Hem bu dünyada hem de ebedi âlemde iyi insan, ideal insan tipi nasıldır, aranan adamın özellikleri nelerdir şeklindeki soruların cevabını biz Kerim Kitabımızda rahatlıkla bulabiliyoruz.
İlgili ayetler elimizde olduğuna göre ve bu ayetlerin müşahhas hali olan son elçi, son Peygamber aleyhisselamın örnek hayatı da önümüzde durduğuna göre ideal insan, iyi insan tipinin şablonu bellidir, her Müslüman bu şablona bakarak eksiklerini tamamlayacak ve fazlalıklarını da törpüleyecek.
Bugün birçok Müslümanın yaptığı gibi, yaşadığı yalan yanlış hayatına, saçma sapan uygulamalarına Kitaptan ve Sünnetten kılıf aramayacak, nefisini tatmin edecek fetvalar bulmak için yollara düşmeyecek, aksine patika yollardan ana caddeye inip, dosdoğru yola düşecek ve "emrolunduğu gibi dosdoğru" bir hayat yaşamaya gayret edecek.
Hiç kimsenin "ama, fakat, hayat şartları böyle gerektiriyor" demeye ve bir takım sudan bahanelerin arkasına sığınmaya hakkı da yok, lüksü de yok.
Yanlışlarımıza, ihmallerimize ve tembelliklerimize bahane üretmek için harcadığımız zamanı, eksiklerimizi tamamlamaya ve fazlalıklarımızı törpülemeye harcasak elbette daha karlı çıkacağız ve inşaallah Rahman'ın has kulları arasına girmeye aday olacağız.
Acil tedavi edilmesi gereken ölümcül hastalıklarımızdan biri de budur; İlahi reçeteyi uygulamaktan ısrarla kaçıyoruz, bahaneler üretiyoruz ve işimize gelecek fetvalar bulabilmek için kırk dereden su getiriyoruz.
Kalıp hazır, kalıp bize değil biz kalıba uyacağız.
Fatiha suresini bir ayna kabul edip geçeceğiz karşısına, eksiklerimizi ve fazlalıklarımızı görüp derhal onarıma başlayacağız.
Geçeceğiz karşı sayfaya:
"Bu, doğruluğu şüphe götürmeyen ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlara yol gösteren Kitap'dır.
Onlar, gayba inanırlar, namazı kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan yerli yerince sarfederler.
Onlar, sana indirilen Kitap'a da, senden önce indirilenlere de inanırlar; ahirete de yalnız onlar kesinlikle inanırlar.
İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridirler." (Bakara: ilk ayetler).
Bu kalıba uymayan yanlarımız varsa, eksik kalan taraflar varsa derhal gereğini yapacağız.
Enfal suresinin hemen ikinci ve üçüncü ayetinde Rabbimiz tarafından bir Mü'min tanımı yapılıyor, hemen geçeceğiz karşısına ve bakacağız ki bu tanımın neresindeyiz:
"İnananlar ancak, o kimselerdir ki Allah anıldığı zaman kalpleri titrer, ayetleri okunduğu zaman bu onların imanlarını artırır. Ve Rablerine güvenirler; namaz kılarlar; kendilerine verdiğimiz rızıktan yerli yerince sarf ederler." (Enfal: 2-3).
Şablon bu, eksiği olan tamamlayacak ve fazlası olan törpüleyecek.
"Allah, mana ve lafızları birbiriyle uyumlu ve ikili anlatımlı kitabı, sözlerin en güzeli olarak indirmiştir. Rabblerine saygı duyanlar onu okuyup dinleyince tüyleri ürperir. Sonra bütün benlikleri ve kalpleri Allah'ı anmaya yumuşar. İşte bu kitap, Allah'ın doğru yoludur. Onunla, dileyenleri doğru yola iletir. Allah kimi saptırırsa, artık ona doğru yolu gösterecek hiçbir kimse yoktur." (Zümer: 23).
İlgili ayetler elimizde olduğuna göre ve bu ayetlerin müşahhas hali olan son elçi, son Peygamber aleyhisselamın örnek hayatı da önümüzde durduğuna göre ideal insan, iyi insan tipinin şablonu bellidir, her Müslüman bu şablona bakarak eksiklerini tamamlayacak ve fazlalıklarını da törpüleyecek.
Bugün birçok Müslümanın yaptığı gibi, yaşadığı yalan yanlış hayatına, saçma sapan uygulamalarına Kitaptan ve Sünnetten kılıf aramayacak, nefisini tatmin edecek fetvalar bulmak için yollara düşmeyecek, aksine patika yollardan ana caddeye inip, dosdoğru yola düşecek ve "emrolunduğu gibi dosdoğru" bir hayat yaşamaya gayret edecek.
Hiç kimsenin "ama, fakat, hayat şartları böyle gerektiriyor" demeye ve bir takım sudan bahanelerin arkasına sığınmaya hakkı da yok, lüksü de yok.
Yanlışlarımıza, ihmallerimize ve tembelliklerimize bahane üretmek için harcadığımız zamanı, eksiklerimizi tamamlamaya ve fazlalıklarımızı törpülemeye harcasak elbette daha karlı çıkacağız ve inşaallah Rahman'ın has kulları arasına girmeye aday olacağız.
Acil tedavi edilmesi gereken ölümcül hastalıklarımızdan biri de budur; İlahi reçeteyi uygulamaktan ısrarla kaçıyoruz, bahaneler üretiyoruz ve işimize gelecek fetvalar bulabilmek için kırk dereden su getiriyoruz.
Kalıp hazır, kalıp bize değil biz kalıba uyacağız.
Fatiha suresini bir ayna kabul edip geçeceğiz karşısına, eksiklerimizi ve fazlalıklarımızı görüp derhal onarıma başlayacağız.
Geçeceğiz karşı sayfaya:
"Bu, doğruluğu şüphe götürmeyen ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlara yol gösteren Kitap'dır.
Onlar, gayba inanırlar, namazı kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan yerli yerince sarfederler.
Onlar, sana indirilen Kitap'a da, senden önce indirilenlere de inanırlar; ahirete de yalnız onlar kesinlikle inanırlar.
İşte onlar, Rablerinden gelen bir hidayet üzeredirler ve işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridirler." (Bakara: ilk ayetler).
Bu kalıba uymayan yanlarımız varsa, eksik kalan taraflar varsa derhal gereğini yapacağız.
Enfal suresinin hemen ikinci ve üçüncü ayetinde Rabbimiz tarafından bir Mü'min tanımı yapılıyor, hemen geçeceğiz karşısına ve bakacağız ki bu tanımın neresindeyiz:
"İnananlar ancak, o kimselerdir ki Allah anıldığı zaman kalpleri titrer, ayetleri okunduğu zaman bu onların imanlarını artırır. Ve Rablerine güvenirler; namaz kılarlar; kendilerine verdiğimiz rızıktan yerli yerince sarf ederler." (Enfal: 2-3).
Şablon bu, eksiği olan tamamlayacak ve fazlası olan törpüleyecek.
"Allah, mana ve lafızları birbiriyle uyumlu ve ikili anlatımlı kitabı, sözlerin en güzeli olarak indirmiştir. Rabblerine saygı duyanlar onu okuyup dinleyince tüyleri ürperir. Sonra bütün benlikleri ve kalpleri Allah'ı anmaya yumuşar. İşte bu kitap, Allah'ın doğru yoludur. Onunla, dileyenleri doğru yola iletir. Allah kimi saptırırsa, artık ona doğru yolu gösterecek hiçbir kimse yoktur." (Zümer: 23).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Aziz Karaca / diğer yazıları
- İktidara düşen… / 22.04.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025
- Yaşadıklarımızın resmidir / 21.04.2025
- Vefatının beşinci yıl dönümünde Haydar Baş tüm yurtta anılıyor / 15.04.2025
- Mevcut manzara seni üzmüyorsa… / 11.04.2025
- Yorgun / 08.04.2025
- Yaratıcının kolu olan kullar… / 28.03.2025
- Reçeteyi cebinde taşıyarak şifa bekleyen bir kitle / 25.03.2025
- Ahlakî ilkeler manzumesi bir sure… / 16.03.2025
- O gün gelmeden evvel… / 13.03.2025
- Doğum yıl dönümünde Kur’an ile dirilmek… / 12.03.2025