 14 gün içinde İsrail parlamentosu Knesset'te oylamaya sunulacak. Türkiye'de ise Bakanlar Kurulu imzasına açılan mutabakat TBMM onayı ile birlikte yürürlüğe girecek.
Eski sözleri bırak, yeniye bak
İsrail'e kritik tavizler verilerek yapılan anlaşmaya toplumun farklı kesimlerinden tepki var. Mavi Marmara kurbanları ve Mavi Marmara'yı Gazze'ye doğru yola çıkara İHH'nın bazı yetkilileri de anlaşmaya tepkili. Atatürk Havalimanı saldırısının gölgesinde kalarak gündemden düşen AKP-İsrail anlaşmasına gelen tepkiler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan sert karşılık buldu. Beştepe'de Cumhurbaşkanlığı personeliyle iftar yemeğinde bir araya gelen Erdoğan, Mavi Marmara'nın Gazze'ye kendilerinden izin alınmadan gönderildiğini öne sürdü. Erdoğan, "Siz kalkıp da Türkiye'den böyle bir insani yardım götürmek için günün Başbakanı'na mı sordunuz?" dedi. Oysa Erdoğan 16 Temmuz 2014'te şimdiki beyanatının tam tersi yönde bir açıklama yaparak Mavi Marmara gemisinin Gazze'ye gitmesine kendilerinin izin verdiğini söylemişti. O tarihte İstanbul'da Dostluk Derneği'nin iftarına katılan Erdoğan şunları söylemişti: "İsrail'in Mavi Marmara'dan dolayı bu yardım teşkilatına kini var. Pensilvanya'nın da aynı sebeple bu kuruluşa kini var. Ne diyordu, 'Otoriteden izin almalılardı'. Otorite kim, güneydeki sevdikleri mi, yoksa biz mi? Eğer otorite Türkiye'de bizsek, biz zaten izni verdik."
'Bunlar akşam başka, sabah başka konuşur'
Beştepe'deki iftarda İsrail ile yaptıkları anlaşmayı eleştirenlere sert eleştiriler yönelten Erdoğan, "İsrail tarafıyla görüşmeler oldu. Niye anlatıyorum bunları? Hedef saptıranlar var. Duymayıp uyduranlar var. Vatandaşlarımız bunları bilsin istiyorum. Olayı yaşayan benim. Sen neyi gördün, neyi bildin? Söylemediğim şeyleri söylemişim gibi gösterenler var. Akşam başka, sabah başka konuşur çünkü bunlar" dedi. Erdoğan 18 Temmuz 2014 tarihindeki bir açıklamasında ise şunları söylemişti: "Şahsen ben bu görevde bulunduğum sürece, hiçbir zaman İsrail ile olumlu bir şey düşünemem. Başkaları düşünebilir o beni enterese etmiyor. Ben ve sorumluluğum altındaki yönetim, biz görevde olduğumuz sürece asla bu işe olumlu bakmayız." Erdoğan 1 Ocak 2016 tarihinde yaptığı açıklamada da "İsrail, bölgede Türkiye gibi bir ülkeye muhtaçtır. Bizim de İsrail'e ihtiyacımızın olduğunu kabul etmemiz lazım" demişti.
İşte AKP-İsrail mutabakatı
İsrail Başbakanı Benjamin Netenyahu'nun "ekonomimiz üzerinde muazzam etkileri olacak" dediği anlaşmanın maddeleri şöyleydi:
1. İsrail'in Doğu Akdeniz'den çıkardığı doğalgaz Türkiye üzerinden Avrupa'ya ulaştırılacak.
2. Türkiye, Gazze'ye ancak İsrail'in Aşdod Limanı üzerinden yardım gönderecek. İsrail Gazze'ye giren her türlü yardımı kontrol edecek. Böylece İsrail'den bağımsız olarak Gazze'ye doğrudan yardım imkânı ortadan kalktı.
3. İsrail'in Gazze'ye yönelik deniz ablukası sürecek.
4. Türkiye-Hamas ilişkisi İsrail'in bilgisi dahilinde yürütülecek.
5. Türkiye ile İsrail arasındaki askeri, siyasi ve ekonomik ilişkiler yeniden canlandırılacak.
6. İsrail, Mavi Marmara'da hayatını kaybeden ya da yaralananların yakınlarına 20 milyon dolar tazminat ödeyecek. Tazminat için Türkiye'nin Mavi Marmara katliamından dolayı İsrailli askerler hakkında yurt içinde ve dışında açtığı davaları geri çekmesi gerekecek.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.