İmtihan için gönderilmiş olduğumuz dünya sahnesinde herkes kendi payına düşeni yaşamakta ve çeşitli roller oynamaktadır. Cenab-ı Hakk'ın bizlere takdir ettiği hayatı yaşarken, ahiret hayatımızı belirleyen çok ciddi bir sınavdan geçeriz. Kimi kulların imtihanı çok çetin olur, bu da Allah'a (cc) olan sevgi ve muhabbetle orantılıdır. Çünkü: Allah (cc) o kulları için ahirette çok güzel makamlar ve mevkiler hazırlamıştır. Hayata bu anlamla bakarsak sıkıntılar, çileler ahiretteki derecemizi belirleyecek sermayemizdir. Bugün her insanın yaşamaktan korktuğu, başına gelmesini veya geldi ise artık başımdan gitsin diye dualar ettiği fakirlik konusunu işlemek istiyorum. Peygamber (sav) Efendimiz'in fakirlik konusunda sayılamıyacak kadar çok hadisi vardır. Biz bazılarını aktarmaya çalışalım; Abdurrahman b. Ömer (ra) anlatıyor: Bir gün Peygamber (sav) sahabilerine sordu: "İnsanların hayırlısı kimdir?"Sahabe cevap verdiler; "Nefsi ve malındaki Allah hakkını ödeyen zengindir." Allah Resulü "O da pek güzel bir adamdır, ancak o değildir" dedi. "Peki Ya Resulullah insanların en hayırlısı kimdir?" diye sahabe sordu. Peygamberimiz, "Güç bela kazandığını infak eden fakirdir" buyurmuştur. Bir başka hadisinde Allah Resulü Bilal'e (ra) "Allah huzuruna zengin değil fakir çık, Allah (cc) ailesi kalabalık iffetli fakiri sever" buyurmuştur. Yine meşhur bir hadiste şöyle söylenir; "Ümmetimin fakirleri cennete zenginlerinden beşyüz sene önce gireceklerdir". Bir başka rivayette bu sürenin 40 yıl olduğu aktarılmıştır. Sevgili Peygamberimiz çokça açlık, yokluk çekmiş olmasına rağmen Rabbinden hiç dünyalık istememiştir. Hatta tarih kitapları bir dönem sahabesi ile açlıktan karınlarına taş bağladıklarını ve deri parçalarını kaynatıp suyunu içtiklerini naklederler. Şimdiki ümmeti ile o dönem müslümanları kıyasladığımızda halimizden ve şükürsüzlüğümüzden utanmamız gerekmez mi? Yine bir hadis ile devam edelim: Peygamberimiz (sav) bir hadisinde, "Benim iki özelliğim var bunları seven Beni sevmiş, bunlara kızan Bana kızmıştır. Bunlar fakirlik ve cihad yapmak" buyurmuştur. Rivayete göre bir keresinde Cebrail (as), Allah Resulü'nün yanına iner ve "Ya Muhammed! Allah'ın Sana selamı var. İstersen bu dağları Senin için altın yapayım nereye gidersen Seninle olsunlar, diyor." Allah Resulü bir süre başını göğsüne yaslar ve sonra, "Ey Cebrail bu dünya yurdu olmayanların yurdudur, malı olmayanların malı mülküdür, aklı olmayan insanlar dünya için biriktirirler" der. Cebrail (as) "Allah Seni değişmez sözde sabit kıldı" der. Peygamberimiz buyurur ki : "Cennete göz attım halkın çoğunun fakirler olduğunu gördüm, cehennemi seyrettim oranın sakinlerinin çoğunun da zenginlerle kadınlar olduğunu müşahade ettim." Bir başka rivayette şu ifadelere rastlıyoruz: "Cehennem halkının çoğunun kadınlardan oluştuğunu görünce sordum, 'Bu kadınlar neden çoğunlukta, ne yapmışlar?' Cevap verildi: 'Onları iki kırmızı altın ve zaferan (boyanma-süslenme) meşgul etti.' Peygamber (sav) Efendimiz'in hadislerinde ifade buyurdukları gibi, bazı kadınların dünyalık nimetlerine daha fazla düşkün olduğunu görmekteyiz. Bu sebeple özellikle bizlerin bu konuda çok ciddi bir nefis muhasebesi yapmamız gerekmektedir. Aksi halde bu iki günlük dünya hayatımızın sonunda mükafat yerine azap görebiliriz. Bu dünyada çektiğimiz bütün çile ve sıkıntılarla hem dünyamız hem de ahiret hayatımız heba olabilir. Bu konuda birbirimize duada bulunalım ve bir ayeti kerime ile sözlerimizi noktalayalım: "Sadakalarınızı, kendilerini Allah yoluna adamış olan fakirlere veriniz. Onlar yeryüzünde gezip dolaşmaya güç yetiremezler. Utangaç olduklarından dolayı, bilmeyenler, onları zengin sanırlar. Oysa sen onları yüzlerinden tanırsın. Yüzsüzlük yapıp kimseden birşey de isteyemezler. Ne türden bir iyilik yaparsanız, şüphe yok ki, Allah onu bilir" (Bakara, 273).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Hayriye Bektaş / diğer yazıları
- Askerlik, bu kadar ucuz mu? / 26.11.2011
- Zilhicce bereketinden gafil olmayalım / 12.11.2010
- Ölümden sonra başımıza gelecek haller / 23.07.2010
- Allah aşkı / 24.10.2008
- Fakirliğin fazileti / 16.10.2008
- Tevekkül / 10.10.2008
- Mahşer yeri / 29.05.2008
- Sur'a Üfürülmesi ve Kıyamet günü / 25.05.2008
- İstiğfarın fazileti / 15.05.2008
- Zilhicce bereketinden gafil olmayalım / 12.11.2010
- Ölümden sonra başımıza gelecek haller / 23.07.2010
- Allah aşkı / 24.10.2008
- Fakirliğin fazileti / 16.10.2008
- Tevekkül / 10.10.2008
- Mahşer yeri / 29.05.2008
- Sur'a Üfürülmesi ve Kıyamet günü / 25.05.2008
- İstiğfarın fazileti / 15.05.2008