Galatasaray-Alanyaspor maçına hakemin Galatasaraylı Boey'e 30'da ve Abdülkerim Bardakçı'ya 90+2'de gösterdiği kırmızı kartlar damga vurdu.
Özellikle ilk kırmızı kart maçın kaderini tamamıyla değiştirdi.
Benim kanaatime göre her iki kart da doğru. Boey'in kırmızı kart gördüğü pozisyonda Boey acemice kontrolündeki topu kaybediyor ve devamında elleri ve kollarıyla rakibinin ilerlemesini önleyerek faul yapıyor.
Bu faul bariz gol şansını önlediği ve Boey'in topla oynama niyeti olmadığı için bence kırmızı kartı gerektiren bir pozisyondu.
İkinci kırmızı kart da net ve tartışmasız şekilde doğru. Abdülkerim Bardakçı acımasız ve sporcu sağlığını tehlikeye sokacak şekilde rakibinin ayağına basıyor.
Şimdi tabii ilk kart oyunun kaderini çok etkiledi ama Galatasaray taraftarı bu pozisyon için Boey'e kızmalı.
Kontrolündeki topu kaptırıyor sonra panik içinde rakibine faul yapıyor.
Galatasaray kamuoyu diyecek ki hakem Galatasaray aleyhine kararları verdi ve lehine kararları atladı.
Bu böyle olmuş olabilir fakat bu Boey'in ve Abdülkerim'in pozisyonlarında doğru bir karar vermiş olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Yöneticiler kendi kamuoylarını mutlu etmek için dünyayı birilerinin başına yıkarız ya da başımızı veririz diye açıklamalar yapıp duracaklar ama bu durum da bu kararların doğruluğunu değiştirmiyor.
Aslında futbolu katleden acı bir gerçek ama hakem değil tek bir kişi. O da Boey.
Üstelik bunu faul yaptığı ve bariz bir gol şansını önlediği için yapmıyor. Bunu acemice kontrolündeki topu kaptırdığı için yapıyor.
Evet kırmız kartlar için bu kadar yeter. Biraz da maçı değerlendirmeye çalışırsak ilk önce söylenmesi gereken şey Galatasaray'ın ilk kırmızı karta yani 30 uncu dakikaya kadar mükemmele yakın bir futbol oynaması.
Galatasaray'da bu bölümde öne çıkan iki oyuncu vardı biri ilk andan itibaren Oliveira ve daha sonra ona eşlik eden Rashica.
Oliveira Galatasaray'ın attığı her iki golde de organizasyonu başlatan oyuncu. Oliveira 60 ve 10'da da arkadaşlarına çok şık paslar attı.
Oliveira bir pas oyuncusu ve de uzun pas ustası. Uzun pasları ile oyunu çok iyi organize ediyor.
Oliveira artık Galatasaray'a alıştı ve açıldı. Bu performansın sürdürdüğü sürece daima ilk 11'de başlamalı.
Form durumu bu olduğu müddetçe onla başlamamak fantezi olur.
Rashica çok iyi bir kanat oyuncusu. Bireysel yetenekleri oldukça iyi ve süratli bir futbolcu. O da Galatasaray'a ısındı.
39'da Mertens'in kornerle sonuçlanan şutunda pası veren o mesela.
Öte yandan sol kanatta Kerem ve Kazım Can da çok uyumluydular.
İşin açıkçası ilk kırmızı karttan sonra Galatasaray oyun olarak 75'e kadar çok iyi geldi. Oyunu Alanyaspor'a vermedi.
Örneğin 74'te Abdülkadir'in bir şutu üstten auta bile çıktı.
64'te Icardi ile bir şans golü dahi bulma ihtimali vardı.
Ne var ki 75 civarı oyun Galatasaray aleyhine sete dönüştü.
Bu dakikalarda ön plana çıkan oyuncu Balkoveç'ti. Galatasaray Balkoveç'i durduramadı.
Bu durumun 10 kişi kalmak ile izahı yok bence. Muslera'nın yaptığı kurtarışlar da pek Galatasaray'a yardımcı olamadı ve maç beraberliğe geldi.
Evet dramatik bir maç oldu. Hafta içi moral bulan Galatasaray bu havayı ligde devam ettiremedi.
Fakat maç 11'e 11 oynanırken sergilenen mükemmel oyun morallerin bozulmaması gerektiğini gösteriyor.
Bu oyun sürerse Galatasaray bu kaybı fazlasıyla telafi edecektir.
Özellikle ilk kırmızı kart maçın kaderini tamamıyla değiştirdi.
Benim kanaatime göre her iki kart da doğru. Boey'in kırmızı kart gördüğü pozisyonda Boey acemice kontrolündeki topu kaybediyor ve devamında elleri ve kollarıyla rakibinin ilerlemesini önleyerek faul yapıyor.
Bu faul bariz gol şansını önlediği ve Boey'in topla oynama niyeti olmadığı için bence kırmızı kartı gerektiren bir pozisyondu.
İkinci kırmızı kart da net ve tartışmasız şekilde doğru. Abdülkerim Bardakçı acımasız ve sporcu sağlığını tehlikeye sokacak şekilde rakibinin ayağına basıyor.
Şimdi tabii ilk kart oyunun kaderini çok etkiledi ama Galatasaray taraftarı bu pozisyon için Boey'e kızmalı.
Kontrolündeki topu kaptırıyor sonra panik içinde rakibine faul yapıyor.
Galatasaray kamuoyu diyecek ki hakem Galatasaray aleyhine kararları verdi ve lehine kararları atladı.
Bu böyle olmuş olabilir fakat bu Boey'in ve Abdülkerim'in pozisyonlarında doğru bir karar vermiş olduğu gerçeğini değiştirmiyor.
Yöneticiler kendi kamuoylarını mutlu etmek için dünyayı birilerinin başına yıkarız ya da başımızı veririz diye açıklamalar yapıp duracaklar ama bu durum da bu kararların doğruluğunu değiştirmiyor.
Aslında futbolu katleden acı bir gerçek ama hakem değil tek bir kişi. O da Boey.
Üstelik bunu faul yaptığı ve bariz bir gol şansını önlediği için yapmıyor. Bunu acemice kontrolündeki topu kaptırdığı için yapıyor.
Evet kırmız kartlar için bu kadar yeter. Biraz da maçı değerlendirmeye çalışırsak ilk önce söylenmesi gereken şey Galatasaray'ın ilk kırmızı karta yani 30 uncu dakikaya kadar mükemmele yakın bir futbol oynaması.
Galatasaray'da bu bölümde öne çıkan iki oyuncu vardı biri ilk andan itibaren Oliveira ve daha sonra ona eşlik eden Rashica.
Oliveira Galatasaray'ın attığı her iki golde de organizasyonu başlatan oyuncu. Oliveira 60 ve 10'da da arkadaşlarına çok şık paslar attı.
Oliveira bir pas oyuncusu ve de uzun pas ustası. Uzun pasları ile oyunu çok iyi organize ediyor.
Oliveira artık Galatasaray'a alıştı ve açıldı. Bu performansın sürdürdüğü sürece daima ilk 11'de başlamalı.
Form durumu bu olduğu müddetçe onla başlamamak fantezi olur.
Rashica çok iyi bir kanat oyuncusu. Bireysel yetenekleri oldukça iyi ve süratli bir futbolcu. O da Galatasaray'a ısındı.
39'da Mertens'in kornerle sonuçlanan şutunda pası veren o mesela.
Öte yandan sol kanatta Kerem ve Kazım Can da çok uyumluydular.
İşin açıkçası ilk kırmızı karttan sonra Galatasaray oyun olarak 75'e kadar çok iyi geldi. Oyunu Alanyaspor'a vermedi.
Örneğin 74'te Abdülkadir'in bir şutu üstten auta bile çıktı.
64'te Icardi ile bir şans golü dahi bulma ihtimali vardı.
Ne var ki 75 civarı oyun Galatasaray aleyhine sete dönüştü.
Bu dakikalarda ön plana çıkan oyuncu Balkoveç'ti. Galatasaray Balkoveç'i durduramadı.
Bu durumun 10 kişi kalmak ile izahı yok bence. Muslera'nın yaptığı kurtarışlar da pek Galatasaray'a yardımcı olamadı ve maç beraberliğe geldi.
Evet dramatik bir maç oldu. Hafta içi moral bulan Galatasaray bu havayı ligde devam ettiremedi.
Fakat maç 11'e 11 oynanırken sergilenen mükemmel oyun morallerin bozulmaması gerektiğini gösteriyor.
Bu oyun sürerse Galatasaray bu kaybı fazlasıyla telafi edecektir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Göksu / diğer yazıları
- Bir varmış bir yokmuş / 21.04.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Artık namağlup değil / 30.03.2025
- Bodrumspor beklendiği gibi çıkmadı / 29.03.2025
- Hak ettiğimiz yerdeyiz / 24.03.2025
- A Ligi'ne yaklaştık / 21.03.2025
- Galatasaray Muslera'sız oynayabilirdi / 19.04.2025
- Günün adamı Livakoviç / 14.04.2025
- Bu nasıl üçüncü, bu nasıl lider? / 12.04.2025
- Mustafa'dan Fener'e hayat öpücüğü / 07.04.2025
- Fenerbahçe için hazin son / 03.04.2025
- Artık namağlup değil / 30.03.2025
- Bodrumspor beklendiği gibi çıkmadı / 29.03.2025
- Hak ettiğimiz yerdeyiz / 24.03.2025
- A Ligi'ne yaklaştık / 21.03.2025