CHP’nin içine küresel şeytan girmiş durumda

2010-2016 yıllarında İstanbul Barosu Başkanlığı yapan Hukukçu Prof. Dr. Ümit Kocasakal, Meltem TV YouTube kanalında yayımlanan Parantez programında, çarpıcı cümlelerle seçim sonuçlarını değerlendirdi. Millet İttifakı'nın ağır seçim yenilgisinden hiçbir ders çıkarmadığını söyleyen Kocasakal, "Türkiye'de bir muhalefetten bahsediliyordu, ancak bana göre bir muhalefet yoktu" ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Kocasakal, şöyle konuştu: "Yani Türkiye'de muhalefetin ne olduğunu iyi anlamak lazım. Hani 'Ben nerede yanlış yaptım' diye bir şarkı var ya, muhalefet için doğru soru artık, 'Biz nerede doğru yaptık' şekline dönüştü. Şimdi bu ağır yenilgiden bile muhalefet büyük bir zafer çıkarmaya çalışıyor. Demek ki hiç ders alınmamış. Bakın bir kere ben muhalefetin aldığı bu yüzde 48 oyun Kemal Kılıçdaroğlu'nun ya da Millet İttifakı'nın oyu olduğunu düşünmüyorum. Bu yüzde 48 oy Erdoğan'ın karşısındaki adayın aldığı oydu. Yani bir kişi veya bir çizgi değil. Çünkü bakın gerçek manada bütüncül, ikna edici bir çizgi, bir program ortaya konmadı ki burada. Bu yüzde 48'in üzerine hiçbir şey eklenememiştir zaten. Bunun üzerine eğer 2-3 puan eklenebilseydi zaten seçim kazanılmış olurdu. Yani dolayısıyla altılı masa denilen bu yapı, başından itibaren zaten altılı masaldı."

Siyaset kimliksizleşti

İttifak sisteminin başından beri bir nifak sistemi olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Ümit Kocasakal, "50+1 adına program kalmadı, çizgi kalmadı, omurga kalmadı, hiçbir şey kalmadı. Siyaset kimliksizleşti, herkes kimliksizleşti kendi olmaktan çıktı ve eti budu olmayan bir takım yapılara da siyaseti esir alma imkânı verildi. Dolayısıyla bu yürümeyecek bir evlilik gibiydi. Çünkü bakın bir şeyin karşıtlığı kendi içinde birlik sağlayamaz. Mesela Hristiyan olmayanlar diyelim. Hristiyan olmayanlar kendi içinde bir birlik oluyor mu? Olmuyor. Çünkü bunun içinde Müslümanı var, Budisti ve Musevisi var. Yani demek istediğim, AKP ve Erdoğan'a karşı olanlar dediğiniz anda, kendi içinde bir birlik oluşturacağını sanmak, saflık olur" şeklinde konuştu.

Muhalefette siyasiler ölü taklidi yaptı

Nazım Hikmet'in 1954 yılında bir konuşmasında söylediği bir sözü hatırlatan Prof. Dr. Ümit Kocasakal, "Nazım Hikmet bir konuşmasında diyor ki; 'Bugünün meselesi kim Türkiye'yi Amerikalılara satmış ve satmaya devam etmektedir. Kim Türkiye'nin milli sanayisi mahvetmiş ve mahvetmeye devam etmektedir. Kim Türkiye köylüsü ve işçisini müstemleke kölesi haline getirmiş ve getirmeye devam etmektedir, işte bunlar mürtecidir. Bunlar Kemalizmi inkâr etmişlerdir ve vatan haindir. Bunların haricinde kalan insanlar dini kanaatleri ne olursa olsun, vicdani kanaatleri ne olursa olsun, hangi siyasi partiye mensup olurlarsa olsunlar vatanını seven insanlardır ve ileri Türk insanlarıdır.' Yani şu partideysen ilericisin, bu partideysen gericisin değil. İşte Nazım Hikmet diyor ki, senin vatanını işgal edenlerle mücadele ediyorsan ilericisin, aksi halde gericisin. Yani böyle bir ortamda zaten başarı gelmesi bence mümkün değildi. Bile bile ladesti. Kötü olan şu ki, gerçekler görüldüğü halde o dönemde konuşması gerekenler konuşmadılar ve ölü taklidi yaptılar."

CHP resmen işgal altında

Tıpkı anayasanın ilk 4 maddesinde olduğu gibi CHP'nin içerisinde değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez kişiler olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ümit Kocasakal, "Cumhuriyet Halk Partisi zihinsel ve fiziksel bir işgal altındadır. Bakın CHP'de bir tane doğru düzgün Atatürkçü bırakmadılar, herkesi ve hepimizi orakla biçer gibi biçip, yerine ne kadar Atatürk düşmanı, Cumhuriyet düşmanı, ikinci cumhuriyetçi, alt kimlikçi, etnikçi ve Kürtçü varsa doldurdular. Yani emin olun bugün gördüğünüz gerçek CHP değildir. CHP'nin içine küresel şeytan girmiştir. İsmi CHP, ancak cismi CHP değildir. Bakın şimdi değişim adı altında kişileri değiştirmeyi, zihniyetin aynı kalmasını dayatıyorlar. CHP'de şu an değişmeyen tek şey hiçbir şeyin değişmeyecek olmasıdır" dedi.