Prof. Dr. Haydar Baş, "Dua ve Zikir" eserinde duanın kabul olduğu haller ve zamanlar hakkında şu bilgileri veriyor:
"Zikrullah hâlinde ve zikrullahtan sonra edilen dualar:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kim yatağına abdestli olarak yatıp uyku basıncaya dek Allah'ı zikrederse, gecenin herhangi bir saatinde kalkıp Allah'tan gerek dünya ve gerekse âhirete ait ne isterse Allah mutlaka ona istediğini verir." (Tirmizî, 3526).
Peygamber Efendimizi vesile ederek edilen dualar:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Abdest alınan yere gidip abdest al! Sonra iki rekât kılıp, 'Allahümme innî es'elüke ve etevesselü ileyke bi-nebiyyinâ Muhammedin sallalahu aleyhi ve sellem, nebiyyi'r-rahmeti. Yâ Muhammed, innî eteveccehü bi-ke ilâ Rabbî, fe-yakdî lî hâcetî/Allah'ım! Senden dilerim ve Peygamberimiz ve rahmet Peygamberi olan Muhammed'in (s.a.a) hürmetiyle Sana tevessül ederim. Ey Muhammed! İhtiyacımı görmesi için Seninle Rabb'ime yöneldim' duasını oku ve ondan sonra hâcetin ne ise söylersin." (Taberânî, el-Mu'cemu'l-KebîrTirmizî, no. 3578 ve İbn Mâce, no.1385).
Allah'ın veli kullarını vesile ederek edilen dualar:
Ömer, kıtlık olduğu dönemde yağmur duası yaptığı zaman, 'Abbâs'ın yüzüsuyu hürmetine' der ve şöyle dua ederdi: 'Allah'ım, biz Sana, Peygamberinle tevessül eder Sen de bize rahmet verirdin; şimdi ise Peygamberinin amcasıyla tevessül ediyoruz; ne olur onun yüzüsuyu hürmetine bize yağmur ihsan et!' Duanın ardından bolca yağmur yağardı. (Buhârî, İstiskâ 3/2,II,15-16).
Eller kaldırılarak edilen dualar:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Şüphesiz Rabb'iniz hayâ sahibidir. Kulu, Kendisine ellerini kaldırırsa, iki elini boş ve hüsrana uğratacak bir şekilde geri çevirmekten hayâ eder." (Ebû Dâvud, 1488 ve Tirmizî,3556).
İsm-i Âzam'ı vesile ederek edilen dualar:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kendisiyle dua edildiği zaman kabul ettiği Allah'ın İsm-i Âzam'ı şu üç sûrededir: Bakara, Âl-i İmrân ve Tâhâ." (İbn Mâce,3856).
Cenâb-ı Hakk'ın rahmetinin genişliğini, hazinesinin sonsuzluğunu bilerek, O'ndan isteyerek edilen dualar:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Allah'a kabul edileceğini yakînen bilerek dua edin! Çünkü Allah gafletle yapılan duaları kabul etmez." (Tirmizî,3479).
Yûnus Peygamberin balığın karnındayken ettiği dua ile edilen dua:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Yûnus, balığın karnında iken şöyle dua ederdi: 'Lâ ilâhe illâ ente sübhâneke innî küntü minez'z-zâlimîn/Senden başka hiçbir ilah yoktur. Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, ben zâlimlerden oldum).' Kim bu duayı ederse (duası) muhakkak kabul olur." (Tirmizî,3505).
Allah'ın, Âdem'i (a.s.) yeryüzüne indirdiğinde ettiği dua ile edilen dua:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Allah, Âdem'i yeryüzüne indirdiği zaman Kâbe'ye doğru durdu ve iki rekât namaz kıldı. Allah ona şu duayı ilham etti: 'Allah'ım! Sen benim gizlimi ve açığımı biliyorsun. Mazeretimi kabul et! Hâcetimi biliyorsun, dileğimi ver! İçimdekini de biliyorsun, günahımı bağışla! Allah'ım! Senden kalbimi dolduracak iman, sâdık bir yakîn dilerim ki, böylece benim için yazıp takdir ettiğin şeyin isâbet edeceğini bileyim. Benim için taksim ettiğin şeye de râzı olayım.' Allah ona şunu vahyetti: Ey Âdem! Tevbeni kabul ettim, günahını bağışladım. Bana önemli bir işinde kim bu duayı ederse onu mutlaka kabul ederim, onu bağışlarım ve ona kâfi gelirim. Şeytan'ı ondan uzaklaştırırım. Her tâcirin ardından onu kazançlı kılarım. Dünya ona ister istemez yönelir." (Taberânî, el-Mu'cemu'l-Evsat; Heysemî, Mecma' X,183).
Kırk kere edilen dua:
İmam Ca'fer (a.s) şöyle buyurdu: "Kırk kişilik grup bir araya gelip Allah Azze ve Celle'ye bir meselede dua ederlerse, Allah mutlaka onların dualarına icâbet eder. Eğer kırk kişi değillerse, o zaman dört kişi on kere Allah'a dua etsinler, bu takdirde Allah dualarını kabul eder. Eğer dört kişi değillerse, o zaman bir kişi kırk kere Allah'a dua etsin, Aziz ve Cabbar olan Allah onun duasına icâbet eder." (Kuleynî, Usûl-i Kâfî, c.2, s.775).
Farz namazların ardından ve gecenin son kısmında edilen dualar:
Denildi ki: "Ey Allah Resûlü! Hangi dua daha fazla kabûle şayandır?" "Gecenin son kısmının ortasında ve farz namazın ardından yapılan dualar" buyurdu. (Tirmizî,3499).
Vitir namazından sonra edilen dualar:
İmam Ca'fer (a.s.) şöyle buyurdu: "Dua şu dört yerde kabul edilir: Vitir namazında, sabah namazından sonra, öğlen namazından sonra ve akşam namazından sonra." (Kuleynî, Usûl-i Kâfî, c.2, s.761).
Gecenin son üçte birinde, seher vaktinde edilen dualar:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Rabbimiz her gece gecenin üçte biri kaldığı zaman, dünya semasına iner ve buyurur ki: Yok mu dua eden? (Dua etsin de duasını kabul edeyim). Yok mu Benden isteyen? (İstesin vereyim). Yok mu bağışlanmasını isteyen? (Bağışlanma dilesin) Ben de onu bağışlayayım." (Buhârî,Teheccüd 14/1,II,47;Tevhîd 35,VIII,197;Davât 14,VII,149-50).
İmam Muhammed Bâkır (a.s.) şöyle buyurdu: "Allah (c.c.), mü'min kullarından çokça dua eden her kulunu sever. Seher vaktinden güneşin doğuşuna kadar dua etmeyi sakın terk etmeyin; çünkü gök kapılarının açıldığı, rızıkların taksim edildiği ve büyük ihtiyaçların karşılandığı vakittir." (Kuleynî, Usûl-i Kâfî c.2, s.763).
Ezanla kamet arasında edilen dualar:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Ezanla kâmet arasında yapılan dua geri çevrilmez." (Ebû Dâvud,521 ve Tirmizî,3594,3595).
Ezan okunurken yapılan dua, düşmanla savaşta darda kalındığında edilen dualar:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "İki (dua) var ki (onlar asla) reddedilmez; ezan vakti yapılan ile düşmanla kıyasıya savaşılıp sıkıntıya düşüldüğü zaman yapılan dua." (Mâlik, Salât 7, s.70 ve Ebû Dâvud,2540).
Secdede edilen dualar:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Kulun Rabbine en yakın olduğu hâl, secde hâlidir. Onun için (secdede) duayı çoğaltın!" (Müslim, Salât 215,s.350; Ebû Dâvud,875 ve Nesâî, Tatbîk 78,II,226).
Cuma günü edilen dualar ki:
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Cuma'da öyle bir ân vardır ki, bir kul o ânda Allah'tan ne isterse onu mutlaka kendisine verir." Sordular: "Ey Allah Resûlü! O ân hangisidir?" "Namaz kılmaya başlayıp bitinceye kadar geçen ân" buyurdu. (Tirmizî, 3526).
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Cuma günü, oniki saatten ibarettir; herhangi bir Müslüman (aranan) o âna rastlayıp da Allah'tan bir şey dilerse mutlaka ona dileğini verir. Onu bilhassa ikindiden sonraki saatlerde arayın!" (Tirmizî, 3526).
- Büyük Ortadoğu Projesi’nin Türkiye ayağı / 24.10.2024
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-II / 10.12.2020
- Mustafa Kemal ile beraber hareket dönemi-I / 09.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-VI / 08.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-V / 07.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-IV / 04.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-III / 03.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-II / 02.12.2020
- Ankara millî şahlanışa katılıyor-I / 01.12.2020