Devlet Bakanı Ali Babacan, dalgalı kur politikasına devam edileceğini ve kurların piyasada belirlenmesi ilkesinin korunacağını bildirdi
Babacan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından Kızılcahamam Patalya Termal Resort'ta düzenlenen Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) toplantısında bir konuşma yaptı. Ali Babacan konuşmasında, Merkez Bankası'nın sadece döviz piyasalarındaki makro ekonomik temellerle bağlantısı olmayan aşırı dalgalanmalara müdahale edebileceğini kaydetti. Bakan Babacan, döviz kurunda sağlanacak istikrarın, açık pozisyon oluşturarak kar elde etme şeklinde istismarını önlemek için, bankaların açık pozisyonlarının Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) ve Merkez Bankası tarafından sıkı bir biçimde kontrol edilmesinin sağlanacağını da bildirdi. Devlet Bakanı Ali Babacan, hükümetin temel amaçlarından birisinin sürdürülebilir ekonomik büyümeyi yakalamak olduğunu kaydederken, büyümenin sağlanacağı temel kaynakların verimlilik artışı, atıl üretimfaktörlerinin harekete geçirilmesi, uluslararası ölçekte rekabet edebilir mal ve hizmet üretimi ile doğrudan yabancı sermaye girişinin olacağını söyledi.
Çekilen yatırımların, KOBİ'leri (küçük ve orta boy işletmeler) sermaye, yönetim ve teknoloji açısından güçlendirici özelliklerinin debulunduğunu kaydeden Babacan, KOBİ'lerin güçlenmesinin Avrupa Birliği ile entegrasyonu açısından çok önemli olduğunu kaydetti.
Babacan, şöyle konuştu:
"Ekonomik istikrarın kalıcı hale getirilmesi ile kamu borç stokunun GSYİH'ye oranının hızla aşağıya çekilmesi, hedeflenen istikrar ortamına ulaşılmasında en temel unsurlardan birisi olacaktır.Bu kapsamda, sıkı maliye ve para politikalarının uygulanması, yapısal reformların hızlandırılması büyük önem arz etmektedir. Bu alanda kaydedilecek başarılar, ekonomimizin dışsal şoklar karşısındaki dayanıklılığını önemli ölçüde artıracaktır. Ayrıca, üretim potansiyelimizin tam olarak kullanımı sağlanacaktır."
Temel hedef tasarrufBakan Babacan, geçici bütçe ve 2003 yılı bütçesinde sıkı maliye politikası ilkesinin benimsenerek, kamu harcamalarında tasarrufun temel hedef olduğunu söyledi. Ali Babacan, ekonomik programın ve Acil Eylem Planı'nın kapsamın da öngörülen mali ve yapısal düzenleme hedeflerine herhangi bir aksamaya müsaade edilmeden ulaşılacağını bildirdi.
Babacan, hükümet programında teşebbüs özgürlüğünü gerçekleştirerek, özel teşebbüse hamle yaptıracak siyasi ve bürokratikanlayış değişimini gerçekleştirmenin temel önceliklerden olduğunu kaydederek, "İstikrar içinde büyümenin refahın artırılmasının ön şartı olduğuna inanan hükümetimizin, bu kapsamda en önemli hedeflerinden biri de özel kesim yatırımlarının artmasını sağlayacak zemini hazırlamak olacaktır" dedi.
Kurul'un faaliyetleri ile yatırımın her safhasında işletme dönemi de dahil olmak üzere, yerli ve yabancı yatırımcının karşılaştığı engellere çözüm üretilmesinin amaçlandığını belirten Babacan, Türkiye'nin doğudan batıya, kuzeyden güneye tamamınının uygun yatırım koşullarına sahip olmasının hedeflendiğini söyledi.
Babacan, kamu otoritelerinin keyfilikten, tekrarlardan uzak, yeni bir anlayışla çeşitli izin ve lisans süreçlerini tanımladığını kaydederek, böylece yatırımcıa öngörülebilir süreçlerde yatırımına başlayabilecek ve faaliyetlerine devam edebileceğini ifade etti.
Kaybedilecek vakit olmadığı bilincine herkesin sahip olması gerektiğini belirten Babacan, global ticarette, yatırımda pay sahibi olmak isteyen ülkelerin, ekonomi politikalarını liberalleştirmiş ülkelerinin yatırım yeri olarak tanınması için promosyon hamlesinde büyük mesafeler katettiklerini söyledi.
Günümüzde ise ülkelerin yatırım ortamlarını iyleştirmek için muazzam enerji sarfettiğine dikkat çeken Babacan, şöyle konuştu:
"2002 yılında uluslararası kuruluşlardan teknik yardım alarak doğrudan yabancı yatırım mevzuatları yatırım promosyon faaliyetleri, yatırımlarda karşılaşılan idari engellerin kaldırılmasını kapsayan yatırım ortamını iyleştirme çalışmalarını sürdüren ülkelerden bir kaçıOrta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinden Kuveyt, Suudi Arabistan, Yemen, Avrupa ve Orta Asya bölgesinden Arnavutluk, Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan, Latvia (Letonya), Rusya, Yugoslavya bunlardan bir kaçı. Diğer bölgelere baktığımızda ise Mozambik'ten başlayan, Nijerya, Afganistan, Çin, Bolivya ve Venezüalla ile devam eden uzun bir liste bulunmaktadır. Yabancı yatırımların gelmesi açısından Türkiye önemli bir rekabetle karşı karşıyadır. Kaybedilecek vaktimiz bulunmamaktadır." Babacan, geçen ay içinde yatırım ortamı ile ilgili mevzuat değişikliklerinden 5 tanesinden bir kısmının Başbakanlığa, bir kısmının ise Meclis'e sevkedildiğini hatırlattı. Ali Babacan, yapısal reformlar arasında en önemlilerinden birisinin yatırım ortamının iyleştirilmesi çalışmaları olduğunu ve Kurul'un işlevlerine büyük önem atfettiklerini söyledi. Bakan Babacan, uygulanan ekonomik programın toplum bireylerinin yaşımında olumlu etkisini hisettirmesinin ancak artan yatırımlar sayesinde olacağını da sözlerine ekledi.
Babacan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından Kızılcahamam Patalya Termal Resort'ta düzenlenen Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) toplantısında bir konuşma yaptı. Ali Babacan konuşmasında, Merkez Bankası'nın sadece döviz piyasalarındaki makro ekonomik temellerle bağlantısı olmayan aşırı dalgalanmalara müdahale edebileceğini kaydetti. Bakan Babacan, döviz kurunda sağlanacak istikrarın, açık pozisyon oluşturarak kar elde etme şeklinde istismarını önlemek için, bankaların açık pozisyonlarının Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) ve Merkez Bankası tarafından sıkı bir biçimde kontrol edilmesinin sağlanacağını da bildirdi. Devlet Bakanı Ali Babacan, hükümetin temel amaçlarından birisinin sürdürülebilir ekonomik büyümeyi yakalamak olduğunu kaydederken, büyümenin sağlanacağı temel kaynakların verimlilik artışı, atıl üretimfaktörlerinin harekete geçirilmesi, uluslararası ölçekte rekabet edebilir mal ve hizmet üretimi ile doğrudan yabancı sermaye girişinin olacağını söyledi.
Çekilen yatırımların, KOBİ'leri (küçük ve orta boy işletmeler) sermaye, yönetim ve teknoloji açısından güçlendirici özelliklerinin debulunduğunu kaydeden Babacan, KOBİ'lerin güçlenmesinin Avrupa Birliği ile entegrasyonu açısından çok önemli olduğunu kaydetti.
Babacan, şöyle konuştu:
"Ekonomik istikrarın kalıcı hale getirilmesi ile kamu borç stokunun GSYİH'ye oranının hızla aşağıya çekilmesi, hedeflenen istikrar ortamına ulaşılmasında en temel unsurlardan birisi olacaktır.Bu kapsamda, sıkı maliye ve para politikalarının uygulanması, yapısal reformların hızlandırılması büyük önem arz etmektedir. Bu alanda kaydedilecek başarılar, ekonomimizin dışsal şoklar karşısındaki dayanıklılığını önemli ölçüde artıracaktır. Ayrıca, üretim potansiyelimizin tam olarak kullanımı sağlanacaktır."
Temel hedef tasarrufBakan Babacan, geçici bütçe ve 2003 yılı bütçesinde sıkı maliye politikası ilkesinin benimsenerek, kamu harcamalarında tasarrufun temel hedef olduğunu söyledi. Ali Babacan, ekonomik programın ve Acil Eylem Planı'nın kapsamın da öngörülen mali ve yapısal düzenleme hedeflerine herhangi bir aksamaya müsaade edilmeden ulaşılacağını bildirdi.
Babacan, hükümet programında teşebbüs özgürlüğünü gerçekleştirerek, özel teşebbüse hamle yaptıracak siyasi ve bürokratikanlayış değişimini gerçekleştirmenin temel önceliklerden olduğunu kaydederek, "İstikrar içinde büyümenin refahın artırılmasının ön şartı olduğuna inanan hükümetimizin, bu kapsamda en önemli hedeflerinden biri de özel kesim yatırımlarının artmasını sağlayacak zemini hazırlamak olacaktır" dedi.
Kurul'un faaliyetleri ile yatırımın her safhasında işletme dönemi de dahil olmak üzere, yerli ve yabancı yatırımcının karşılaştığı engellere çözüm üretilmesinin amaçlandığını belirten Babacan, Türkiye'nin doğudan batıya, kuzeyden güneye tamamınının uygun yatırım koşullarına sahip olmasının hedeflendiğini söyledi.
Babacan, kamu otoritelerinin keyfilikten, tekrarlardan uzak, yeni bir anlayışla çeşitli izin ve lisans süreçlerini tanımladığını kaydederek, böylece yatırımcıa öngörülebilir süreçlerde yatırımına başlayabilecek ve faaliyetlerine devam edebileceğini ifade etti.
Kaybedilecek vakit olmadığı bilincine herkesin sahip olması gerektiğini belirten Babacan, global ticarette, yatırımda pay sahibi olmak isteyen ülkelerin, ekonomi politikalarını liberalleştirmiş ülkelerinin yatırım yeri olarak tanınması için promosyon hamlesinde büyük mesafeler katettiklerini söyledi.
Günümüzde ise ülkelerin yatırım ortamlarını iyleştirmek için muazzam enerji sarfettiğine dikkat çeken Babacan, şöyle konuştu:
"2002 yılında uluslararası kuruluşlardan teknik yardım alarak doğrudan yabancı yatırım mevzuatları yatırım promosyon faaliyetleri, yatırımlarda karşılaşılan idari engellerin kaldırılmasını kapsayan yatırım ortamını iyleştirme çalışmalarını sürdüren ülkelerden bir kaçıOrta Doğu ve Kuzey Afrika bölgesinden Kuveyt, Suudi Arabistan, Yemen, Avrupa ve Orta Asya bölgesinden Arnavutluk, Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan, Latvia (Letonya), Rusya, Yugoslavya bunlardan bir kaçı. Diğer bölgelere baktığımızda ise Mozambik'ten başlayan, Nijerya, Afganistan, Çin, Bolivya ve Venezüalla ile devam eden uzun bir liste bulunmaktadır. Yabancı yatırımların gelmesi açısından Türkiye önemli bir rekabetle karşı karşıyadır. Kaybedilecek vaktimiz bulunmamaktadır." Babacan, geçen ay içinde yatırım ortamı ile ilgili mevzuat değişikliklerinden 5 tanesinden bir kısmının Başbakanlığa, bir kısmının ise Meclis'e sevkedildiğini hatırlattı. Ali Babacan, yapısal reformlar arasında en önemlilerinden birisinin yatırım ortamının iyleştirilmesi çalışmaları olduğunu ve Kurul'un işlevlerine büyük önem atfettiklerini söyledi. Bakan Babacan, uygulanan ekonomik programın toplum bireylerinin yaşımında olumlu etkisini hisettirmesinin ancak artan yatırımlar sayesinde olacağını da sözlerine ekledi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.