Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'de teröre kurban giden 3 Müslüman hakkında Meksika'da konuştu ve klasik hitabıyla, "Ey Obama nerdesin" diye sordu. Türk medyası ve dünya kamuoyu onun "ey" şeklinde başlayan hitaplarına aşina? Özellikle Suriye ve Mısır konusunda Birleşik Devletler'den ve Avrupa'dan daha demokratik olduğunu ifade eden serzenişleri halen hafızalarda? Mesela, Nobel Barış Ödülü'ne seslenerek, Muhammed el-Baradey'in Nobel Barış Ödülü almasını ve sonra Mısır'daki askeri darbe sonrası kurulan hükümette yer almasını kınamıştı. Ya da BM Güvenlik Konseyi'ne, "Ey BM Güvenlik Konseyi sen ne işe yararsın, ne için kuruldun" diyerek göreve çağırmıştı. Yine Mısır'daki gelişmelere kendi gibi "darbe" demeyen AB'yi, demokrasi testini kaybetmekle itham etmişti. Kahire'deki darbenin ardında İsrail'in olduğunu söylediğinde, bunu "şiddetle kınayan" Beyaz Saray'a çıkışında da aynı hitap vardı. Türk medyası ve dünya kamuoyu bu hitaplara alıştığı gibi, arkasından gelecek tavrı da kanıksadı. Zira, Erdoğan ne zaman böyle bir çıkışta bulunsa, kısa bir süre sora mutlaka çark ediyor. Bu da haliyle, ilk hitabın ciddiyetini ortadan kaldırıyor. ABD'yi, İsrail'i, AB'yi eleştiren Erdoğan, 13 sene başında bulunduğu AK Partisi iktidarında aslında hep onların yanında tutum sergilememiş midir? Erdoğan, Yahudi olmadığı halde Yahudi Cesaret Ödülü'nü alan ilk ve tek kişidir değil midir? Kendisi, İsrail'i "one minute" çıkışıyla eleştirir görünse de, Erbakan döneminde imzalanan 20 sahadaki anlaşmayı aynen devam ettirmemiş midir? BM Güvenlik Konseyi'ne kanı durdurmadığı için tavır sergileyen Erdoğan başbakanlığının ilk yıllarında Irak işgalinde 4 milyondan fazla Müslümanın kanı akarken neden sessiz kalmayı tercih etmiştir? AB'yi sınıfta bırakan Erdoğan, 13 sene boyunca AB'nin her tavizine evet dememiş midir? Siz buna, "dini İslam" hanesinin nüfus kağıtlarından kaldırılmasını, domuz eti satışının serbestisini, kilise evleri, azınlıklara tanınan hakları vs. İslam adına ciddi tahribatların tamamını ekleyebilirsiniz. Yine Batı'yı ve ABD'yi demokrasi ve insan hakları konusunda testten geçiren Erdoğan, Müslüman coğrafyaya karşı girişilen haçlı seferi olarak tarif edilen Büyük Ortadoğu Projesi'nde eş başkandır. Medeniyetler İttifakı projesinde eş başkandır. Kısaca, eğer bir "ey "hitabı varsa, bunun sonrasında Türkiye ya da İslam dünyası için hayati bir tavize hazır olun. Kulislerde, çözüm sürecindeki hızlı gidişat, seçimler sonrasında İmralı'dan serbest bırakılacaklar, dağdakilerin affı konuşuluyor. Eğer bu gerçekleşirse, Anadolu bir daha birleşmeyecek şekilde parçalanacaktır. Bundan ise, bugün ayrılma hayalleri yapanlar da dahil kimseye hayır gelmeyecektir. Bakalım, "ey Obama" hitabından sonra hangi icraat gelecek?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018