"Hani Fenerbahçe küme düşecekti"

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın beraat kararlarının onanmasını talep etmesinin ve dosyayı Yargıtay 5. Dairesi'ne göndermesinin ardından Fenerbahçe Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu, minimum 6 aylık bir sürecin başladığını ifade etti. Kulüp televizyonunda açıklamalarda bulunan Mosturoğlu, özellikle Yargıtay 5. Dairesi'nin iş yükünün çok önemli olduğunu söyleyerek, "Yargıtay, önceliği tutuklusu olan dosyalara verecektir. Bu dosyada tutuklu yok. Tabii ki kamuoyunun önemli bir bölümünü etkileyen bir dava olduğu için normalden hızlı bir sonuç alınabilir. Ama rutini beklemek gerekiyor. Minimum 6 aylık bir süreç başlıyor" ifadelerini kullandı.

"Hayat, sportif olarak devam ediyor"
Yargıdaki durumu, hayatın birinci hedefi olarak göstermemek gerektiğini de söyleyen Şekip Mosturoğlu, "Bunun için bizim çok profesyonel bir ekibimiz var, ciddi şekilde çalışıyoruz. 2012 senesinde bunun çok uzun bir yol olduğunu söylemiştim. Hayat sportif olarak devam ediyor, bu mücadele de devam ediyor. Fenerbahçe taraftarı bu mücadeleye hayatını koymuş, canı pahasına mücadele ediyor. Yargıtay'ın kararının ardından interaktif olacağımız dönem başlayacak. Bizim taraftarımız ilk günden bu yana haklı olduğunu biliyor. Ama süreç uzadıkça, bu insanlarda psikolojik olarak baskı oluşturuyordu. Ama dün baskının kalktığını gördüm. Bizim taraftarlarımız hiç hukuk eğitimi almadan, bu dava nedeniyle bizim kadar hukuk öğrendiler" diye konuştu.

"Hani Fenerbahçe küme düşecekti"
Fenerbahçe taraftarının sokağa çıktığı dönemde, 17-25 Aralık kumpasının henüz yaşanmadığını sözlerine ekleyen Şekip Mosturoğlu, "Bizim taraftarlarımız daha o zamandan FETÖ'yle mücadelesine başlamıştı" ifadelerini kullandı. Mosturoğlu, bu kumpası hukuki zemine oturtmaya çalışan akademisyen bir hain şebeke olduğunu da sözlerine ekleyerek; "Bir de hukuki sürecin tarafı olmadığı halde bilimsel açıdan destek veren bir hain şebeke var. Bunlar başka bir takım taraftarı. Trabzonspor taraftarı değil ama. Trabzonspor burada hak arıyor, o meşru bir durum. Bu hain şebeke, televizyonlara çıkıp 'Fenerbahçe bu cezayı alacak, FIFA tokadı, UEFA tokadı' gibi konuşmalar yapıyor. Sahnenin görünen yüzü bu. Bir de sahnenin geri kalanı var. Bir üniversitede bulunan akademik ekip bunlar. Kumpasın hukuki zeminini hazırlayan kısım bu. Bir de Fenerbahçeli gözüküp, UEFA'da CAS'ta Fenerbahçe'nin ceza alması için lobi yapanlar var. Bunları da tarih yazacak. Infantino Türkiye'ye 4 saatliğine gelmişti, Fenerbahçe küme düşecekti. Bunları yazanlar neredeler. Infantino, Türkiye'ye 4 saatliğine geldi ama havaalanından çıkmadı. Afrika'dan geliyordu, aktarmalı uçuşu vardı" dedi.

"Yakın zamanda kumpasçıları herkes görecek"
Fenerbahçe'nin SPK'da işlem gören büyük bir şirket olduğunu ve bu şirketle ilgili olarak "Fenerbahçe küme düşecek" diyerek spekülasyon yapıp, Fenerbahçe yatırımcısını zarara uğratan kesimler olduğunu söyleyen Mosturoğlu, "Çok yakın zamanda kimlerin Fenerbahçe'ye kumpas kurduğunu herkes görecek. Bugüne kadar Fenerbahçe hep savunmadaydı. Çünkü üzerine yağmur gibi yağan hukuki süreçler yaşadı. Bundan sonra bizim süreçlerimiz başlayacak. Mücadele ederken öncelikle kararlılık, sonra da samimiyet gerekir. Çoğu insanda kararlılık var ama çoğunda samimiyet yok. Silivri'de Başkan'ın açıklamasından sonra Beşiktaş Kulübü davaya müdahil oldu. Ama Federasyon olmadı. Ben inanıyorum, zaman içinde bu tutum ve davranış değişecektir. İnsanlar sapla samanı ayırmak zorunda. Ya illegal yapıyla yan yanasınızdır, ya da karşısınızdır" açıklamasını yaptı.

"Trabzonspor'a kimse bir şey diyemez"
İnsanların farklı mecralarda spekülasyonlarda bulunduğunu söyleyen Mosturoğlu, "Trabzonspor hakkını hukuki mecralarda arıyor. Trabzonspor'un hukuki mecralar üzerindeki mücadelesine kimsenin bir şey demeye hakkı yok. Benim söylemek istediğim, bu süreci kullanıp kendisine çıkar sağlayanlar var. Bunun içinde zamanın federasyonu var, federasyonun içine sızmış kişiler var. Bu insanlar bilerek ya da bilmeyerek, silahlı terör örgütüne destek verdiler. Biz daha önce 'Türk Futbolu'nda temizlik yapılmalı' dedik. Ama bu temizlik henüz yapılmadı. Devletin bir öncelik sıralaması var büyük ihtimalle. Bunlar geçince sıra futbola da gelecek" ifadelerini kullandı.

"Eskiden saçımda 1 tane beyaz yoktu"
Yaşanan süreçte Fenerbahçe'nin, Sportif A.Ş.'nin ve Fenerium'un büyük zararlar görmesine karşın, mahkemenin bu 3 şirketin doğrudan zarar görmediğine karar verdiğini söyleyen Mosturoğlu, "Yaşadıklarımız yanımıza kaldı. Saçımda 1 tane beyaz yoktu eskiden. Ama hep söylüyorum, bizim yaşadıklarımız önemli değil, önemli olan Fenerbahçe. Öncelikle Fenerbahçe'nin maddi ve manevi kayıplarının telafi edilmesi gerekir. Ondan sonra sıra bize gelir. Tarihin en iyi kadrosuna sahipken, bir anda o kadroyu dağıtmak zorunda kaldı Fenerbahçe. Bakıldığı zaman bu verilen zarar az buz bir zarar değil. Dünyanın en büyük kulübü olsa buna dayanamazdı. Fenerbahçe taraftarının, divanının, yönetiminin kenetlenmesi bu kulübü ayakta tuttu. Çok kolay günler yaşamadık ama her türlü kayıpları telafi edip toparlanacağız" diye konuştu.

"Bütün paydaşlar ortak noktada buluşmalı"
Son günlerde tartışılan yabancı konusuyla ilgili olarak da konuşan Mosturoğlu, tartışmanın çok zamansız olduğunu ifade ederek, "Aslında aynı gemide olan farklı paydaşların, farklı zamanlarda farklı açıklamalar yapması doğru olmaz. O gemi gider bir yere vurur. Önemli olan sayı değil, önemli olan program. Eğer kulüplerin yabancı oyuncu sayısını kısıtlamak istiyorsanız, bir program dahilinde yaparsınız. Diyelim ki 5 yıl sadece 3 yabancı transferi kısıtlaması getirilecek. Bu durumda altyapılara yatırım yükselir ve kulüplerin bütçeleri 5 yıl içinde yükselir. Ama burada uluslararası başarılardan vazgeçmek gerekir. Bunun yanında taraftar unsuru da var. Taraftar böyle bir futbol maçı mı izlemek ister, yoksa yıldızların bol olduğu bir maçı mı. Eğer bir program yapılırsa, biz altyapı ağırlıklı bir düzene tamam deriz" dedi.

"Bizim fikrimiz alınmadı"
Yabancı sayısıyla ilgili olarak konunun birden ortaya çıktığını söyleyen Mosturoğlu, "Futbol ekonomisini oluşturan paydaşlarla bunun tartışılması gerekiyor. Eğer bu durum yoksa, tamamen serbest bırakırsınız yabancı sınırını, o zaman gelecek olan futbolcuların ücretleri de düşer. O zaman altyapıdan da yabancı oyuncu yetiştirirsiniz. Bu konuyla ilgili olarak bizim fikrimiz alınmadı. Bu süre 2 sene sonra bitiyor. Demek ki bununla ilgili bir karar tartışma konusu oluyor. Bize, ne federasyondan birisi, ne futbol direktörlüğü herhangi bir şey söylemedi. Tahminimce federasyon çok istekli değil bu konuyla ilgili" ifadelerini kullandı.