Çarşamba akşamı, Özel Fatma Baş Koleji'nin düzenlediği 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitlerimizi Anma programındaydık. Muhteşem bir gösteri hazırlayan ve bizlere yoğun duygularla savaşın acılarını, çilesini yaşatan, yaşı henüz 14-15 olan askerimizin kahramanlığını anlatan; şehitlerimizi rahmetle anmamıza vesile olan Özel Fatma Baş Koleji'nin değerli öğretmenlerine teşekkürlerimizi sunuyoruz. İştirak eden herkes gibi ben de, programa dahil olan tüm evlatlarımız ile gurur duydum. Çanakkale geçilmez denir, destanlarda, şiirlerde. Kahramanlıklarının yanında, bir eşi daha olmayan, yaşanmayan fedakârlık örneğidir Çanakkale? Biliyor muydunuz, bu savaşın kazanılması uğruna cepheye yollananlar nedeniyle, köylerde 15-45 yaş arası erkek nüfus kalmamıştır. 1915 yılında askerin mühimmat ve silah eksikliğine açlık da eklenmiştir. 43. Alay, 1. Piyade Taburu, 1. Bölük ün yemek listesine bir bakın: Ekmek yok, yemek yok? Çanakkale anıları, at pisliklerinin içinden tek tek arpaların ayıklanarak yendiğini yazar. Çanakkale, şehit olan arkadaşlarının çarıklarını ıslatarak bir kenarda gizlice yiyen askerlerin zaferidir. Analar önce eşlerini, kardeşlerini; sonunda kınalı kuzularını 15'inde cepheye göndermiş, birbiri ardına gelen şehit haberleri ile "vatan sağolsun" deme büyüklüğünü göstermiştir. Elimde, bu savaşın kahramanlarının yer aldığı bir resim var. Üzerlerinde asker kıyafetleri, yaşları 12-14 arası; yüzleri asık hiç birisi gülümsemiyor. Yaşlarının küçüklüğüne rağmen, vatan uğruna savaşan mangal yürekli bu çocuk askerler hiçbir zaman unutulmamalıdır. Atatürk ün ağzından, Çanakkale'de yaşanan halin sırrı şöyle anlatılmıştır: "?ölenleri görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, hiç ufak bir fütur dahi göstermiyor, sarsılmak yok. Okumak bilenler ellerinde Kur'an-ı Kerim, cennete girmeye hazırlanıyor. Bilmeyenler Kelime-i Şahadet çekerek yürüyorlar. Bu Türk askerindeki ruh kuvvetini gören şayan-i hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur." (M.K. Atatürk, Anafartalar hatıraları, sayfa:24) Dün, uğruna çocuklarımızı cepheye sürmekten kaçınmadığımız savaşlar, İngiliz, Fransız, Avustralyalı, Yeni Zelandalı askerlere karşı kazanıldı. Bu tablo bir yanda? Diğer yanda 21 Mart tarihli Yeni Mesaj gazetesinden bir haber: "Suriye'yi kana bulayan isyancılar, savaşı ülkemize taşıdı? Niğde'de 1 polisimiz ve 1 Mehmetçik şehit edildi." Haberde, Niğde Valisi'nin bu vahşeti gerçekleştirenler hakkında sadece "kaçanlar" ifadesini kullandığının altı çizilmiş. Biz, kırmızıçizgilerimizi muhafaza etmek, düşmanı hangi şartlar içinde bulunursak bulunalım dost görmemek zorundayız. Zaman, mekân veya bizim düşman algımız değişse de; düşmanın bize karşı algısı tarih boyunca hiç değişmemiştir. Birilerinin ülkemiz üzerinde başlatmak istediği hain emellere karşı bu hakikati dikkate alarak, harekete bugün de mecburuz.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018