1987 Yılının kış aylarını Burdur'da 58. Topçu Tugayında geçirdim.Kısa dönem, çavuş rütbesiyle, iki aylık bedelli askerlere çavuşluk yaptık.O dönemde Almanya'dan gelen Adem ve Hüseyin Özhan kardeşleri ve Hüseyin Çakır'ı ve daha bir çoklarını halen hatırlıyorum, hepsine de kucaklar dolusu selam olsun.Genellikle hafta sonlarında namaz vakitlerinde buluştuğumuz küçük bir mescidimiz vardı, Cuma namazlarında cemaat dışarı taşıyordu. Avrupa'dan gelen arkadaşlarımızın gayretleri ve maddi destekleri ile bir cami inşaatı başlamıştı ve biz tezkere aldığımızda devam ediyordu.Küçük mescidimizde bir namaz sonrası arkadaşlarımızla sohbet ederken, bizim taburdan bir arkadaşımız; "müjde çavuşum mektubun var" diyerek içeri girdi. "Müjde" denilerek elime tutuşturulan mektup da gerçekten bir müjde haberi vardı. Kardeşim Muhlis'in bir oğlu olduğunu ve benden isim beklediklerini yazıyorlardı.Hemen orada oturan arkadaşlardan rica ettim, herkes en beğendiği erkek isimlerinden iki-üç tane yazıp bana verdiler, onların içinden seçim yaptık ve yanılmıyorsam üç tane yazıp gönderdik.İşte iki gün önce:"Güle güle uğurladık askereGidip bekleyesin vatanın oğulAnan niçin kınalamış ellerinGidip bekleyesin vatanın oğul" diyerek askere gönderdiğimiz yeğenim Samet o Samet.Ben askerdeyken doğum müjdesini aldığımız, mektupla isim koyduğumuz yeğenimiz asker oldu.O şimdi asker. Bu vesile ile biz de askerlik anılarımızın bir kısmını sizlerle paylaşmış olduk.İlk kıtasını yukarıya aldığımız şiirin sahibi olan Mevlüt İhsani'yi de selamladıktan sonra şiirin düğer kıtalarıyla sizleri baş başa bırakıyorum, yeğenime ve tüm Mehmetçiklere hayırlı teskereler dileyerek tabii:Yiğidin kaderi böyledir baştanSual et dağlardan, topraktan, taştanİş başa düşünce dönme savaştanVar ise göğsünde imanın oğul.
Vatanına acı rüzgar estirmeDüşmanını anla, dostu küstürmeKolun kestir, bir ağacın kestirmeYetişsin, büyüsün fidanın oğul.
Vatanında birlik, cihanda barışOkumaya gayret, sanatta yarışİşle toprağını sen karış karışVar ise gayretin, vicdanın oğul.
Helal ticaretten, haramı katmaDinle amirini, nöbette yatmaVatanını düşmanlara çiğnetmeŞehitlik en büyük fermanın oğul.
Vatan kazanılmaz sade tüfekleKalem ile, gayret ile, yürekleBüyüklü, küçüklü hizmet etmekleYetişsin bağ ile bostanın oğul.
Sanatta yarış var en yüksek hızdaYapalım, satalım biz kapımızdaKarşıki komşular ayda, yıldızdaBoş yere harcama zamanın oğul.
Mevlüt İhsani'nin sevdiği vatan Demir dağlarını yarmıştır atanDoğudan batıya atın oynatanDört kıtada vardır harmanın oğul.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Oruca tutunabilseydik… / 11.03.2025
- Oruç tutsaydı bizi… / 10.03.2025