Bayramınız kutlu olsun sevgili okurlarım…
Artık yaşadığımız dünya ne eski dünya, ne de yaşadığımız bu bayramlar, o eski bayramlar.
Dünyada eksilen kaynaklar değil, adalet ve liyakat olgusudur!
Yanıp kavruluyorsa bütün dünya ve özelde cennet ülkem Türkiye'm, bunun tek nedeni güneşin yaz sıcaklığı değil, akılsız ve liyakatsiz adamların inatla ve ısrarla işbaşına getiriliyor olmasıdır.
Ekonomi tüm dünyada olduğu gibi, bizim ülkemizde de en birinci gündem maddesi olmaya devam ediyor.
Gündem olması ve çokça tartışılmasının çözüme en küçük bir katkısı olmadığını hemen belirteyim.
Alfabeyi tersten okuyarak anlamaya çalışmak ne büyük bir ahmaklık!
Ekonomiyi kapitalist anlayışla okumaya ve de anlamaya çalışmak da, aynen bunun gibi bir şey.
"Kaynaklar sınırlı, ihtiyaçlar sınırsız" mış!
Bunu söyleyen Malthus, tezini ortaya attığında dünyada nüfus 990 milyon dolayındaydı.
Bugün nüfus 8 milyar, yani Malthus'un yaşadığı dönemdeki nüfusun 6.5 kat fazlasına yükselmiş bulunuyor.
Tükenen neyi gördük?
Azalan ne var?
Denizler mi kurumuş!
Dağlarda ot, ovalarda tahıl mı yetişmiyor?
Kâinat insanın emrine amade kılınmış olduğu halde ve senin kıt olan aklın bunu kavrayamadı diye, bizim kabahatimiz ne be kuzum.
Bak benim kara cahil, kıt akıllı kardeşim!
Bu aptal Malthus'un tezi, özetle şöyleydi:
Dünya nüfusu…1, 2, 4, 8, 16, 32, 64, 128, 256, 512 gibi, gıda ürünleri ise 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10 gibi bir oranla artarmış.
İşte kapitalizm zurnasının zırt dediği yer de tam burasıdır.
Sen o günkü şartlarda, bir atlı veya deve ile bir ayda gittiğin yere, şimdiki olanaklarla, 30 dakikada gidiliyor.
Senin o günkü olanaklarla, bin kişinin, bir birim zamanda ürettiği ürün diyelim ki, ancak bin kişiye yetiyorsa, şimdiki imkân kabiliyetiyle bir kişinin bir birim zamanda ürettiğini, bin kişi bile tüketemiyor.
Yani gerek üretim fazlalığı ve gerekse üretilene olan talep, nüfus artışının fersah fersah ilerisinde oluyor.
Dolayısıyla, senin 250 yıl önceki bu saçmalığının hiçbir bilimsel ve ilmi tarafı ve de ispatı bulunmuyor.
Ne hazin gerçek ki, halen daha bu çürümüş köhne anlayışların bilim dışı görüşlerine, iktisat fakültelerinde adeta secde ediliyor.
Yazıklar olsun size.
Ey bu fakültelerde okuyan genç kardeşim!
Sakın ola ki, bu çağdışı fikirlerle tertemiz zihinlerinizi kirletmeyin.
Çağlar üstü aydınlık fikirleri referans alın.
Atatürk'ün tarif ettiği genç olun ve muasır medeniyetler seviyesinin üstüne bu yüce milleti taşıyın.
"Kaynaklar sınırsız, ihtiyaçlar sınırlıdır. Sınırsız olan, ihtiraslardır" tarihi tespitini yapan, "Milli Ekonomi Modeli" tezinin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in asla aşılamayacak bu evrensel fikirlerini takip edin.
Siz Türk gençliğinden umutluyuz.
"10 yıl sonra aramızda olmayacak olanların, yarınlarımızı şekillendirmesine müsaade etmeyelim" diyen Hüseyin Baş Bey'le yol alın.
O'nun yolu, Atatürk'ün yoludur.
Yolsuzlarla yol yürünmez.
Cennet ülkemizde artık cehennemi yaşamayalım.
- “Kürt sorunu vardır” diyen ajandır! / 17.04.2025
- Türkiye devleti değil, TÜRK devleti! / 16.04.2025
- İslam düşmanı Muaviye, ABD’ye ilham oldu! / 15.04.2025
- Haydar Baş’ı anmak ve anlamak / 14.04.2025
- Kıbrıs Türk’ün tapulu malıdır / 13.04.2025
- Para yok ki ‘BOYKOT’ olsun! / 10.04.2025
- Boykotu bırak satılanlara bak! / 08.04.2025
- ‘Selçuklu ve Osmanlı’yı tarikatlar batırdı’ / 07.04.2025
- Para yok ki ‘BOYKOT’ olsun! / 06.04.2025