AB'den parmak izi davası

 Avrupa, Suriye'deki çatışmalar ile ABD işgalinin ardından güvenliğin bir türlü sağlanamadığı Afganistan ve Irak'tan kaçan yüz binlerce sığınmacı nedeniyle 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana yaşanan en büyük göç dalgasıyla karşı karşıya. Ancak yaşanan sığınmacı akını bir dizi güvenlik endişesini de beraberinde getirdi. Yunanistan, İtalya ve Hırvatistan'a giriş yapan yüz binlerce sığınmacının yarısından fazlasına, kayıt altına alınmadan diğer AB ülkelerine geçiş izni verildiğini belirleyen Avrupa Komisyonu, üç ülkeye ihbar mektubu gönderdi. Bunun yasal sürecin ilk adımı olduğunu ifade edilirken, Komisyon'un üç ülkeyi iki ay önce de uyardığı, ancak bu endişelerin 'yeterli şekilde iletilemediği' belirtiliyor. Avrupa Komisyonu'nun verilerine göre, 20 Temmuz ile 30 Kasım tarihleri arasında Yunanistan'a yaklaşık 500 bin sığınmacı giriş yaptı, ancak sığınmacılardan sadece 121 bininin kayıt altına alındığı belirtiliyor. Oysa ki Dublin Anlaşması'na göre, göçmenlerin giriş yaptıkları ilk AB ülkesinde dijital parmak izi vermeleri ve kayıt altına alınmaları gerekiyor. Fransa'nın başkenti Paris'te 13 Kasım'da düzenlenen saldırıların arkasındaki isimlerden ikisinin ellerindeki Suriye pasaportları ile Yunanistan üzerinden Avrupa ülkelerine geçiş yaptığı belirlenmiş, bu da AB içinde tartışmalara neden olmuştu.