‘Dünya ve ahiretin en soylu huyları’
Peygamberimiz (s.a.v.) bir sahabeye şöyle buyurdu: “Dinle, dünya ve ahiretin en soylu huylarını sana söyleyeyim mi: Aranızdaki akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermen, elini boş çevirenlere senin vermen, sana karşı haksızlık edeni bağışlamandır.”
25.02.2024 09:54:00
Haber Merkezi
Haber Merkezi
İmam Gazali Hazretleri şöyle aktarıyor:
Peygamberimiz (s..a.v.) buyuruyor ki: "Sakın, eğer başkalarından iyilik görürsek biz de onlara karşı iyi davranırız, bize haksızlık eden olursa, biz de mukabil bir haksızlık ile onlardan öcümüzü alırız, diyen beyinsizler güruhundan olmayınız. Kendinizi başkalarından gördüğünüz iyiliğe iyilik ile cevap vermeye ve size yapılan haksızlıklara başka bir haksızlıkla cevap vermemeye alıştırınız."
Müslim'in bildirdiğine göre sahabilerden biri bir gün Peygamberimize (s.a.v.) gelerek der ki: "Yâ Resûlallah, benim birkaç akrabam var. Ben bunlar ile olan bağlarımı gözetiyorum, onlar ise aramızdaki akrabalık hakkını çiğniyorlar. Ben onlara karşı iyi davranıyorum, onlar bana karşı kötü hareket ediyorlar. Ben onlara karşı nezâket gösteriyorum, onlar bana kabalık gösteriyorlar, ne yapmamı tavsiye edersiniz?"
Peygamberimiz adama söyle cevap verdi: "Eğer durum dediğin gibi ise, sen onların yüzüne kızgın kül serpiyorsun demektir, böyle davranmaya devam ettikçe onlara karşı Allah'ın desteğini yanında bulursun."
Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Sadakanın en faziletlisi, içinden düşmanlık besleyen bir akrabaya verilendir."
Bu hadis, yukarıda geçen akrabalık bağlarını savsaklayanlara karşı yakınlığı tazeleyenlerden bahseden hadisi teyid etmektedir.
Taberani ve Hakim'in naklettiklerine göre Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Şu üç huy kimde bulunursa Allah (c.c.) onu kolay bir hesaplaşmadan sonra Cennete gönderir."
Sahâbilerin, "Bu huylar nelerdir?" diye sormaları üzerine Peygamberimiz (s.a.v.) şu cevabı buyurdular: "1- Eğer sana vermeyene sen verirsen, 2- Akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermeye devam edersen, 3- Sana karşı haksız davrananların kusurlarını bağışlarsan, bu üç huyun sahibi isen, Allah (c.c.) seni Cennete koyar."
Ahmed ibn-i Hanbel'in (rahimehullah) naklettiğine göre Ukbe bin Âmir der ki: "Bir gün Peygamberimiz ile karşılaştım, elini tutarak, "Yâ Rasûlallah, bana en faziletli amellerin hangileri olduğunu söyle" dedim. O bana şöyle cevap verdi: "Ya Ukbe, aranızdaki akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermeye devam et, sana vermeyene sen ver ve sana haksızlık edenin kusurunu bağışla." Hakim'in rivayetine göre Peygamberimiz sözünü şöyle bitirir: "Dinle, ömrünün uzun olmasını ve geçim imkânlarının genişlemesini isteyenler, akrabalık haklarını gözetsinler."
Taberani'nin rivayet ettiğine göre, Peygamberimiz (s.a.v.) bir sahabeye şöyle buyurdu: "Dinle, dünya ve ahiretin en soylu huylarını sana söyleyeyim mi: Aranızdaki akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermen, elini boş çevirenlere senin vermen, sana karşı haksızlık edeni bağışlamandır."
Taberâni'nin başka bir rivayetine göre Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: "Faziletlerin en üstünü aranızdaki akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermeye devam etmen, seni boş çevirene vermen, sana karşı çirkin ve incitici söz kullananların kabalığını bağışlamandır."
Yine Taberâni'nin rivayetine göre ise şöyle buyurmuştur: "Dinleyin, Allah'ın ülkelere şeref bağışlamasına ve kulların derecelerini yükseltmesine vesile olan huyları size bildireyim mi?" Ashâb, "Bildir yâ Rasûlallah" dediler. "1- Sana kaba davrananı hoş görmen, 2- Sana haksızlık edenlerin kusurlarını bağışlaman, 3- Sana vermeyene vermen, 4- Akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermendir" buyurdular.
İbn-i Mâce'nin rivayet ettiğine göre, Peygamberimiz şöyle buyuruyor: "Sevabı en erken verilecek olan iyilikler, ana-babaya iyilik ve akrabalık bağlarını gözetmektir. Buna karşılık ilk cezası verilecek olan kötülükler de basta ana-baba olmak üzere başkalarına karşı haksız davranmak ve akrabalık bağlarını çiğnemektir." Taberani'nin rivayet ettiğine göre Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Ahirete ait olanı saklı tutmak üzere cezası öne alınarak dünyada iken verilmeye en lâyık kötülükler, akrabalık bağlarını çiğnemek, emanete karşı hainlik etmek ve yalan söylemektir. Buna karşılık sevabı en erken verilecek iyilik de akrabalık bağlarını gözetmektir. Öyle ki, bir ailenin mensupları hep fasık olurlar da akrabalık bağlarını gözetmek şartıyla mallarının çoğalmasını isterler ve sayıları çoğalır."
(Mukaşefetü'l-Kulüb'den…)
Peygamberimiz (s..a.v.) buyuruyor ki: "Sakın, eğer başkalarından iyilik görürsek biz de onlara karşı iyi davranırız, bize haksızlık eden olursa, biz de mukabil bir haksızlık ile onlardan öcümüzü alırız, diyen beyinsizler güruhundan olmayınız. Kendinizi başkalarından gördüğünüz iyiliğe iyilik ile cevap vermeye ve size yapılan haksızlıklara başka bir haksızlıkla cevap vermemeye alıştırınız."
Müslim'in bildirdiğine göre sahabilerden biri bir gün Peygamberimize (s.a.v.) gelerek der ki: "Yâ Resûlallah, benim birkaç akrabam var. Ben bunlar ile olan bağlarımı gözetiyorum, onlar ise aramızdaki akrabalık hakkını çiğniyorlar. Ben onlara karşı iyi davranıyorum, onlar bana karşı kötü hareket ediyorlar. Ben onlara karşı nezâket gösteriyorum, onlar bana kabalık gösteriyorlar, ne yapmamı tavsiye edersiniz?"
Peygamberimiz adama söyle cevap verdi: "Eğer durum dediğin gibi ise, sen onların yüzüne kızgın kül serpiyorsun demektir, böyle davranmaya devam ettikçe onlara karşı Allah'ın desteğini yanında bulursun."
Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Sadakanın en faziletlisi, içinden düşmanlık besleyen bir akrabaya verilendir."
Bu hadis, yukarıda geçen akrabalık bağlarını savsaklayanlara karşı yakınlığı tazeleyenlerden bahseden hadisi teyid etmektedir.
Taberani ve Hakim'in naklettiklerine göre Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Şu üç huy kimde bulunursa Allah (c.c.) onu kolay bir hesaplaşmadan sonra Cennete gönderir."
Sahâbilerin, "Bu huylar nelerdir?" diye sormaları üzerine Peygamberimiz (s.a.v.) şu cevabı buyurdular: "1- Eğer sana vermeyene sen verirsen, 2- Akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermeye devam edersen, 3- Sana karşı haksız davrananların kusurlarını bağışlarsan, bu üç huyun sahibi isen, Allah (c.c.) seni Cennete koyar."
Ahmed ibn-i Hanbel'in (rahimehullah) naklettiğine göre Ukbe bin Âmir der ki: "Bir gün Peygamberimiz ile karşılaştım, elini tutarak, "Yâ Rasûlallah, bana en faziletli amellerin hangileri olduğunu söyle" dedim. O bana şöyle cevap verdi: "Ya Ukbe, aranızdaki akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermeye devam et, sana vermeyene sen ver ve sana haksızlık edenin kusurunu bağışla." Hakim'in rivayetine göre Peygamberimiz sözünü şöyle bitirir: "Dinle, ömrünün uzun olmasını ve geçim imkânlarının genişlemesini isteyenler, akrabalık haklarını gözetsinler."
Taberani'nin rivayet ettiğine göre, Peygamberimiz (s.a.v.) bir sahabeye şöyle buyurdu: "Dinle, dünya ve ahiretin en soylu huylarını sana söyleyeyim mi: Aranızdaki akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermen, elini boş çevirenlere senin vermen, sana karşı haksızlık edeni bağışlamandır."
Taberâni'nin başka bir rivayetine göre Peygamberimiz şöyle buyurmuştur: "Faziletlerin en üstünü aranızdaki akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermeye devam etmen, seni boş çevirene vermen, sana karşı çirkin ve incitici söz kullananların kabalığını bağışlamandır."
Yine Taberâni'nin rivayetine göre ise şöyle buyurmuştur: "Dinleyin, Allah'ın ülkelere şeref bağışlamasına ve kulların derecelerini yükseltmesine vesile olan huyları size bildireyim mi?" Ashâb, "Bildir yâ Rasûlallah" dediler. "1- Sana kaba davrananı hoş görmen, 2- Sana haksızlık edenlerin kusurlarını bağışlaman, 3- Sana vermeyene vermen, 4- Akrabalık bağlarını çiğneyenlere yakınlık göstermendir" buyurdular.
İbn-i Mâce'nin rivayet ettiğine göre, Peygamberimiz şöyle buyuruyor: "Sevabı en erken verilecek olan iyilikler, ana-babaya iyilik ve akrabalık bağlarını gözetmektir. Buna karşılık ilk cezası verilecek olan kötülükler de basta ana-baba olmak üzere başkalarına karşı haksız davranmak ve akrabalık bağlarını çiğnemektir." Taberani'nin rivayet ettiğine göre Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: "Ahirete ait olanı saklı tutmak üzere cezası öne alınarak dünyada iken verilmeye en lâyık kötülükler, akrabalık bağlarını çiğnemek, emanete karşı hainlik etmek ve yalan söylemektir. Buna karşılık sevabı en erken verilecek iyilik de akrabalık bağlarını gözetmektir. Öyle ki, bir ailenin mensupları hep fasık olurlar da akrabalık bağlarını gözetmek şartıyla mallarının çoğalmasını isterler ve sayıları çoğalır."
(Mukaşefetü'l-Kulüb'den…)