Günahtan korunmak cihadların en büyüğüdür
İmam Hüseyin (a.s.) buyurdu ki: “Farz olan cihadlardan biri insanın kendisini günahtan koruması için nefsi ile cihad etmesidir. İşte bu cihad, cihadların en büyüğüdür”
21.05.2021 12:21:00
İmam Hüseyin (a.s.) şöyle buyurdular: "Cihad dört kısımdır; bunlardan ikisi farzdır, biri ancak farzla birlikte yapılan sünnettir, (diğer) biri de sünnettir. Farz olan cihadlardan biri insanın kendisini günahtan koruması için nefsi ile cihad etmesidir. İşte bu cihad, cihadların en büyüğüdür. Biri de yakınınızdaki kâfirlerle cihad etmektir ki, bu da farzdır. Farzla birlikte yapılan sünnet cihad ise şöyledir: Düşmana karşı cihad etmek bütün ümmete farzdır. Zira cihadı terk ederlerse, onlara azap gelir; (elbette) bu azap sadece millete gelir, (İmama değil). İşte bu cihad İmama sünnettir. (Yani, İmama yalnız başına farz olmaz; halkın İmamın yanında yer almasıyla farz olur). Bunun haddi de İmamın ümmetle beraber düşmana saldırıp onlara karşı cihad etmesidir. Sünnet olan cihad ise, kişinin bir sünneti (güzel bir geleneği) ayakta tutmak ve onun hayata geçirilmesini sağlamak için verdiği çabadır. Bu yolda çalışmak ve çaba sarf etmek en faziletli amellerdendir. Çünkü bu (güzel olan) bir sünneti diriltmektir. Nitekim Resûlullah (s.a.a.), 'Kim güzel bir sünnet (gelenek) bırakırsa, kıyamet gününe kadar o sünnetle amel edenlerin sevabından bir şey eksilmeksizin ona da sevap yazılır' buyurmuştur." (Tuhefu'l-Ukul, s.243).
imam Hüseyin (a.s.) buyurdu ki: "Ey Âdemoğlu! Sen sayılı günlerden ibaretsin. Her gün geçtikçe, senin vücudunun bir parçası da gitmektedir." (Irşadü'l-Kulub, bab.7, s.46).
İmam Hüseyin (a.s.) yine şöyle buyurdu: "Allah'ın yüce kitabında dört çeşit mesele vardır; İbaret (tabir), işaret, incelikler ve hakikatler. İbaretler avam (insanların geneli) içindir, işaretler özel kimseler içindir, incelikler veliler için ve hakikatler peygamberler içindir." (Camiü'l-Ahbâr, Muhammed ibn-i Muhammed Şairî Sebzevarî, fasıl: 21, s.47).
İmam Hüseyin (a.s.) buyurdu ki: "Allah, biz Ehl-i Beyt (a.s.) için gözyağı döken veya gözleri yaşla dolan kimselere uzun süre cennette yer verir." (Emalî Müfid, Muhammed ibn-i Muhamed Numan, meclis: 40, s.341).
İmam Hüseyin (a.s) buyurdular ki: "Allah'ın korkusundan ağlamak, cehennem ateşinden kurtuluştur." (Camiü'l-Ahbâr, fasıl: 54, s.111).
İmam Hüseyin (a.s.) buyurdular ki: "Gözlerin ağlayıp, kalplerin korku içinde olması Allah'ın rahmetindendir." (Camiü'l-Ahbâr, fasıl:54, s.111).
İmam Hüseyin (a.s.) buyurdu ki: "Başkalarının ayıplarını aramayan kimse, kendi kusurları için daima bir mazeret yolu bulur." (Nuzhetü'n-Nazir ve Tenbihü'l-Hâtır, s.80).
imam Hüseyin (a.s.) buyurdu ki: "Ey Âdemoğlu! Sen sayılı günlerden ibaretsin. Her gün geçtikçe, senin vücudunun bir parçası da gitmektedir." (Irşadü'l-Kulub, bab.7, s.46).
İmam Hüseyin (a.s.) yine şöyle buyurdu: "Allah'ın yüce kitabında dört çeşit mesele vardır; İbaret (tabir), işaret, incelikler ve hakikatler. İbaretler avam (insanların geneli) içindir, işaretler özel kimseler içindir, incelikler veliler için ve hakikatler peygamberler içindir." (Camiü'l-Ahbâr, Muhammed ibn-i Muhammed Şairî Sebzevarî, fasıl: 21, s.47).
İmam Hüseyin (a.s.) buyurdu ki: "Allah, biz Ehl-i Beyt (a.s.) için gözyağı döken veya gözleri yaşla dolan kimselere uzun süre cennette yer verir." (Emalî Müfid, Muhammed ibn-i Muhamed Numan, meclis: 40, s.341).
İmam Hüseyin (a.s) buyurdular ki: "Allah'ın korkusundan ağlamak, cehennem ateşinden kurtuluştur." (Camiü'l-Ahbâr, fasıl: 54, s.111).
İmam Hüseyin (a.s.) buyurdular ki: "Gözlerin ağlayıp, kalplerin korku içinde olması Allah'ın rahmetindendir." (Camiü'l-Ahbâr, fasıl:54, s.111).
İmam Hüseyin (a.s.) buyurdu ki: "Başkalarının ayıplarını aramayan kimse, kendi kusurları için daima bir mazeret yolu bulur." (Nuzhetü'n-Nazir ve Tenbihü'l-Hâtır, s.80).