‘Düşüncenin kılavuzu suskunluktur’
İmam Kâzım (a.s.) buyurdu: “Hiç kuşkusuz her şeyin bir kılavuzu vardır. Aklın kılavuzu da düşüncedir. Düşüncenin kılavuzu da suskunluktur. Her şeyin bir bineği vardır. Aklın bineği de tevazudur. Yasaklandığın şeyleri istiyor olman, senin cahil biri olduğunun en belirgin kanıtıdır”
11.11.2024 10:28:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi
İmam Kâzım (a.s.) şöyle buyurdu:
"Ey Hişam! Lokman oğluna şunları söyledi: 'Hak karşısında mütevazı ol ki, insanların en akıllısı olasın. Oğulcuğum! Dünya derin bir denizdir. Orada nice âlemler batıp gitmiştir. O hâlde, bu denizde Allah korkusu, senin gemin olsun. Bu geminin içeriği, iman olsun. Geminin yelkeni tevekkül olsun. Kaptanı, akıl olsun. Kılavuzu ilim olsun. Demir atması da sabır olsun.'
Ey Hişam! Hiç kuşkusuz her şeyin bir kılavuzu vardır. Aklın kılavuzu da düşüncedir. Düşüncenin kılavuzu da suskunluktur. Her şeyin bir bineği vardır. Aklın bineği de tevazudur. Yasaklandığın şeyleri istiyor olman, senin cahil biri olduğunun en belirgin kanıtıdır.
Ey Hişam! Senin elinde ceviz varsa ve insanlar da elinde inci olduğunu söyleseler, elindekinin ceviz olduğunu bilirsen insanların ona inci demeleri sana bir yarar sağlamaz. Şayet elinde inci varsa ve insanlar da onun ceviz olduğunu söyleseler, elindekinin inci olduğunu bilirsen, insanların onun ceviz olduğunu söylemeleri de sana bir zarar vermez.
Ey Hişam! Allah nebi ve resûllerini, kullarına Allah ile ilgili olarak sırf akıllarını kullansınlar diye göndermiştir. Bu bağlamda peygamberlere en güzel karşılığı verenler, en güzel marifet mertebelerine ulaşanlar olmuşlardır. Akıl bakımından en olgun ve en kusursuz olanları, dünya ve ahirette en yüce mertebelere erişenler olmuşlardır.
Ey Hişam! Hiçbir kul yoktur ki, bir melek onun perçeminden tutmuş olmasın. Kul mütevazı olursa, Allah onu yüceltir. Büyüklük taslarsa da Allah onu alçaltır.
Ey Hişam! Allah'ın, insanlara sunduğu iki kanıtı vardır. Biri açık, diğeri gizli. Açık kanıt resûller, nebiler ve imamlardan oluşur. Gizli kanıt ise akıldır.
Ey Hişam! Akıllı insan o kimsedir ki, helâl işlerle uğraşmak onu şükretmekten alıkoymaz; haramlarda sabrını kırmaz.
Ey Hişam! Üç şeyi üç şeye musallat kılan kimse, aklını yıkmaya yardım etmiş gibidir. Uzun dünyevî beklentilerle düşünce nurunu karartanlar. Çok konuşup boş boğazlık etmekle hikmetin tomurcuklarını mahvedenler.
Nefsinin şehevî arzularıyla öğüt alma yeteneklerinin aydınlığını söndürenler. Böyle kimseler akıllarını yıkmak için hevâlarına yardım etmiş olurlar. Aklını yıkan bir kimse de dinini ve dünyasını ifsat etmiş olur.
Ey Hişam! Sen aklını Rabb'inin emrini yerine getirmekten alıkoyduğun ve aklını yenilgiye uğratsın diye hevânın isteklerine uyduğun hâlde, amelin Allah katında gelişir mi?"
"Ey Hişam! Lokman oğluna şunları söyledi: 'Hak karşısında mütevazı ol ki, insanların en akıllısı olasın. Oğulcuğum! Dünya derin bir denizdir. Orada nice âlemler batıp gitmiştir. O hâlde, bu denizde Allah korkusu, senin gemin olsun. Bu geminin içeriği, iman olsun. Geminin yelkeni tevekkül olsun. Kaptanı, akıl olsun. Kılavuzu ilim olsun. Demir atması da sabır olsun.'
Ey Hişam! Hiç kuşkusuz her şeyin bir kılavuzu vardır. Aklın kılavuzu da düşüncedir. Düşüncenin kılavuzu da suskunluktur. Her şeyin bir bineği vardır. Aklın bineği de tevazudur. Yasaklandığın şeyleri istiyor olman, senin cahil biri olduğunun en belirgin kanıtıdır.
Ey Hişam! Senin elinde ceviz varsa ve insanlar da elinde inci olduğunu söyleseler, elindekinin ceviz olduğunu bilirsen insanların ona inci demeleri sana bir yarar sağlamaz. Şayet elinde inci varsa ve insanlar da onun ceviz olduğunu söyleseler, elindekinin inci olduğunu bilirsen, insanların onun ceviz olduğunu söylemeleri de sana bir zarar vermez.
Ey Hişam! Allah nebi ve resûllerini, kullarına Allah ile ilgili olarak sırf akıllarını kullansınlar diye göndermiştir. Bu bağlamda peygamberlere en güzel karşılığı verenler, en güzel marifet mertebelerine ulaşanlar olmuşlardır. Akıl bakımından en olgun ve en kusursuz olanları, dünya ve ahirette en yüce mertebelere erişenler olmuşlardır.
Ey Hişam! Hiçbir kul yoktur ki, bir melek onun perçeminden tutmuş olmasın. Kul mütevazı olursa, Allah onu yüceltir. Büyüklük taslarsa da Allah onu alçaltır.
Ey Hişam! Allah'ın, insanlara sunduğu iki kanıtı vardır. Biri açık, diğeri gizli. Açık kanıt resûller, nebiler ve imamlardan oluşur. Gizli kanıt ise akıldır.
Ey Hişam! Akıllı insan o kimsedir ki, helâl işlerle uğraşmak onu şükretmekten alıkoymaz; haramlarda sabrını kırmaz.
Ey Hişam! Üç şeyi üç şeye musallat kılan kimse, aklını yıkmaya yardım etmiş gibidir. Uzun dünyevî beklentilerle düşünce nurunu karartanlar. Çok konuşup boş boğazlık etmekle hikmetin tomurcuklarını mahvedenler.
Nefsinin şehevî arzularıyla öğüt alma yeteneklerinin aydınlığını söndürenler. Böyle kimseler akıllarını yıkmak için hevâlarına yardım etmiş olurlar. Aklını yıkan bir kimse de dinini ve dünyasını ifsat etmiş olur.
Ey Hişam! Sen aklını Rabb'inin emrini yerine getirmekten alıkoyduğun ve aklını yenilgiye uğratsın diye hevânın isteklerine uyduğun hâlde, amelin Allah katında gelişir mi?"