İhracatın rekorlar kırdığını açıklayan hükümet ithalat rakamlarını adeta görmezden geliyor. Devlet Bakanı Tüzmen, 2005 yılı Ocak-Kasım itibariyle ithalatın bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9,1 artarak 104,5 milyar dolara ulaştığını ve yıl sonu itibariyle ithalatın 115 milyar dolar olacak" dedi Devlet Bakanı Kürşat Tüzmen, Dış Ticaret Müsteşarı Tuncer Kayalar ile TİM Başkanı Oğuz Satıcı'nın da katıldığı "ihracat değerlendirme" toplantısında yaptığı konuşmada, yıl sonu itibariyle ithalatın 115 milyar dolar olmasını beklediklerini söyledi. Kürşad Tüzmen, Ocak-Kasım dönemi itibariyle ithalatın bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9.1 artarak 104.5 milyar dolara ulaştığını belirtti. Bakan Tüzmen, İhracat Değerlendirme Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, son üç yılda ihracatın yüzde 100'ün üzerinde artışla, 2005 yılı sonu itibariyle 73,4 milyar dolara ulaştığını ve Aralık ayında da 7.3 milyar dolar ihracatla Cumhuriyet tarihi aylık ihracat rekorunun kırıldığını bildirdi. Tüzmen, Türkiye'nin, kişi başına bin doların üzerinde ihracat rakamını geride bıraktığını da kaydederek, önümüzdeki yıllarda bu rakamın 2 bin, 3 bin dolar olacağını söyledi. Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, Türkiye'nin, dünyanın en büyük 22. ihracatçı, 14. ithalatçısı ve en yüksek ihracat artışlarından birini gerçekleştirebilen bir ülke olduğunu söyledi. 2005 yılı Ocak-Kasım itibariyle ithalatın bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9,1 artarak 104,5 milyar dolara ulaştığını ve yıl sonu itibariyle ithalatın 115 milyar dolar olmasının beklendiğini ifade eden Tüzmen, "İthalat artışı ile milli gelir, üretim artışı ve ihracat yakından ilişkilidir. Dolayısıyla, milli gelirin, sanayi üretiminin ve ihracatın arttığı yıllarda ithalatın da artması beklenen bir gelişmedir" dedi. Tüzmen, piyasa dinamiklerini bozucu etki yaratan ithalata yönelik ticaret politikası önlemlerinin etkin şekilde uygulandığını kaydederek, Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre, Türkiye'nin 2005 yılının ilk 6 ayında en fazla damping önlemi alan 4. ülke olduğunu hatırlattı. Cari açıkBakan Tüzmen, cari açığın büyümesinin temel olarak, mal ve hizmet ithalatının ihracatından daha hızlı artmasından kaynaklandığını ifade ederek, cari açık artışının dikkatle izlenmesi gereken bir gelişme olarak karşıda durduğunu, ancak bu artışın bir başka yönünün de ihracatta yapısal bir dönüşüm gerçekleşmesi olduğunu söyledi. Dünya ticaretinde yüksek paya sahip, ileri teknoloji ihtiva eden ve sermaye yoğun sektörlerin ihracat içindeki paylarının hızla artmaya devam ettiğini belirten Tüzmen, şöyle devam etti: "Geleneksel ihracat sektörlerimiz olan tarım ve tekstil-konfeksiyon gibi emek yoğun sektörlerden otomotiv, makine, kimya gibi yoğun ara malı kullanan sektörlere geçiş sürecinde, döviz kurları gibi çeşitli makroekonomik gelişmelerin de etkisiyle ara malı ithalatında bir sıçrama yaşanmıştır. Benim öngörüm, iç piyasayı rahatlatacak ve rekabet gücünü yükseltecek tedbirler uygulamaya geçildikçe ve ara malı üreticilerimiz talepler doğrultusunda re-organize olarak üretim metotlarında gelişme kaydettikçe ara malı ithalatı üzerindeki baskının azalacağı yönündedir." Tüzmen, dış ticaretin lojistik hale geleceğini belirterek, enerji desteği ve SSK prim desteği gibi konularda çalışmaların devam ettiğini, DFİF ve Eximbank kaynaklarının artırılması ve serbest bölgelerle ilgili düzenlemeler konusunda da ilgili bakanlarla mutabakata varıldığını söyledi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.