Borç batağındaki Türkiye

30 Mart 2014 mahalli seçimleri yapıldı. AKP ekibi zafer kutlamaları yapıyor! Neyin zaferiyse!Biz Türk milleti olarak sevinmeli miyiz?Ne oldu ki sevinelim?Görevimiz, yapılanları değerlendirmek, geleceği ona göre planlamaktı.Öncelikle 12 yıllık bu iktidara not vermeliydik.Ona göre, yetki verip vermeyeceğimize karar vermeliydik.Ne yaptı, ne yapacak?Zarfa takılmayıp, zarfın içine bakmalı.AKP iktidarı 3 Kasım 2002 de devr aldığında Bankacılık sektörünün toplam kredi hacmi 37 milyar ( eski parayla 37 katrilyon) liraydı.AKP yönetimi 2001 krizinden sonra 3'lü koalisyon zamanında Kemal DERVİŞ zamanında imzalanan 19. stand-by antlaşmasını aynen uygulamaktadır hem de sadakatle ne eksik ne fazla?'Sıkı para' politikası denilen bu 'bu deli gömleği' 12 yıldır milletimize dayatılmaktadır.Her gün milletin borcu artmaktadır.Devletin eli bağlanmıştır. Devlet para basamamış, milletin para ihtiyacını karşılamamıştır.Para darlığına düşen millet bankaların kucağına itilmiştir. AKP iktidara gelene kadar kredi kartımız yoktu. Kredi kartına ihtiyaç duymadan yaşıyorduk. Bankalara böylesine borçlu değildik.İktidarın sıkı para politikası, halkı finans kurumlarına yönlendirdi. Banka kapılarına kredi kartı dağıtan masalar konuldu. Fütursuzca kredi kartları dağıtıldı. Telefonlarımıza kredi mesajları yağdırıldı. Teknik bir şekilde borçlandırıldık.Attığımız imzalar ile her şeyimiz ipotek altına alındı.Tüketici kredisi, konut kredisi, taşıt kredisi, ihtiyaç kredisi, ticari krediler, KOBİ kredileri, sanayici kredileri, tatil kredisi, bayram kredisi, mali kesim, v.s. krediler olmak üzere çok çeşitli krediler almış borçlanmıştır.  Parçalara ayırarak, toplam gözden kaçırılmaya çalışılsa da geldiğimiz noktada durum çok vahimdir.Bankacılık düzenleme denetleme kurumu  verilerine göre, tüketici kredileri tutarı 251 milyar 121 milyon lira oldu. Tüketici kredilerinin 112 milyar 185 milyon lirası konut, 7 milyar 941 milyon lirası taşıt, 87 milyar 137 milyon lirası ihtiyaç, 43 milyar 859 milyon lirası da diğer kredilerden oluştu.Bir haftalık süreçte taksitli ticari kredilerin tutarı, yüzde 0,11 artışla 135 milyar 99 milyon liraya çıktı. Bankaların bireysel kredi kartları alacak tutarı ise 77 milyar 741 milyon lira olarak hesaplandı. Söz konusu tutar, 14 Mart'ta 79 milyar 558 milyon lira düzeyindeydi.Mali kesim hariç sektörün spot kredi toplamı ise bir haftada yüzde 0,07 azalışla 143 milyar 934 milyon lira olarak hesaplandı.Bankaların, 21 Mart itibarıyla taksitli bireysel kredi kartı alacak tutarı, 41 milyar 659 milyon lira, taksitsiz bireysel kredi kartı alacak tutarı da 36 milyar 82 milyon lira oldu.Böylece bankacılık sektörünün toplam kredi hacmi 30 Mart 2014 itibarıyla 1 trilyon 99 milyar 239 milyon lira (Eski para ile 1 kentilyon 99 katrilyon 239 trilyon lira ) olarak gerçekleşti.Toplam kredi hacmi 37 katrilyondan- 1 kentilyon 99 katrilyona çıkmış ise zafer kimin, kutlama kimin? AKP iktidara gelene kadar bankalara böylesine borçlu değildik.Dikkat ediniz; millet, iktidar marifetiyle borç batağına itilmiştir.Ali Babacan'ın borcun sıfırlanmasını değil, 'sürdürülebilir borçlanmayı hedefliyoruz' sözlerinden de anlaşılacağı üzere borçtan kurtulmak hedeflenmiyor. Bilakis borç batağında debelenmeye davam edeceğiz.Finans sektörü sevinsin. Onların soygun düzeni devam edecektir. Milleti borç batağına iten bu iktidara ne not verelim?Hakkı, ret olana yetki vermek mümkün mü?Asla çıkamayacağımız borç batağında çırpınırken neyi kutlayacağız?Milletimizin cebine para koyacak, borç batağından kurtaracak çözümü olanı getirseydik ki onu tanıyorsunuz  ancak o zaman boğulmaktan kurtulur, zafer kutlaması yapardık.