'Çözüm odaklı düşünmek' seslendirme dosyası:
Türkiye'nin gündemi her zamanki gibi çok yoğun, insan düşünüyor hangi başlığı ele alsak diye.
Ramazan ayını idrak ettiğimiz şu günlerde dertlerimiz yine bitmiyor. Sözde soykırım iddialarını mı konuşsak, ABD'nin ülkemiz üzerinde oynadığı/oynamaya çalıştığı hesaplarımı konuşsak, vatandaşın geçim derdini mi konuşsak, işçi ve memurun ve çiftçinin durumunu mu konuşsak, gençlerin/öğrencilerin sorunlarını mı konuşsak.
Hangi açıdan bakarsak bakalım birçok problemle karşı karşıyayız. Bir de bunların üzerine milletimizin çözüm odaklı düşünme işini mi konuşsak, çözümü bir türlü görmemesini mi konuşsak.
Sözde demokrasiyi sadece gökyüzünden uçaklarla bomba atarak getirebilen ABD hiç utanmadan sıkılmadan Türklere siz soykırım yaptınız diyebiliyor. Sadece o değil bugün dünyada pek çok ülke bunu iddia edebiliyor.
Nereden buluyorlar bu hakkı bunu söyleme gücünü nereden alıyorlar ya da ülke olarak millet olarak biz bunlara gereken cevabı verebiliyor muyuz? Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni her yönüyle dünyanın en güçlü devleti yapmadığımız sürece bu haksız ithamlardan ve iddialardan başımızı kaldıramayacağımız. Prof.Dr. Haydar Baş Bey batının soykırım ifadesini aslında Anadolu topraklarındaki hıristiyan, keldanisi, yezdanisi, süryansi... hepsinin Hacı Bektaşi Veli ve Ehlibeyt nefesi ile müslüman olmasını kast ettiklerini ifade etmişti. Batının aslında asıl soykırım dediği şey budur. Onlarda pekala biliyorlar Türk milletinin soykırım yapmadığını.
Türkiye'yi Her platformda köşeye sıkıştırmak taviz koparmak için bu ve buna benzeri iddiaları sürekli sürekli gündemde tutuyorlar.
Ayrıca diğer bir gündemde emek ve dayanışma günü ve işçi hakları konusu.
Belki de her meslek grubu için bir gün var. Bu günler olmasın demiyorum olabilir, fakat bu günlerde her meslek grubunu hatırlamakla kalmayalım gerekenleri yapıp sürekli sorunlardan bahsetmeyelim. Çözüm odaklı düşünelim.
Kapitalist sistem şu ana kadar hangi meslek grubuna tam olarak hakkını vermiş ki işçilere versin.
Oysa Milli Ekonomi Modeli bütün her kesime hak ettiği muameleyi vermeyi öngörür. Asgari ücretin yoksulluk sınırının üzerinde olmasını öngörüyor. Onurlu bir şekilde yaşamını sürdürebilmesini öngörür. Her şart ve zeminde vatandaşın her kesimini sadece düşünmeyi değil onların sorunlarına çareler üretmeyi bir görev bilir.
Milletimiz eğer Milli Ekonomi Modelini görürse sorunlarına da çözüm bulmuş demektir.
Ramazan ayını idrak ettiğimiz şu günlerde dertlerimiz yine bitmiyor. Sözde soykırım iddialarını mı konuşsak, ABD'nin ülkemiz üzerinde oynadığı/oynamaya çalıştığı hesaplarımı konuşsak, vatandaşın geçim derdini mi konuşsak, işçi ve memurun ve çiftçinin durumunu mu konuşsak, gençlerin/öğrencilerin sorunlarını mı konuşsak.
Hangi açıdan bakarsak bakalım birçok problemle karşı karşıyayız. Bir de bunların üzerine milletimizin çözüm odaklı düşünme işini mi konuşsak, çözümü bir türlü görmemesini mi konuşsak.
Sözde demokrasiyi sadece gökyüzünden uçaklarla bomba atarak getirebilen ABD hiç utanmadan sıkılmadan Türklere siz soykırım yaptınız diyebiliyor. Sadece o değil bugün dünyada pek çok ülke bunu iddia edebiliyor.
Nereden buluyorlar bu hakkı bunu söyleme gücünü nereden alıyorlar ya da ülke olarak millet olarak biz bunlara gereken cevabı verebiliyor muyuz? Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni her yönüyle dünyanın en güçlü devleti yapmadığımız sürece bu haksız ithamlardan ve iddialardan başımızı kaldıramayacağımız. Prof.Dr. Haydar Baş Bey batının soykırım ifadesini aslında Anadolu topraklarındaki hıristiyan, keldanisi, yezdanisi, süryansi... hepsinin Hacı Bektaşi Veli ve Ehlibeyt nefesi ile müslüman olmasını kast ettiklerini ifade etmişti. Batının aslında asıl soykırım dediği şey budur. Onlarda pekala biliyorlar Türk milletinin soykırım yapmadığını.
Türkiye'yi Her platformda köşeye sıkıştırmak taviz koparmak için bu ve buna benzeri iddiaları sürekli sürekli gündemde tutuyorlar.
Ayrıca diğer bir gündemde emek ve dayanışma günü ve işçi hakları konusu.
Belki de her meslek grubu için bir gün var. Bu günler olmasın demiyorum olabilir, fakat bu günlerde her meslek grubunu hatırlamakla kalmayalım gerekenleri yapıp sürekli sorunlardan bahsetmeyelim. Çözüm odaklı düşünelim.
Kapitalist sistem şu ana kadar hangi meslek grubuna tam olarak hakkını vermiş ki işçilere versin.
Oysa Milli Ekonomi Modeli bütün her kesime hak ettiği muameleyi vermeyi öngörür. Asgari ücretin yoksulluk sınırının üzerinde olmasını öngörüyor. Onurlu bir şekilde yaşamını sürdürebilmesini öngörür. Her şart ve zeminde vatandaşın her kesimini sadece düşünmeyi değil onların sorunlarına çareler üretmeyi bir görev bilir.
Milletimiz eğer Milli Ekonomi Modelini görürse sorunlarına da çözüm bulmuş demektir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Emin Üstün / diğer yazıları
- YKS ile ilgili bilmemiz gerekenler / 20.06.2021
- Daha ne olması gerekiyor / 11.05.2021
- Daha ne olması gerekiyor / 09.05.2021
- Çözüm odaklı düşünmek / 04.05.2021
- Çözüm odaklı düşünmek / 02.05.2021
- Büyük bayram / 26.04.2021
- Bayramımız Kutlu Olsun / 23.04.2021
- Bu vatan kimin? / 30.03.2021
- Bu vatan kimin ? / 28.03.2021
- Milli Mücadele / 21.03.2021
- Daha ne olması gerekiyor / 11.05.2021
- Daha ne olması gerekiyor / 09.05.2021
- Çözüm odaklı düşünmek / 04.05.2021
- Çözüm odaklı düşünmek / 02.05.2021
- Büyük bayram / 26.04.2021
- Bayramımız Kutlu Olsun / 23.04.2021
- Bu vatan kimin? / 30.03.2021
- Bu vatan kimin ? / 28.03.2021
- Milli Mücadele / 21.03.2021