Dolar yeni rekorlar kırıyor ama iş dünyası ‘düşük’ diyor!
Prof. Dr. Kaya, "Dolar kuru yükselse de gerçek anlamda düşük kalıyor. Bunun sebebi faizin yüksek tutulması" dedi.
07.08.2024 10:46:00 / Güncelleme: 07.08.2024 10:52:29
Bülent TAPICI
Bülent TAPICI





Türkiye yüksek enflasyon, yüksek döviz kuru ve yüksek faiz kıskacında. Enflasyonda Avrupa'da açık kara lider olan Türkiye enflasyonda ise dünya da ilk sıralarda.
Bu durum vatandaşı zorlarken iş dünyasından olumsuz sinyaller geliyor.
Döviz Türk lirası karşısında yeni rekorlar kırıyor ancak iş dünyası dövizin düşük olduğunu ve bu durumun ihracatta kendilerini olumsuz etkilediğini söylüyor.
Peki bu nasıl oluyor? İş dünyası TL karşısında rekor kıran dövizi neden düşük buluyor? İktidarın faiz ve enflasyon politikası nasıl olmalı?
Bu soruları Çankırı Karatekin Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.. Dr. Zekai Kaya'ya sorduk ve kendisinden önemli bir ekonomi analizi aldık.
Prof. Dr. Kaya, yenimesaj.com.tr'ye şu değerlendirmeleri yaptı;
"Dolar kuru yükselse de gerçek anlamda düşük kalıyor. Bunun sebebi faizin yüksek tutulması. Türkiye'de yüzde 50 gibi bir faiz söz konusu. Amerika başta olmak üzere birçok ülkede faiz indirimleri gündeme geldi, Türkiye'de faiz sabit tutuluyor. Türkiye'de faizin sabit tutulması dolar kurunun yükselmesini önlüyor. Peki neden faiz sabit tutuluyor çünkü borç düzeyi yüksek. Kamu olsun, özel sektör olsun dövize ihtiyaç yüksek. Bundan dolayı Türkiye kısa vadeli sıcak para dediğimiz paraya ihtiyaç duyuyor, bu da tabii ki faizin yüksek tutulmasını gerektiriyor. Bu da doların sabit kalmasına sebep oluyor.
Doların sabit kalması ya da çok fazla yükselmemesi de enflasyon yükselirken, enflasyondaki yükseliş sürerken, fiyatlar yükselirken yabancı ülkelerin fiyatlarına göre sizin fiyatlarınız yükselirken ve kur yükselmezken bu da sizin rekabet gücünüzü etkiliyor, rekabet gücünüzü zayıflatıyor. Sizin mallarınız dolar kuru yükselmediği için pahalı hale geliyor, rekabet edemez duruma geliyorsunuz, bu iktisadın kuralı.
Enflasyonun son birkaç aydır baz etkisiyle düşüşe geçtiği söyleniyor. Enflasyon düşerken halen daha enflasyonun altında olan faiz oranı sabit tutuluyor ama yüksek tutuluyor. Peki enflasyon düşerken ne yapılmalı? Faiz de düşürülebilir ama tabii faizin düşürülmesi yeterli midir, düşürülmesi çözüm müdür? Bu da çözüm değildir. Faiz aslında enflasyonun temel sebebi olmasa da enflasyonun nedenlerinden bir tanesidir. Faiz düşürülürken aynı zamanda maliyetler düşecektir, kredi maliyetleri düşecektir ama bunun yanında tedbirler alınması gerekir, maliyetlerin başka kalemlerini düşürücü önlemler alınması gerekir. Nedir? Vergilerin kontrol altına alınması gerekir, onun dışındaki maliyet unsurları örneğin enerji başta olmak üzere enerji giderleri, enerjiye bağlı giderler başta olmak üzere bunların düşürülmesi gerekir.
Bunların düşürülebilmesi için de özel sektör olsun devlet olsun borçlanmanın azaltılması gerekir. Bunu sağlayacak da nedir? Harcamaları kontrol altına almaktır. Kamu harcamaları başta olmak üzere orada tasarrufa gitmektir yani gerçek anlamda bir tasarrufa gitmektir yoksa tasarruf dersiniz ama genel kapsayıcı bir tasarruf olmadığı müddetçe ne kamu harcamalarını kısabilir isiniz, ne de borçlanma ihtiyacınızı düşürebilirsiniz. Dolayısıyla dövize ihtiyacınız yüksek kalır ve faizi de indirmeniz zorlaşır.
Faizin yavaş yavaş indirilmesi gerekir, hızlı bir iniş de zararlıdır ekonomiye. Neden? Daha önce denendi çünkü faiz aniden indirilmeye kalkılırsa bu sefer de dolar kuru yükselecek ve maliyetleri başka yönden etkileyecektir, yeniden maliyet enflasyonu gündeme gelecektir."
Bu durum vatandaşı zorlarken iş dünyasından olumsuz sinyaller geliyor.
Döviz Türk lirası karşısında yeni rekorlar kırıyor ancak iş dünyası dövizin düşük olduğunu ve bu durumun ihracatta kendilerini olumsuz etkilediğini söylüyor.
Peki bu nasıl oluyor? İş dünyası TL karşısında rekor kıran dövizi neden düşük buluyor? İktidarın faiz ve enflasyon politikası nasıl olmalı?
Bu soruları Çankırı Karatekin Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof.. Dr. Zekai Kaya'ya sorduk ve kendisinden önemli bir ekonomi analizi aldık.
Prof. Dr. Kaya, yenimesaj.com.tr'ye şu değerlendirmeleri yaptı;
"Dolar kuru yükselse de gerçek anlamda düşük kalıyor. Bunun sebebi faizin yüksek tutulması. Türkiye'de yüzde 50 gibi bir faiz söz konusu. Amerika başta olmak üzere birçok ülkede faiz indirimleri gündeme geldi, Türkiye'de faiz sabit tutuluyor. Türkiye'de faizin sabit tutulması dolar kurunun yükselmesini önlüyor. Peki neden faiz sabit tutuluyor çünkü borç düzeyi yüksek. Kamu olsun, özel sektör olsun dövize ihtiyaç yüksek. Bundan dolayı Türkiye kısa vadeli sıcak para dediğimiz paraya ihtiyaç duyuyor, bu da tabii ki faizin yüksek tutulmasını gerektiriyor. Bu da doların sabit kalmasına sebep oluyor.
Doların sabit kalması ya da çok fazla yükselmemesi de enflasyon yükselirken, enflasyondaki yükseliş sürerken, fiyatlar yükselirken yabancı ülkelerin fiyatlarına göre sizin fiyatlarınız yükselirken ve kur yükselmezken bu da sizin rekabet gücünüzü etkiliyor, rekabet gücünüzü zayıflatıyor. Sizin mallarınız dolar kuru yükselmediği için pahalı hale geliyor, rekabet edemez duruma geliyorsunuz, bu iktisadın kuralı.
Enflasyonun son birkaç aydır baz etkisiyle düşüşe geçtiği söyleniyor. Enflasyon düşerken halen daha enflasyonun altında olan faiz oranı sabit tutuluyor ama yüksek tutuluyor. Peki enflasyon düşerken ne yapılmalı? Faiz de düşürülebilir ama tabii faizin düşürülmesi yeterli midir, düşürülmesi çözüm müdür? Bu da çözüm değildir. Faiz aslında enflasyonun temel sebebi olmasa da enflasyonun nedenlerinden bir tanesidir. Faiz düşürülürken aynı zamanda maliyetler düşecektir, kredi maliyetleri düşecektir ama bunun yanında tedbirler alınması gerekir, maliyetlerin başka kalemlerini düşürücü önlemler alınması gerekir. Nedir? Vergilerin kontrol altına alınması gerekir, onun dışındaki maliyet unsurları örneğin enerji başta olmak üzere enerji giderleri, enerjiye bağlı giderler başta olmak üzere bunların düşürülmesi gerekir.
Bunların düşürülebilmesi için de özel sektör olsun devlet olsun borçlanmanın azaltılması gerekir. Bunu sağlayacak da nedir? Harcamaları kontrol altına almaktır. Kamu harcamaları başta olmak üzere orada tasarrufa gitmektir yani gerçek anlamda bir tasarrufa gitmektir yoksa tasarruf dersiniz ama genel kapsayıcı bir tasarruf olmadığı müddetçe ne kamu harcamalarını kısabilir isiniz, ne de borçlanma ihtiyacınızı düşürebilirsiniz. Dolayısıyla dövize ihtiyacınız yüksek kalır ve faizi de indirmeniz zorlaşır.
Faizin yavaş yavaş indirilmesi gerekir, hızlı bir iniş de zararlıdır ekonomiye. Neden? Daha önce denendi çünkü faiz aniden indirilmeye kalkılırsa bu sefer de dolar kuru yükselecek ve maliyetleri başka yönden etkileyecektir, yeniden maliyet enflasyonu gündeme gelecektir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.