Washington-SAM Amcam, AKP'ye 'derhal PKK koordinatörü atayın' dedi ve istediğini hemen aldı da... Bu atamanın 'Bölücü terör örgütü PKK'yı siyasallaştırma-Meclis'e sokma operasyonun' bir parçası olacağı kuşkularının yarattığı rahatsızlık, akıl odalarımızda, boşlukta, öylece bekletiliyor... Bu itirazlarımız asla hükümetin gündemine girmiyor, onlar bizlerin taşıdığı bu kuşkuyu anlaşılan pek taşımıyor!... Asker ile Cumhurbaşkanı Sezer bizlerle-sizlerle aynı kuşkuları taşıyorlar, onlar, Washingtonla el ele duranlara sert açıklamalarla karşı çıkıyorlar ama gördüğünüz üzere nafile... PKK Koordinatörümüz görevde, atamalar tamam, işbaşındalar... Bu arada özellikle Gen.Kur. Başkanı Sayın Büyükanıt'ın dünkü açıklamalarını kayda geçiniz, Yaşar Paşa dedi ki; 'PKK Koordinatörü çok çirkin bir isim. Ne demek PKK Koordinatörü? İsim yanlış. Sanki Türkiye ile terör örgütü PKK arasında ilişki söz konusuymuş veya olacakmış gibi çok yanlış yerlere çekiliyor. Ayrıca İngilizcesi de öyle değil. İngilizcesinin anlamı 'PKK Terörüyle Mücadele'de alınacak tedbirlerin koordinasyonu ama PKK Koordinatörü tanımında ısrar var... Bakalım General Ralston ne diyecek? Onu bir anlayalım, dinleyelim. Kendi göreviyle ilgili neler söyleyecek, neler düşünüyor. Bunları dinledikten sonra değerlendirme yaparız.'Tam bu tartışmalı noktada bir uzman dostumun belirttiği gibi asıl şaşırtıcı olan ise 'PKK'yı siyasallaştırma operasyonunun bir parçası olmasından endişe duyulan PKK Koordinatörlüğü görevine, AKP'nin isteğiyle Türk Silahlı Kuvvetleri'nden emekli bir generalin 'Edip Başer'in getirilmesi...' Üstelik yetmezmiş gibi, ulusal güvenliğimiz adına riskler taşıyan bu makamı-malum bu görevi Sayın Edip Başer'in de hemen kabul etmesi de bir başka düşündürücü detay...' Bu konuşulanlar bana, yeni PKK Koordinatörümüz E. Orgeneral Edip Başer ile ilgili 2002 yılındaki Şura dönemine ait bazı notları hatırlattı... 4 yıl önce... Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na getirilmesine kesin gözüyle bakılırken Şura kararı ile son anda emekliye sevkedilen Orgeneral Edip Başer'in eşi Hülya Başer'in, Edip Paşa hakkındaki emeklilik kararını öğrendiği an sinirlerine hakim olamayıp kararı pek alışagelmemiş biçimde eleştirmesi aklıma geldi ki Hülya Başer, bu sözlerinden dolayı geniş çevrelerce eleştirilmişti. Eşinin K.K Komutanı olamamasına üzülen Bayan Başer demişti ki; 'Kırgınız, çok üzgünüz, sıkıntımız var, Başer Paşa, niye emekli edildi? Biz niye emekli edildiğimizi anlayamadık, lütfen bunu, Edip Paşa'nın niye emekli edildiği gerçeğini siz, yani Türk basını araştırın, medyaya havale ettik.' O zamanki eleştiriler, hanımefendinin yaşadığı hayal kırıklığının kendisine bu sözleri istemeyerek söylettiği yönündeydi, yoksa TSK'nın Orgeneral rütbesiyle onurlandırdığı değerli bir ismin daha fazlası olmadı diye kurumuna-gönül koyması-elbette hiç kimse tarafından düşünülemez, değil mi efendim? Neyse sonuçta bugüne geldik işte.YENİ ÖZEL İSTİHBARAT ÖRGÜTÜ Son olarak, dünkü 'özel örgüt devrede iddiası' başlıklı yazıma gönderdiğiniz yüzlerce e-postadan-ilginizden-paylaşıp çoğalttıklarınızdan ötürü sizlere çooook teşekkür etmek istiyorum ey kıymetlim okur. Yazımda altını çizdiğim şu bölüme ilaveler var, önce aynı yere damlayalım, bir önemli siyasimizin yorumuyla dedik ki; 'Bir zamanlar Özal'ın Başbakanlık'ta kendine bağlı özel bir istihbarat toplama ve özel planlama birimi oluşturduğu söylenmişti, yine iddia edilenlere bakılırsa Özal özel örgütü benzeri bir yapı son aylarda malum büyüğümüzün etrafında yeniden hayata geçirilmiş. Bu özel yapının kadrosu-görev içeriği-görev alanı bilinmiyor, iddia bu işte...' Evet, dünkü bu iddialara ek bilgi pardon ek iddia ise yukarıdaki bu paragrafta bahsedilen, yeni oluşturulan özel istibarat biriminin adı da güya b'F-4' imiş... Güler Kömürcü/ Akşam