Açılır mı?
Elbette açılır.
İnsan, doğuştan getirdiği tertemiz fıtratını muhafaza ederek türlü nimetlere layık olursa, daha nice kapılar açılır.
İnsan, hem toplumsal yasalara hem de bütün bir kainatta cari olan yasalara titizlikle uyarsa, hem Halık'ın hem de cümle mahlukun hakkını gözetirse, önüne daha nice kapılar açılır.
İnsan, yapıp-ettikleri ile, elini ve dilini hep kötülüğe ve çirkinliğe araç yapmak suretiyle karada ve denizde bozgunculuğa sebep olmazsa eğer, göklerden bereket yağar ve yerden bereket fışkırır.
Gökleri ve yer yüzünü hiç yoktan var eden ve düzenli işlemeleri için kaide ve kurallar koyan Yüce Yaratıcının koyduğu kurallara riayet ederse insan, hem Yaratıcısına, hem bütün bir mahlukata, hem de kendi aralarındaki hukuka harfiyen riayet ederse insanoğlu, elbette başından aşağı bolluk ve bereketlerin yağmasına, ayaklarının altından bolluk ve bereketler fışkırmasına layık ve mazhar olur.
Arzın ve semavatın bereket kapılarının açılması için iki şartın yerine getirilmesi gerekiyor; Yüce Yaratıcıyı tanımak, güvenmek, hem Yaratıcının hem de yarattıklarının güvenine mazhar olmak…
İman ve takva…
Hem Yüce Yaratıcının hem de cümle mahlukatının hukukunu gözetmek, haklarına riayet etmek, daima sorumlu davranmak ve sorumluluğunun farkında olmak…
"Biz hangi ülkeye bir peygamber gönderdiysek, ora halkını peygambere baş kaldırdıklarından ötürü Allah'a yalvarıp yakarsınlar diye mutlaka yoksulluk ve darlıkla sıkmışızdır."
"Sonra kötülüğü değiştirip yerine iyilik getirdik. Nihayet çoğaldılar ve 'Atalarımız da böyle sıkıntı ve sevinç yaşamışlardı' dediler. Biz de onları, kendileri farkına varmadan ansızın yakaladık."
"O peygamberlerin gönderildiği ülkelerin halkı inanıp günahtan sakınsalardı, elbette onların üstüne gökten ve yerden nice bereket kapıları açardık; fakat yalanladılar, biz de ettikleri yüzünden onları yakalayıverdik."
"Yoksa o ülkelerin halkı, geceleyin uyurlarken kendilerine azabımızın gelmeyeceğinden emin miydiler?"
"Ya da o ülke halkı, kuşluk vakti eğlenirlerken kendilerine azabımızın gelmeyeceğinden emin mi oldular?"
"Allah'ın azabından emin mi oldular? Fakat ziyana uğrayan topluluktan başkası, Allah'ın böyle mühlet vermesinden emin olamaz."(A'raf suresi, 94-99)
Aziz Karaca / diğer yazıları
- Hangi hakla ve ne yüzle? / 14.01.2025
- Bin yalanın ardından… / 13.01.2025
- Gözleri yaş dolu yaşlı insanlar / 12.01.2025
- OĞUL / 11.01.2025
- Aile yılı mı dediniz? Eyvahlar olsun! / 10.01.2025
- Farklı bir ses farklı bir soluk / 08.01.2025
- Sebep ne ki, kimine bin kimine de bir verile? / 07.01.2025
- Hayret! Bunca minareye kılıf mı yetişir? / 06.01.2025
- 2025 geldi hoş geldi / 02.01.2025
- Cümle yolsuzluğu yol eylemişler / 01.01.2025
- Bin yalanın ardından… / 13.01.2025
- Gözleri yaş dolu yaşlı insanlar / 12.01.2025
- OĞUL / 11.01.2025
- Aile yılı mı dediniz? Eyvahlar olsun! / 10.01.2025
- Farklı bir ses farklı bir soluk / 08.01.2025
- Sebep ne ki, kimine bin kimine de bir verile? / 07.01.2025
- Hayret! Bunca minareye kılıf mı yetişir? / 06.01.2025
- 2025 geldi hoş geldi / 02.01.2025
- Cümle yolsuzluğu yol eylemişler / 01.01.2025