‘Dün Özal’ı tuzağa düşürenler bugün Erdoğan ve Davutoğlu’nu tuzağa düşürdü’
Toker, “Geçmişte Özal’ı kandırıp Irak’ın kuzeyinde yaptıklarını şimdi de Kuzey Suriye’de yaptılar ve biz yine tuzağa düştük. O zaman Özal’ı kullananlar bu sefer Erdoğan ve Davutoğlu’nu kullandılar” dedi.
10.08.2024 15:43:00
Fahri Fatih Özcan
Fahri Fatih Özcan





Liberal Demokrat Parti Eski Genel Başkanı Cem Toker Ortadoğu üzerine değerlendirmeler yaptı.
Toker şunları söyledi;
"Suriye'de olup bitenlerin maalesef altyapısında bizim de günahımız var. Biz 10 - 12 sene önce Suriye'de başlayan yangına hiç düşünmeden benzin döktük.
Aslında bizim PKK ile ilgili hatalarımız, Güneydoğu'da bir otonom bir Kürt devleti ile ilgili hatalarımız bundan 40 sene önce Özal yıllarında başladı.
Hatırlayacak olursanız Irak'ta Saddam Kürtlere saldırınca biz onları himayemiz altına aldık fakat ondan sonra 36. paralel ve Amerika'nın Çekiç Güç dediği İncirlik'ten uygulanan, Saddam'ın uçaklarına uçuş izni verilmeyen bir Kuzey Irak oluşturduk.
Orası kimin toprağı, kimin sözü geçiyor? Özal'ı da hatırlayın o yılları, 'Federasyonu tartışmalıyız, bir koyup 3 alacağız' falan… Biz orada havamızı aldık. Bütün bunlar o zaman başlayan Büyük Ortadoğu Projesi'nin planlarıydı.
Türk siyasetçileri tavlamak çok kolay. Yeniden Osmanlıcılık, Kerkük – Musul, petrol metrol diye… İşte Özal'ın da 1 koyup 3 alacağız hayali oydu aynı hayali ve biz
orada tuzağa düştük. 40 sene Kandil'den, Kuzey Irak'tan nasıl şehit verdiğimizi biliyorsunuz. İşte Çukurca'da katliamlar, Hakkari'de katliamlar yani PKK'nın dallanıp budaklandığı öte yandan Kuzey Irak'ta otonom bir Kürt devletinin oluşması bu yıllara denk geliyor. Aynı şeyi Kuzey Suriye'de de yaptılar ve biz yine tuzağa düştük. O zaman Özal'ı kullananlar bu sefer Erdoğan ve Davutoğlu'nu kullandılar.
2012'de Davutoğlu Dışişleri Bakanıyken AKP il örgütüne bir konuşma yapıyor ve diyor ki; '1911 - 1924 1 yılları arasında hangi toprakları kaybettiysek 2011 - 2024 yılları arasında o topraklarda kardeşlerimizle yeniden kucaklaşacağız'
Washington'dan birileri Özal'a gaz verdikleri gibi Davutoğlu'na da gazı vermişler. O zaman Obama yönetimi, bayan Clinton Dışişleri Bakanı. O zaman Davutoğlu öyle bir gaza gelmiş ki, 'Ey Eset, bırak yılları haftaların, günlerin kaldı' diyor. Halbuki aynı tarihlerde New York Times'da Yahudi İsrail Dışişleri bakanının bir beyanatını okuyorum, 'Bildiğimiz şeytanı bilmediğimiz şeytana tercih ederiz' diyor. Bunlar Esad'ı devirmeye niyetli değiller ama Suriye'yi bölmeye aynı ırak'ta olduğu gibi federal sisteme geçmeye çalışıyorlar. Biz burada da ıskaladık, yine gaza geldik, '3 saatte Şam'a gireriz, Emevi Camiinde namaz kılarız' falan diye bu şekilde yorumlar yaptık ve ondan sonra Suriye'nin ne hale geldiğini görüyoruz.
Kuzey Suriye'de YPG, PYD'nin oluşması bütün bunlar Büyük Ortadoğu Projesi'nin bir parçası. İsrail'in istediği, bölgede Arap olmayan bir Müslüman ülkenin daha oluşması, bunu adı da Kürdistan.
Hatırlayın 2015'te Biden, Obama'nın yardımcısıyken Barzani'ye Beyaz Saray'da, 'Müsterih ol, sen de ben de bu yaşamımızda bağımsız Kürdistan'ı göreceğiz' diyor. sonra hatırlayın Kuzey Irak'ta bir referandum yapılıyor. Batı buna, 'Niye yaptın, ne bağımsızlığı' falan demiyor ama 'zamanı mıydı kardeşim bunun şimdi' diyor.
Onun için biz kendi hayal dünyamızdan, yeniden Osmanlı, bir koyup 3 alacağız, Şam'da Cuma namazı kılacağız' falan… Bize bu gazı veren batının maalesef tuzağına düştüğümüz için komşumuzdaki problemi kendimize bela ettik.
Ben şuna da inanıyorum; Ben Amerika'nın Ortadoğu'da bir politikası olduğunu zannetmiyorum. Washington'dan kaynaklanan bütün uygulamalar BOP olsun, ılımlı İslam olsun, IŞİD olsun, PYD - YPG olsun tümünün İsrail projesi olduğunu ve İsrail'in güvenliği için oluşturulduğunu, Washington'dan onay aldığını ve Ortadoğu'da uygulandığına inanıyorum."
Toker şunları söyledi;
"Suriye'de olup bitenlerin maalesef altyapısında bizim de günahımız var. Biz 10 - 12 sene önce Suriye'de başlayan yangına hiç düşünmeden benzin döktük.
Aslında bizim PKK ile ilgili hatalarımız, Güneydoğu'da bir otonom bir Kürt devleti ile ilgili hatalarımız bundan 40 sene önce Özal yıllarında başladı.
Hatırlayacak olursanız Irak'ta Saddam Kürtlere saldırınca biz onları himayemiz altına aldık fakat ondan sonra 36. paralel ve Amerika'nın Çekiç Güç dediği İncirlik'ten uygulanan, Saddam'ın uçaklarına uçuş izni verilmeyen bir Kuzey Irak oluşturduk.
Orası kimin toprağı, kimin sözü geçiyor? Özal'ı da hatırlayın o yılları, 'Federasyonu tartışmalıyız, bir koyup 3 alacağız' falan… Biz orada havamızı aldık. Bütün bunlar o zaman başlayan Büyük Ortadoğu Projesi'nin planlarıydı.
Türk siyasetçileri tavlamak çok kolay. Yeniden Osmanlıcılık, Kerkük – Musul, petrol metrol diye… İşte Özal'ın da 1 koyup 3 alacağız hayali oydu aynı hayali ve biz
orada tuzağa düştük. 40 sene Kandil'den, Kuzey Irak'tan nasıl şehit verdiğimizi biliyorsunuz. İşte Çukurca'da katliamlar, Hakkari'de katliamlar yani PKK'nın dallanıp budaklandığı öte yandan Kuzey Irak'ta otonom bir Kürt devletinin oluşması bu yıllara denk geliyor. Aynı şeyi Kuzey Suriye'de de yaptılar ve biz yine tuzağa düştük. O zaman Özal'ı kullananlar bu sefer Erdoğan ve Davutoğlu'nu kullandılar.
2012'de Davutoğlu Dışişleri Bakanıyken AKP il örgütüne bir konuşma yapıyor ve diyor ki; '1911 - 1924 1 yılları arasında hangi toprakları kaybettiysek 2011 - 2024 yılları arasında o topraklarda kardeşlerimizle yeniden kucaklaşacağız'
Washington'dan birileri Özal'a gaz verdikleri gibi Davutoğlu'na da gazı vermişler. O zaman Obama yönetimi, bayan Clinton Dışişleri Bakanı. O zaman Davutoğlu öyle bir gaza gelmiş ki, 'Ey Eset, bırak yılları haftaların, günlerin kaldı' diyor. Halbuki aynı tarihlerde New York Times'da Yahudi İsrail Dışişleri bakanının bir beyanatını okuyorum, 'Bildiğimiz şeytanı bilmediğimiz şeytana tercih ederiz' diyor. Bunlar Esad'ı devirmeye niyetli değiller ama Suriye'yi bölmeye aynı ırak'ta olduğu gibi federal sisteme geçmeye çalışıyorlar. Biz burada da ıskaladık, yine gaza geldik, '3 saatte Şam'a gireriz, Emevi Camiinde namaz kılarız' falan diye bu şekilde yorumlar yaptık ve ondan sonra Suriye'nin ne hale geldiğini görüyoruz.
Kuzey Suriye'de YPG, PYD'nin oluşması bütün bunlar Büyük Ortadoğu Projesi'nin bir parçası. İsrail'in istediği, bölgede Arap olmayan bir Müslüman ülkenin daha oluşması, bunu adı da Kürdistan.
Hatırlayın 2015'te Biden, Obama'nın yardımcısıyken Barzani'ye Beyaz Saray'da, 'Müsterih ol, sen de ben de bu yaşamımızda bağımsız Kürdistan'ı göreceğiz' diyor. sonra hatırlayın Kuzey Irak'ta bir referandum yapılıyor. Batı buna, 'Niye yaptın, ne bağımsızlığı' falan demiyor ama 'zamanı mıydı kardeşim bunun şimdi' diyor.
Onun için biz kendi hayal dünyamızdan, yeniden Osmanlı, bir koyup 3 alacağız, Şam'da Cuma namazı kılacağız' falan… Bize bu gazı veren batının maalesef tuzağına düştüğümüz için komşumuzdaki problemi kendimize bela ettik.
Ben şuna da inanıyorum; Ben Amerika'nın Ortadoğu'da bir politikası olduğunu zannetmiyorum. Washington'dan kaynaklanan bütün uygulamalar BOP olsun, ılımlı İslam olsun, IŞİD olsun, PYD - YPG olsun tümünün İsrail projesi olduğunu ve İsrail'in güvenliği için oluşturulduğunu, Washington'dan onay aldığını ve Ortadoğu'da uygulandığına inanıyorum."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.