Cenevre Sözleşmesi'nin ev sahibi ülkesi konumundaki İsviçre, İsrail'i sert bir dille eleştirdi. İsviçre hükümeti, İsrail'i, Filistinlileri topluca cezalandırmakla suçladı.
İsviçre hükümeti, bir askerinin kaçırılması ardından İsrail'i "Filistinlileri topluca cezalandırma" yoluna giderek, uluslararası hukuku açıkça ihlal etmekle suçladı. İslam Üniversitesi de İsrail'in hedefleri arasındaydı İsviçre'de imzalanan ve saklanan, savaş kurallarıyla ilgili Cenevre Sözleşmeleri, sivil halk için temel önem taşıyan su ve elektrik gibi hizmetlerin hedeflenmesini yasaklıyor. Tarafsız statüsü taşıyan İsviçre, genellikle tartışmalı siyasi konularda görüş bildiren bir ülke değil. Şimdi bu açıklamasının İsrail ve Amerika Birleşik Devletleri'nde rahatsızlık yaratması bekleniyor.
İsviçre Dışişleri Bakanlığı'nın bir sözcüsü, Cenevre Sözleşmeleri'ne ev sahipliği yapmış ülke olarak, uluslararası hukuka saygının güçlendirilmesinin, dış politikalarının hedeflerinden biri olduğunu, yaptıkları açıklamanın bu çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. İsviçre hükümetinin açıklamasında İsrail ordusunun uluslararası hukuka aykırı görülen bir dizi eylemi sıralanıyor.
Bunlar arasında bir elektrik santralinin ve Filistin başbakanının makamının bombalanması da var. İsviçre hükümeti, "bu eylemler hiç bir şekilde haklı gösterilemez" diyor ve İsrail'in sivilleri korumak amacıyla uluslararası hukuk tarafından öngörülen önlemleri almadığının açık olduğunu kaydediyor. Aslında bu İsviçre'nin Orta Doğu siyasetine ilk müdahelesi değil. Bu yılın başlarında İsrail'i ziyaret eden İsviçre Cumhurbaşkanı, Filistin yönetimine dış yardımın engellenmesinin hata olduğunu söyleyerek, İsrail'in öfkeli tepkilerine hedef olmuştu.
İsviçre hükümeti, bir askerinin kaçırılması ardından İsrail'i "Filistinlileri topluca cezalandırma" yoluna giderek, uluslararası hukuku açıkça ihlal etmekle suçladı. İslam Üniversitesi de İsrail'in hedefleri arasındaydı İsviçre'de imzalanan ve saklanan, savaş kurallarıyla ilgili Cenevre Sözleşmeleri, sivil halk için temel önem taşıyan su ve elektrik gibi hizmetlerin hedeflenmesini yasaklıyor. Tarafsız statüsü taşıyan İsviçre, genellikle tartışmalı siyasi konularda görüş bildiren bir ülke değil. Şimdi bu açıklamasının İsrail ve Amerika Birleşik Devletleri'nde rahatsızlık yaratması bekleniyor.
İsviçre Dışişleri Bakanlığı'nın bir sözcüsü, Cenevre Sözleşmeleri'ne ev sahipliği yapmış ülke olarak, uluslararası hukuka saygının güçlendirilmesinin, dış politikalarının hedeflerinden biri olduğunu, yaptıkları açıklamanın bu çerçevede değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. İsviçre hükümetinin açıklamasında İsrail ordusunun uluslararası hukuka aykırı görülen bir dizi eylemi sıralanıyor.
Bunlar arasında bir elektrik santralinin ve Filistin başbakanının makamının bombalanması da var. İsviçre hükümeti, "bu eylemler hiç bir şekilde haklı gösterilemez" diyor ve İsrail'in sivilleri korumak amacıyla uluslararası hukuk tarafından öngörülen önlemleri almadığının açık olduğunu kaydediyor. Aslında bu İsviçre'nin Orta Doğu siyasetine ilk müdahelesi değil. Bu yılın başlarında İsrail'i ziyaret eden İsviçre Cumhurbaşkanı, Filistin yönetimine dış yardımın engellenmesinin hata olduğunu söyleyerek, İsrail'in öfkeli tepkilerine hedef olmuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.