Nasûhî Üsküdârî Hz.
Muhammed Nasûhî Hazretlerinin talebelerinden Şami Ahmed Efendi, vefat edeceği gün hocasını ziyaret etti. Muhammed Nasûhî Efendinin hastalığı iyice artmıştı. Şami Ahmed Efendi ona; "Efendim biraz oruç tutup ilaç kullanırsanız rahatsızlığınız iyileşebilir" deyince, Nasûhî Efendi; "Oğlum! Cenab-ı Hakk'ın inayetiyle otuz senedir farzları değil nafileleri dahi noksan yapmadım. İnşaallah bu gece dergah-ı izzete, oruçlu giderim" buyurdu. Muhammed Nasûhî Hazretleri vefat ettikleri gün ikindi namazından sonra hizmetinde olan devişlere: "Bu gece Cüneyd-i Bağdadi, Abdülkadir-i Geylani, Molla Hünkar Celaleddin, Marüf-i Kerhi, Seyyid Yahya Şirvani, Sultan Şaban-ı Veli ve hocam Ali Atvel Hazretleri teşrif buyuracaklardır. Onlara hizmette kusur etmeyin." İftar vaktinde Derviş İbrahim, Nasûhî Hazretlerinin yanından odanın kapısına varıp iki lokma ekmek yedi. Üçüncü lokmayı yerken Nasûhî Hazretleri bir defa; "Hû" diye seslendi. Deviş İbrahim ekmeği bırakıp içeri girerken tekrar; "Hû" diye Allah-u Teâlâ'nın ismini zikredip ruhunu teslim etti. Ramazân-ı şerîf ayının on sekizinci Pazartesi günü iftâr vaktinde vefat etti. Ertesi gün Üsküdar'da Doğancılar Parkının karşısındaki çıkmaz sokağın içindeki dergahının bitişiğinde defnedildi. Muhammed Nasûhî Efendinin kabrinin üzerine daha sonra türbe inşâ edildi. Taştan yapılmış türbenin önünde mescidin minâresi vardır. Eskiden türbeden mescide bir kapı açılırdı. Türbenin içinde tahta sandukalı on kabir vardır. Ortadaki demir şebekeli sanduka Şeyh Nasûhî Efendinindir. Diğerleri ise Muhammed Nasûhî Efendi'nin oğulları ile torunlarının ve türbede postnişinlik yapanlarındır. Bazılarının üstünde isimlerini ve vefat yıllarını gösteren levhalar vardır. Türbenin sağ tarafında dergahın mescidi vardır. Türbenin üzerinde Şâir Zekaî'nin ta'lik hattıyla yazılmış olan şu iki satırlık manzumesi bulunmaktadır.
Makâm-ı evliyadır, menba-ı feyz-i fütûhidir,
Edeple dahil ol sofi, bu dergah-ı Nasûhi'dir.
Manası:
"Ey derviş! Manevi fetihlerle ilgili feyzlerin kaynağı ve veliler durağı olan bu Nasûhî dergahına edeple gir."
Muhammed Nasûhî Hazretlerinin talebelerinden Şami Ahmed Efendi, vefat edeceği gün hocasını ziyaret etti. Muhammed Nasûhî Efendinin hastalığı iyice artmıştı. Şami Ahmed Efendi ona; "Efendim biraz oruç tutup ilaç kullanırsanız rahatsızlığınız iyileşebilir" deyince, Nasûhî Efendi; "Oğlum! Cenab-ı Hakk'ın inayetiyle otuz senedir farzları değil nafileleri dahi noksan yapmadım. İnşaallah bu gece dergah-ı izzete, oruçlu giderim" buyurdu. Muhammed Nasûhî Hazretleri vefat ettikleri gün ikindi namazından sonra hizmetinde olan devişlere: "Bu gece Cüneyd-i Bağdadi, Abdülkadir-i Geylani, Molla Hünkar Celaleddin, Marüf-i Kerhi, Seyyid Yahya Şirvani, Sultan Şaban-ı Veli ve hocam Ali Atvel Hazretleri teşrif buyuracaklardır. Onlara hizmette kusur etmeyin." İftar vaktinde Derviş İbrahim, Nasûhî Hazretlerinin yanından odanın kapısına varıp iki lokma ekmek yedi. Üçüncü lokmayı yerken Nasûhî Hazretleri bir defa; "Hû" diye seslendi. Deviş İbrahim ekmeği bırakıp içeri girerken tekrar; "Hû" diye Allah-u Teâlâ'nın ismini zikredip ruhunu teslim etti. Ramazân-ı şerîf ayının on sekizinci Pazartesi günü iftâr vaktinde vefat etti. Ertesi gün Üsküdar'da Doğancılar Parkının karşısındaki çıkmaz sokağın içindeki dergahının bitişiğinde defnedildi. Muhammed Nasûhî Efendinin kabrinin üzerine daha sonra türbe inşâ edildi. Taştan yapılmış türbenin önünde mescidin minâresi vardır. Eskiden türbeden mescide bir kapı açılırdı. Türbenin içinde tahta sandukalı on kabir vardır. Ortadaki demir şebekeli sanduka Şeyh Nasûhî Efendinindir. Diğerleri ise Muhammed Nasûhî Efendi'nin oğulları ile torunlarının ve türbede postnişinlik yapanlarındır. Bazılarının üstünde isimlerini ve vefat yıllarını gösteren levhalar vardır. Türbenin sağ tarafında dergahın mescidi vardır. Türbenin üzerinde Şâir Zekaî'nin ta'lik hattıyla yazılmış olan şu iki satırlık manzumesi bulunmaktadır.
Makâm-ı evliyadır, menba-ı feyz-i fütûhidir,
Edeple dahil ol sofi, bu dergah-ı Nasûhi'dir.
Manası:
"Ey derviş! Manevi fetihlerle ilgili feyzlerin kaynağı ve veliler durağı olan bu Nasûhî dergahına edeple gir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.