Gerçek derviş olabilmenin inceliklerini Emrem Yunus'un mısralarında okuyabiliyoruz.
Gökten inen dört kitabı günde bir kez okurısan
Erenlere münkir isen didar ırak senden yana
Miskin Yunus erenlere tekebbür olma toprak ol
Topraktan biter küllisi gülistandır toprak bana
Kaf dağı zerrem değil ay u güneş bana kul
Hak-dır aslım şek değil mürşiddir Kur'an bana.
2004 yılı ortalarındayız bu devirde nasıl derviş olunur ya da olunabilir mi? Herhalde Rabbimizden çok şey istemeyeceğiz, belki isteyeceğiz fakat verilmezse üzülmeyeceğiz. Var olanların kıymetini bileceğiz, dualarımızın gerçekleşmesinde aceleci olmayacağız, iki düşünüp bir konuşacağız, öfkemizi ve hırsımızı yenmeye çalışacağız. İnsanlara içten bir ilgi ve saygı gösterecegiz. Dünyanın farklı yerlerinde zulüm altında olan, sıkıntıda olan kardeşlerimizin en kısı zamanda ferahlığa ermeleri için dua edeceğiz.
Aslında sevgili okuyucularımız günümüzdeki insanların bir kısmı için belki de çoğunun derviş olma, kendini aşma, kişisel gelişimi sağlama konusunda fazlaca istekli oldukları söylenemez. Bizim böyle bir ortamda tasavvuftan bahsetmemiz bile zorlaştı. Fakat belki de bu konulardan bahsedilmese de o çoğunluğun içindeki bazıları içten içe kendini geliştirme sevdalısı olabilir, bilemeyiz. Çünkü bazı insanlar "sırlı"dır dikkat etmek gerekir.
Aslında bir düşünürsek Peygamber Efendimiz'in (sav) hadislerini okuyan ve uygulayan her insan zaten kamil bir mümin olmaya adaydır. Peygamber aşkı insanın gönlüne düşerse o insan ihtiyari ve gayri ihtiyari davranışlarını O'nun Sünnetine, adetine uydurmaya çalışır. Güzel ahlaklı bir insan olur. Ama söylemek kadar kolay değil. İnsanlar yazdıklarını ve öğrendiklerini kendileri uygulayabilselerdi içinde yaşadığımız toplum daha farklı bir toplum olabilirdi.
Peki Peygamber Efendimiz'e olan sevgimizi artırmak gönül dünyamızda O'na daha çok yer ayırmak için neler yapabiliriz? Peygamber Efendimiz (sav) insan ilişkilerinde en başarılı insandı. Bunu hadislerini okuyarak anlayabiliriz. Böyle mükemmel bir insanı sevmek için O'nun sözlerini ve davranışlarını okumak, hergün O'na selat ve selamlarımızı göndermek, O'nunla içten içe konuşmak, dertleşmek yeterli. Kendimizi Efendimize yakın hissetmeli, zaman zaman O'nun hallerini hatırlamalıyız. O'nun ahlakı ile ahlaklanmak için dua etmeliyiz.
Peygamber Efendimiz'den çok uzak bir zamanda yaşıyoruz. Evler, sokaklar kullandığımız alet, edevat çok değişti, ama insan yine insan, kul yine kul. Yine çetin imtihanlardan geçenler bizleriz.
Umudumuz o ki Peygamber Efendimiz'in "Kardeşlerim" dediği ve ashabın gıpta ettiği ahir zaman ümmeti olalım. Çünkü dönüşümüz Allah'adır.
Gökten inen dört kitabı günde bir kez okurısan
Erenlere münkir isen didar ırak senden yana
Miskin Yunus erenlere tekebbür olma toprak ol
Topraktan biter küllisi gülistandır toprak bana
Kaf dağı zerrem değil ay u güneş bana kul
Hak-dır aslım şek değil mürşiddir Kur'an bana.
2004 yılı ortalarındayız bu devirde nasıl derviş olunur ya da olunabilir mi? Herhalde Rabbimizden çok şey istemeyeceğiz, belki isteyeceğiz fakat verilmezse üzülmeyeceğiz. Var olanların kıymetini bileceğiz, dualarımızın gerçekleşmesinde aceleci olmayacağız, iki düşünüp bir konuşacağız, öfkemizi ve hırsımızı yenmeye çalışacağız. İnsanlara içten bir ilgi ve saygı gösterecegiz. Dünyanın farklı yerlerinde zulüm altında olan, sıkıntıda olan kardeşlerimizin en kısı zamanda ferahlığa ermeleri için dua edeceğiz.
Aslında sevgili okuyucularımız günümüzdeki insanların bir kısmı için belki de çoğunun derviş olma, kendini aşma, kişisel gelişimi sağlama konusunda fazlaca istekli oldukları söylenemez. Bizim böyle bir ortamda tasavvuftan bahsetmemiz bile zorlaştı. Fakat belki de bu konulardan bahsedilmese de o çoğunluğun içindeki bazıları içten içe kendini geliştirme sevdalısı olabilir, bilemeyiz. Çünkü bazı insanlar "sırlı"dır dikkat etmek gerekir.
Aslında bir düşünürsek Peygamber Efendimiz'in (sav) hadislerini okuyan ve uygulayan her insan zaten kamil bir mümin olmaya adaydır. Peygamber aşkı insanın gönlüne düşerse o insan ihtiyari ve gayri ihtiyari davranışlarını O'nun Sünnetine, adetine uydurmaya çalışır. Güzel ahlaklı bir insan olur. Ama söylemek kadar kolay değil. İnsanlar yazdıklarını ve öğrendiklerini kendileri uygulayabilselerdi içinde yaşadığımız toplum daha farklı bir toplum olabilirdi.
Peki Peygamber Efendimiz'e olan sevgimizi artırmak gönül dünyamızda O'na daha çok yer ayırmak için neler yapabiliriz? Peygamber Efendimiz (sav) insan ilişkilerinde en başarılı insandı. Bunu hadislerini okuyarak anlayabiliriz. Böyle mükemmel bir insanı sevmek için O'nun sözlerini ve davranışlarını okumak, hergün O'na selat ve selamlarımızı göndermek, O'nunla içten içe konuşmak, dertleşmek yeterli. Kendimizi Efendimize yakın hissetmeli, zaman zaman O'nun hallerini hatırlamalıyız. O'nun ahlakı ile ahlaklanmak için dua etmeliyiz.
Peygamber Efendimiz'den çok uzak bir zamanda yaşıyoruz. Evler, sokaklar kullandığımız alet, edevat çok değişti, ama insan yine insan, kul yine kul. Yine çetin imtihanlardan geçenler bizleriz.
Umudumuz o ki Peygamber Efendimiz'in "Kardeşlerim" dediği ve ashabın gıpta ettiği ahir zaman ümmeti olalım. Çünkü dönüşümüz Allah'adır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.