Tarım ürünlerinde, dönüm alandan elde edilen verimde yüzde 20 ile 75 arasında artış olduğu ve bunun çiftçiye yansımadığı gözlendi. Adana Tarım İl Müdürlüğü'nce yapılan tespitlere göre, bu yıl en fazla verim artışı ayçiçeğinde gerçekleşti. Daha çok, sulanamayan ve kıraç arazilerde ekimi yapılan ayçiçeğinde, geçen yıl dönüm başına 150-200 kilo olan rekolte, bu sezon, 300-350 kilo arasında değişti. Metrekareye 400 kilo alınan yerler de oldu. Üretici, ayçiçeğinin kilosunu 45 YKr'ye sattı. Türkiye'nin birçok yöresinde ekilen buğdayda, bir dönüm alandan ortalama 450 kilogram ürün alındı. Ancak, ekilen buğday tohumluğunun kalitesine ve bilinçli tarıma bağlı olarak, yine dönüm başına 700-800 kilogram ürün hasat eden üreticiler de oldu. Buğdayın dönüme maliyeti ise 29 YKr oldu. Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), buğdayın kilosunu 36 YKr'den satın aldı. Serbest piyasada ise halen 30-35 YKr arasında satılıyor. Geçen yıl ilk kez destekleme primi kapsamına alınan mısırda ise bu yıl ekim alanlarının yanı sıra dekara verimde de büyük artış kaydedildi. Bu yıl ülke genelinde yaklaşık 4 milyon ton ürün alındığı tahmin ediliyor. Hem yazlık hem de kışlık tahıl olarak ekimi yapılan mısırda, dekara verim ortalama 960 kilogram oldu. Ancak, mısır arz-talep dengesinin üretici aleyhine dönüşmesi nedeniyle piyasada düşük fiyatla satıldı. TMO'nun geçen yıl 36 YKr'den satın aldığı buğdaya, bu yıl 26 YKr fiyat verildi. İkinci ürün mısır hasadının tamamlandığı şu günlerde, ürün serbest piyasada kilosu 22-25 YKr arasında satılıyor. Türkiye'nin toplam ihracatının yüzde 40'ını oluşturan tekstilin ana hammaddesi pamuktan ise dekar başına verim ortalama 470-500 kilogram arasında gerçekleşti. Kütlü pamuk, serbest piyasada 60 YKr'den satılıyor.Katma değeri yüksek ürüne yönelmekAdana Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Fethi Coşkuntuncel ise üreticinin katma değeri yüksek ürünlere yönelmesi gerektiğini belirterek, "Çiftçinin kurtuluşu yine pamukta olacak. Çünkü, diğer ürünlere bakıldığında dekar başına sağlanan verim artışının üretici gelirine yansımadığı görülüyor'' dedi. Buğday ve mısırın Türkiye'nin birçok yöresinde yetişebildiğini, ancak, pamuğun Çukurova bitkisi olduğuna dikkati çeken Coşkuntuncel, "Üreticiler bugün elde ettikleri gelirden memnun olmasalar da pamuk her zaman değerini bulur. Ülkemizin 1 milyon 400 bin ton pamuk tüketimi, 850 ile 900 bin ton arasında da üretimi olduğu göz önüne alındığında, bu ürünün yetiştiriciliğinin önemi daha da iyi anlaşılır. İhtiyacımız olan yılda 500 bin ton pamuğun, ithalatı yerine ülkemizde üretilmesi ile hem milli gelirin yurtdışına gitmesi önlenir hem de üretici malını daha iyi fiyattan değerlendirilmiş olur' dedi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.