İşin sırrı doğrulukta...
7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki depremlerin merkez üssü Kahramanmaraş'ta içerisindeki tabakların dahi kırılmadığı züccaciye dükkanı doğru inşa edildiğinde yapıların ne kadar güvenli olabileceği gösteriyor. Hiç hasar almayan, tabakların bile kırılmadığı o binanın durumunu değerlendiren uzmanlar, "her şey doğru yapıldıysa, depremde binadan beklenen davranış budur" dedi
17.02.2023 16:06:00





6 Şubat Pazartesi günü Kahramanmaraş'ta meydana gelen Pazarcık ve Elbistan merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüklerindeki depremin üzerinden 12 günden fazla zaman geçti. 11 ilde can kaybına ve büyük hasara yol açan depremde can kaybı artmaya devam ediyor. AFAD, Kahramanmaraş merkezli depremlerde 17 Şubat itibarıyla 38 bin 44 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. Dün açıklamalarda bulunan AFAD Deprem Risk ve Azaltma Genel Müdürü Prof. Dr. Orhan Tatar, şu ana kadar 4 bin 700 civarında artçı sarsıntının yaşandığını belirterek, "4 dakikada bir meydana gelen artçı sarsıntıların çok büyük bir bölümü hissedilebilir düzeyde" dedi. Yıkım uzmanları, Kahramanmaraş merkezli 11 ilde gerçekleşen depremlerde son açıklanan rakamlara göre yıkılan ve yıkılacak binalardan çıkacak enkaz miktarının 100 milyon tonu bulmasını öngörüyor. Deprem bölgesinde bir taraftan enkaz kaldırma çalışmaları devam ederken, bir taraftan da depremin üzerinden 12 gün geçmesine rağmen mucize kurtuluşlar yaşanıyor. Hatay'da iki aile, deprem felaketinden 261 saat sonra evlatlarına kavuşmanın sevincini yaşadı. 11. gece sona ererken Hatay'da enkaz altından sağ çıkarılan Mehmet Ali Şakiroğlu ile Mustafa Avcı'nın aileleri duygusal anlar yaşadı. Avcı ile görüşen ailesi, oğullarına yeni doğan bebeğinin fotoğrafını gösterdiler. Hatay'da, depremde yıkılan Defne Apartmanı'nın enkazından 12'nci günde de ses ve ısı alınması üzerine çalışma başlatıldı.

Son açıklanan veriler deprem bölgesinde 84 bin 726 binanın yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit edildiğini gösteriyor. Bu bağlamda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Deprem bölgesinde 3 milyon 9 bin 563 bağımsız bölüm, 684 bin bina incelenmiştir. 84 bin 726 bina yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit edilmiştir" açıklamasında bulundu. Bu kadar büyük yıkıma rağmen deprem bölgesinde hiç zarar görmeyen, hatta binada bulunan züccaciye dükkanındaki tabakların dahi kırılmadığı yapıların bulunması dikkat çekiyor.
Depremin merkez üssü olan Kahramanmaraş'ta ayakta kalan, tabakların bile kırılmadığı, tek bir hasarın dahi olmadığı züccaciye dükkanının bulunduğu bina herkesi şaşırttı. Bu durumu değerlendiren İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Celalettin Kozanoğlu da, herkesin dikkatini çeken o binanın sırrını açıkladı. Tüm projelendirmelerin ve zemine uygunluğun doğru tahsisi sonucunda, bu örnekteki gibi binaların hasar almayacağını belirten Prof. Dr. Kozanoğlu, "Aslında binalardan beklediğimiz, temenni ettiğimiz davranış, böyle bir depremde binaların az hasarlı, orta hasarlı, belki de hasarsız sınıfı geçmesiydi. Dolayısıyla beklenen bu binadaki gibi hasarsızlıktı. Bu binanın özeline baktığımız zaman bitişik nizam olmadığını görüyoruz. Binanın zeminiyle ilgili, projelendirilmesiyle ilgili her şey doğru yapıldıysa, binadan beklenen davranış budur. Sağlam zemine oturan bir binanın altında, örneğin kaya zemine oturtulan bir binanın altından deprem çok hızlı, saniyede 600-700 metre hızla geçer. Yumuşak zeminlerde bu saniyede 300-400 metre hıza kadar düşer. Deprem eğer hızlı geçerse yapı rezonans olmaya zaman bulamaz. Dolayısıyla depremin periyodu ve zemine aktarılan periyoda bağlı olarak o yapıdaki tabaklar da yıkılmaz; binaya da bir hasar gelmez. Bu binada her şeyin doğru yapıldığını görüyoruz. Böyle bir depremde bu binada tabaklar bile devrilmediyse doğru zemine yapılmış demektir. Depremin de buradan daha hızlı geçtiğini tahmin edebiliriz" dedi.
Deprem oluşturan fayların üzerinde hiçbir yapının bulunmaması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Celalettin Kozanoğlu, şunları kaydetti: "Fay üzerine yapılan binalar, yıkılmama şansı az binalardır. Bu depremde öteleme 7.3 metreydi. Böyle bir yan atıma hiç bir binanın dayanması mümkün değil. Fayın üzerinde bina olmaması lazım. Fayın yakınındaki binalar da farklı davranabilir. Projeleri farklıdır, metrekareye düşen kolon sayısı farklıdır, yapının davranışına etki edecek duvarlar durumu farklıdır. Birinde çok fazla duvar varken diğerinde yoktur. Birinde zemin kat tamamen boşaltılmışken diğerinde yoktur. Aynı iki proje dahi olsa birinde duvar var diğerinde yoksa binalar farklı davranır. Zeminden de gelen farklar varsa bu binalar farklı davranış gösterebilirler. Doğru yapılan proje, doğru malzeme ve doğru uygulama. Eğer binada da izinsiz eklenen veya çıkartılan malzeme yoksa, bu binanın en azından insanların kaçacağı zamanı bulacağı şekilde ayakta kalmasını bekleriz."

85 bin bina yıkıldı ya da hasarlı
Son açıklanan veriler deprem bölgesinde 84 bin 726 binanın yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit edildiğini gösteriyor. Bu bağlamda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Deprem bölgesinde 3 milyon 9 bin 563 bağımsız bölüm, 684 bin bina incelenmiştir. 84 bin 726 bina yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit edilmiştir" açıklamasında bulundu. Bu kadar büyük yıkıma rağmen deprem bölgesinde hiç zarar görmeyen, hatta binada bulunan züccaciye dükkanındaki tabakların dahi kırılmadığı yapıların bulunması dikkat çekiyor.
Dikkat çeken züccaciye dükkanı
Depremin merkez üssü olan Kahramanmaraş'ta ayakta kalan, tabakların bile kırılmadığı, tek bir hasarın dahi olmadığı züccaciye dükkanının bulunduğu bina herkesi şaşırttı. Bu durumu değerlendiren İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Celalettin Kozanoğlu da, herkesin dikkatini çeken o binanın sırrını açıkladı. Tüm projelendirmelerin ve zemine uygunluğun doğru tahsisi sonucunda, bu örnekteki gibi binaların hasar almayacağını belirten Prof. Dr. Kozanoğlu, "Aslında binalardan beklediğimiz, temenni ettiğimiz davranış, böyle bir depremde binaların az hasarlı, orta hasarlı, belki de hasarsız sınıfı geçmesiydi. Dolayısıyla beklenen bu binadaki gibi hasarsızlıktı. Bu binanın özeline baktığımız zaman bitişik nizam olmadığını görüyoruz. Binanın zeminiyle ilgili, projelendirilmesiyle ilgili her şey doğru yapıldıysa, binadan beklenen davranış budur. Sağlam zemine oturan bir binanın altında, örneğin kaya zemine oturtulan bir binanın altından deprem çok hızlı, saniyede 600-700 metre hızla geçer. Yumuşak zeminlerde bu saniyede 300-400 metre hıza kadar düşer. Deprem eğer hızlı geçerse yapı rezonans olmaya zaman bulamaz. Dolayısıyla depremin periyodu ve zemine aktarılan periyoda bağlı olarak o yapıdaki tabaklar da yıkılmaz; binaya da bir hasar gelmez. Bu binada her şeyin doğru yapıldığını görüyoruz. Böyle bir depremde bu binada tabaklar bile devrilmediyse doğru zemine yapılmış demektir. Depremin de buradan daha hızlı geçtiğini tahmin edebiliriz" dedi.
Fay üzerinde yapı olmamalı
Deprem oluşturan fayların üzerinde hiçbir yapının bulunmaması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Celalettin Kozanoğlu, şunları kaydetti: "Fay üzerine yapılan binalar, yıkılmama şansı az binalardır. Bu depremde öteleme 7.3 metreydi. Böyle bir yan atıma hiç bir binanın dayanması mümkün değil. Fayın üzerinde bina olmaması lazım. Fayın yakınındaki binalar da farklı davranabilir. Projeleri farklıdır, metrekareye düşen kolon sayısı farklıdır, yapının davranışına etki edecek duvarlar durumu farklıdır. Birinde çok fazla duvar varken diğerinde yoktur. Birinde zemin kat tamamen boşaltılmışken diğerinde yoktur. Aynı iki proje dahi olsa birinde duvar var diğerinde yoksa binalar farklı davranır. Zeminden de gelen farklar varsa bu binalar farklı davranış gösterebilirler. Doğru yapılan proje, doğru malzeme ve doğru uygulama. Eğer binada da izinsiz eklenen veya çıkartılan malzeme yoksa, bu binanın en azından insanların kaçacağı zamanı bulacağı şekilde ayakta kalmasını bekleriz."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.