Denktaş’ın haklılığı tescillendi
Kıbrıs'ta son zamanlarda yaşanan gerginlikler hakkında açıklamalarda bulunan Güvenlik Politikaları Uzmanı Prof. Dr. Celalettin Yavuz, Kıbrıs'ta yaşanan sorunların ancak 2 devletli çözümle mümkün olacağını belirterek, "En nihayet Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın liderliğindeki Kıbrıs Türkleri ve Türkiye'yi yönetenler, Rauf Denktaş'la aynı rotada buluştular: Kıbrıs Türklerinin geleceği iki devletli çözümdür!" dedi.
03.08.2021 13:31:00





İBRAHİM ETHEM YIĞ / İSTANBUL
Türkiye ve KKTC'nin ilan ettiği ikinci Maraş açılımının ardından Rum yönetimi, Kıbrıs Türklerini Avrupa Birliği (AB) pasaportlarını elinden almakla tehdit etmişti. Yaşanan olayların ardından Kıbrıs'ta bu tür sorunların geçmişten beri yaşandığını ifade eden İstanbul Ayvansaray Üniversitesi İktisadi idari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Dekanı, Güvenlik Bilimleri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Celalettin Yavuz, "Maraş aslında bir yıl önce açıldı. Bu yıl ise pekiştirildi. Bu dönemde asıl önemli olan nokta şu: Maraş'a ilaveten Kıbrıs'ta bir Türk devletinin ayrı devlet olarak kabulüyle ilgili alınan karardır. Bu yıl, BM Temsilcisiyle Cenevre'de yapılan son toplantıda KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, iki devletli çözümü ısrarla vurgulamıştı. Aslında bu yeni bir karar da değildir!" Prof. Dr. Yavuz, daha önce de Kıbrıs'ta 15 Kasım 1983 tarihine kadar yapılan görüşmelerde soruna çözüm bulunamayınca, merhum Rauf Denktaş liderliğinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ilan edildiğini hatırlattı.
Kosova örneği önemli
Bugün geriye baktığımızda Kıbrıs Barış Harekâtının üstünden 47 yıl geçmesine rağmen hala sonuca ulaşılamadığını belirten Prof. Dr. Yavuz, şunları söyledi: "Kıbrıs'ta çözümsüzlük uzun süredir devam ederken, özellikle Soğuk Savaş sona erdikten sonra yeni yeni devletler ortaya çıktı. Örneğin Kosova... Sırplarla anlaşamadıkları için bağımsızlık mücadelesi verdiler. Bağımsızlıklarının ilanı sonucunda Sırbistan, Rusya ve Yunanistan hariç Türkiye de dahil pek çok ülke tarafından tanındı. Kosova'nın ayrı devlet olmasının nedeni Sırplarla bir arada yaşayamamalarıydı. Kıbrıs'ta da aynı durum var. Rumlar ile Türkler bir arada yaşayamıyor. Yanlış anlaşılmasın, Kosova'nın tanınmasına karşı değilim ama Kosova tanınırken, en az Kosovalıların yaşadığı ayrımcılık ve asimilasyona tabi olan Kıbrıs Türklerinin kurduğu devlet neden tanınmıyor?"
Verilen pasaportlar iptal edilemez
Rumların AB kozunu 2004 yılından beri Türklere karşı kullandığını ifade eden Prof. Dr. Celalettin Yavuz, "Nisan 2004'te adanın iki kesiminde de referanduma sunulan Annan Planı'nda Türk kesimi yüzde 65'in üstünde 'evet' demişti. AB o zamanlar çok cazip gelmişti. Çünkü dolaşım özgürlüğüne sahip olacaklardı; çalışacaklar, okuyacaklar, gençler için geniş bir ufuk açılacaktı. Tabii o zamanlar AB'nin projeler karşılığında ekonomik fonları da oldukça çekiciydi. Bu 'havuç gösterme' oyunlarıyla adadaki Türklerin bir kısmı, 'Kıbrıs Cumhuriyeti' adı altında AB üyesi olan Güney Kıbrıs Rum kesimine yanaşarak, AB şemsiyesi altına girmek istemişlerdi" açıklamasını yaptı.
Prof. Dr. Yavuz, sözlerine şöyle devam etti: "Bence Rumların şu ana kadar verdikleri pasaportları yok etme şansı yok. Bundan sonra verilecek olan pasaportlarda sıkıntı çıkarabilir. Bu gibi tehditler adanın kuzeyinde, yani Türklerin yerleştiği bölgede devlet kurma şansını yok edebilir mi, zannetmiyorum. Çünkü Rum tarafının çevirdiği oyunlar artık Kıbrıs'taki genç Türkler tarafından anlaşılmıştır."
Türk Cumhuriyetleri tanımalı
Kıbrıs sorununun KKTC'nin diğer devletler tarafından tanınmasıyla çözülebileceğini savunan Prof. Dr. Celalettin Yavuz, "1983'te KKTC ilan edildiği zaman ABD başta olmak üzere BM Güvenlik Konseyi'nin beş daimî üyesinin baskısıyla KKTC'nin tanınması önlendi. Mesela Pakistan ve Bangladeş KKTC'yi tanıyacaktı ama ABD önledi. Şimdi ise gördüğüm kadarıyla Azerbaycan tanıyacak gibi. Azerbaycan ve diğer Türk Cumhuriyetleri tanımaya başlarsa bunun arkası gelecektir. Bu arada mutlaka onlara da baskı olabilecektir!" diye konuştu. Yavuz, şunları söyledi: "En nihayet Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın liderliğindeki Kıbrıs Türkleri ve Türkiye'yi yönetenler, KKTC'nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'la aynı rotada buluştular: Kıbrıs Türklerinin geleceği iki devletli çözümdür! Bu tutum devam ettirilmelidir."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.