Türkiye'yi ziyaret eden Irak Geçiçi Hükümeti'nin atanmış Devlet Başkanı Gazi El Yaver, Türk yöneticilerine ılımlı ve anlamlı (!) mesajlar verdi.
Verilen ılımlı ve anlamlı mesajlar kadar beklentiler de dile getirildi.
Ankara Yönetimi, bölgedeki Türkmenler'in hukuki ve siyasi rolüne ve bu rolün ne olması gerektiğine dikkat çekti. Dikkat çekilen konulardan biri de PKK Kongra-Gel'in bu ülkedeki faaliyetleri oldu.
Irak Devlet Başkanı Gazi El Yaver, misafir geldiği Ankara'yı tatmin etmek için ister istemez "Gerekenleri yaparız" demek zorunda kaldı.
Aksini söylemek ve beklemek de imkan dahilinde değildi.
Yaver, "Hallederiz"derken Türkiye'nin Türkmenler'e bakış açısını dolaylı yollardan eleştirdi.
" Beklentiler oluşturulurken o ülkedeki sorunlar ihmal edilmeden ve içişlerine müdahalede bulunulmadan davranmak esas "diyen Irak Devlet Başkanı Yaver, Türkiye'ye ince bir dokundurmada da bulunmuş oldu.
Yaver, Amerikan korumaları eşliğinde yaptığı Ankara ziyaretinde, çelik yelek giydiğini ve bunu giymenin acı bir gerçek olduğunu da söyledi.
Irak'ta durumun her geçen gün daha da kötüye gittiğini ve zamanla siyasal sistemin oturabileceğini kaydeden Yaver, Türkiye ile iki komşu ülke olarak hareket etmenin önemine de işaret etti.
Ziyarette Dışışleri düzeyinde Kürt siyasi temsilcileri yanında bulunduran Yaver, Türkiye'ye karşı terör örgütü PKK Kongra-Gel ile ilgili destek mesajı verse de; bölgedeki Kürtler'i ürkütmemenin önceliğini de ihmal etmedi.
Yaver Kürtler'i Irak'ta vazgeçilmez bir unsur olarak gördüğünü söyledi.
Yaver'in açıklamaları aslında muğlak ifadelerden öte anlam taşımıyor.
Ankara aynı beklenti ve uyarıları Amerikan Yönetimine karşı da yapıyor ama onlar bunu sadece dinliyor, "gereken tedbirler alınır" diyerek olayı geçiştiriliyor.
Irak ve ABD yönetimleri bu zamana kadar Türkiye ile bir olup teröre karşı ortak hareket etmiş olsalardı; ne bölge bugünkünden daha karışık hal alır, ne de karşılıklı çıkar ilişkisi yaşanırdı.
Türkiye'ye anlamlı bir ziyaret yapan Irak Devlet Başkanı Yaver'in mi, yoksa Türkiye'nin mi bu süreçten sonra faal politikalar izleyeceğini birlikte göreceğiz.
Amerikan terörizmi ile bölücü örgüt terörizmi arasında sıkışıp kalan Irak ve Türkiye'nin eskisinden daha fazla komşuluk ilişkilerini geliştirmeleri gerekmekte.
Başucumuzdaki bir Amerika, hem Irak hem Türkiye için asıl sorun olarak kalmaya devam edecek.
Cumhurbaşkanı Necdet Sezer'e de Başbakan Erdoğan'a da Irak Devlet Başkanı Yaver'e de bundan sonra büyük görevler düşüyor.
Artık Türkiye de Irak da ABD'nin yaverliğini yapmamalı.
Verilen ılımlı ve anlamlı mesajlar kadar beklentiler de dile getirildi.
Ankara Yönetimi, bölgedeki Türkmenler'in hukuki ve siyasi rolüne ve bu rolün ne olması gerektiğine dikkat çekti. Dikkat çekilen konulardan biri de PKK Kongra-Gel'in bu ülkedeki faaliyetleri oldu.
Irak Devlet Başkanı Gazi El Yaver, misafir geldiği Ankara'yı tatmin etmek için ister istemez "Gerekenleri yaparız" demek zorunda kaldı.
Aksini söylemek ve beklemek de imkan dahilinde değildi.
Yaver, "Hallederiz"derken Türkiye'nin Türkmenler'e bakış açısını dolaylı yollardan eleştirdi.
" Beklentiler oluşturulurken o ülkedeki sorunlar ihmal edilmeden ve içişlerine müdahalede bulunulmadan davranmak esas "diyen Irak Devlet Başkanı Yaver, Türkiye'ye ince bir dokundurmada da bulunmuş oldu.
Yaver, Amerikan korumaları eşliğinde yaptığı Ankara ziyaretinde, çelik yelek giydiğini ve bunu giymenin acı bir gerçek olduğunu da söyledi.
Irak'ta durumun her geçen gün daha da kötüye gittiğini ve zamanla siyasal sistemin oturabileceğini kaydeden Yaver, Türkiye ile iki komşu ülke olarak hareket etmenin önemine de işaret etti.
Ziyarette Dışışleri düzeyinde Kürt siyasi temsilcileri yanında bulunduran Yaver, Türkiye'ye karşı terör örgütü PKK Kongra-Gel ile ilgili destek mesajı verse de; bölgedeki Kürtler'i ürkütmemenin önceliğini de ihmal etmedi.
Yaver Kürtler'i Irak'ta vazgeçilmez bir unsur olarak gördüğünü söyledi.
Yaver'in açıklamaları aslında muğlak ifadelerden öte anlam taşımıyor.
Ankara aynı beklenti ve uyarıları Amerikan Yönetimine karşı da yapıyor ama onlar bunu sadece dinliyor, "gereken tedbirler alınır" diyerek olayı geçiştiriliyor.
Irak ve ABD yönetimleri bu zamana kadar Türkiye ile bir olup teröre karşı ortak hareket etmiş olsalardı; ne bölge bugünkünden daha karışık hal alır, ne de karşılıklı çıkar ilişkisi yaşanırdı.
Türkiye'ye anlamlı bir ziyaret yapan Irak Devlet Başkanı Yaver'in mi, yoksa Türkiye'nin mi bu süreçten sonra faal politikalar izleyeceğini birlikte göreceğiz.
Amerikan terörizmi ile bölücü örgüt terörizmi arasında sıkışıp kalan Irak ve Türkiye'nin eskisinden daha fazla komşuluk ilişkilerini geliştirmeleri gerekmekte.
Başucumuzdaki bir Amerika, hem Irak hem Türkiye için asıl sorun olarak kalmaya devam edecek.
Cumhurbaşkanı Necdet Sezer'e de Başbakan Erdoğan'a da Irak Devlet Başkanı Yaver'e de bundan sonra büyük görevler düşüyor.
Artık Türkiye de Irak da ABD'nin yaverliğini yapmamalı.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Cevat Kışlalı / diğer yazıları
- Suikastın geri planı / 09.05.2006
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005
- Sessizliğin sesi / 28.03.2006
- 8 Mart Dünya Kadınlar Günü / 08.03.2006
- Hangi ittifak, hangi kadın? / 26.01.2006
- Varoluş mücadelesi / 24.01.2006
- Bu M.E.M'leket bizim / 01.12.2005
- Çözüm mü dediniz? / 27.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 04.11.2005
- Bağımsız Türkiye / 21.10.2005
- Felaket kapıda / 19.10.2005