Köyden kente göçün ardındaki gerçekler
Son on yılda Türkiye’nin kırsal bölgelerinden büyük şehirlere göç oranında dikkat çekici bir artış yaşandı
16.05.2024 11:02:00
Hasan Parlak
Son on yılda Türkiye'nin kırsal bölgelerinden büyük şehirlere göç oranında dikkat çekici bir artış yaşandı. Bu göç dalgasının arkasında yatan sebepler ve şehirler üzerindeki etkileri, toplum ve ekonomi üzerinde kalıcı izler bırakıyor.
İnsanlar neden göç ediyor?
Kırsal alanlardaki iş imkanlarının kısıtlı olması, insanları daha iyi yaşam standartları ve iş olanakları arayışı içinde kentlere yönlendiriyor.
Kaliteli eğitim ve sağlık hizmetlerine erişim, özellikle genç nüfus için kentleri cazip kılıyor.
Tarım sektöründeki belirsizlik ve gelirdeki dalgalanmalar, köylüleri daha istikrarlı gelir vaat eden şehirlere taşınmaya itiyor.
Köyden kente göçün etkileri
Nüfus Yoğunluğu: Göç, şehirlerdeki nüfus yoğunluğunu artırarak, konut, ulaşım ve altyapı üzerinde baskı yaratıyor.
Sosyal Uyum: Göçmenlerin sosyal entegrasyonu, hem göç edenler hem de yerel halk için bir meydan okuma oluşturuyor.
Ekonomik Dönüşüm: Kırsal göç, şehir ekonomilerini dönüştürüyor ve yeni iş sektörlerinin gelişimine zemin hazırlıyor.
Bu göç trendinin, Türkiye'nin sosyo-ekonomik yapısını şekillendirmede önemli bir rol oynayacağı öngörülüyor.
Uzmanlar, kırsal kalkınma ve şehir planlaması politikalarının, göçün olumlu ve olumsuz etkilerini dengelemek için kritik öneme sahip olduğunu vurguluyorlar.
Putin ve Xi Pekin'de bir araya geldi
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Çin'in başkenti Pekin'de Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile bir araya geldi
16.05.2024 10:54:00
İhlas Haber Ajansı
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Çin'in başkenti Pekin'de Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile bir araya geldi. Putin, iki ülkenin uluslararası hukuka dayalı demokratik bir dünya düzenini savunduğunu söyledi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, yeniden devlet başkanı seçilmesinin ardından ilk yurtdışı ziyaretini Çin'e gerçekleştiriyor. Vladimir Putin için Pekin'de resmi karşılama töreni düzenlendi. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping tarafından karşılanan Putin, törenin ardından Xi ile başkanlık konutuna geçti.
Heyetlerin de yer aldığı kısa bir görüşmenin ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Çin Devlet Başkanı Xi Jinping baş başa görüşmeye geçti. İki ülke arasındaki ticari ilişkilere değinen Putin, 'Moskova ve Pekin'in gerçekten sağlam bir pratik işbirliği geçmişi var. 2023 yılında ikili ticaret neredeyse dörtte bir oranında artarak 227 milyar dolar gibi iyi rakama ulaştı. Çin, ticari ve ekonomik alanda ana ortağımızdır. Geçen yılın verilerine göre Rusya, Çin'in ticaret ortağı olan ülkeler listesinde dördüncü sırada yer aldı. Mart 2023'teki Moskova ziyaretinizin ardından Rusya-Çin ekonomik işbirliğinin kilit alanlarının 2030'a kadar geliştirilmesine yönelik bir planın onaylanması bunda doğrudan rol oynadı. Önceliklerimiz arasında enerji, sanayi, tarım, ileri teknoloji, inovasyon, altyapı, inşaat ve ulaştırma alanlarında işbirlikleri yer alıyor' dedi.
'Demokratik düzeni savunuyoruz'
Çin ile dünya siyasetinde aynı yaklaşım içinde olduklarını söyleyen Putin, 'Rusya ile Çin arasındaki ilişkilerin fırsatçılığa ve kimseye karşı olmaması büyük önem taşıyor. Bugün dünya meselelerindeki iş birliğimiz, uluslararası alanda istikrarı sağlayan temel faktörlerden biridir. Birlikte adalet ilkelerini ve çok kutuplu gerçekleri yansıtan, uluslararası hukuka dayalı demokratik bir dünya düzenini savunuyoruz. Rusya ve Çin, BM, BRICS, ŞİÖ ve G20'de başarılı bir şekilde iş birliğini sürdürüyor. Avrasya Topluluğu'nun potansiyellerini ve 'Tek Kuşak, Tek Yol' girişimini birleştirmek için Avrasya alanındaki entegrasyon süreçlerini daha da uyumlu hale getirmeye kararlıyız' ifadelerini kullandı.
İki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin 75. yıldönümü olduğuna dikkat çeken Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ise 'Yeni dönemde her zaman olduğu gibi Rusya ile iyi komşuluk, güven ilişkilerini, iki halk arasındaki yakınlığı arttırmayı, çok ulusluluğu ve kalkınma için ortak çaba göstermeyi amaçlıyoruz' dedi. Xi Jinping ayrıca Rusya ile birlikte eşitlik ve adaleti sağlamak için ortak çaba gösterdiklerini de vurguladı. Bugünkü Çin-Rusya ilişkilerinin zor kazanıldığını belirten Xi, 'İki tarafın da buna değer vermesi ve geliştirmesi gerekiyor' ifadesini kullandı.MİT'te sınır ötesinde nokta operasyon: Üs bölgesine saldırı hazırlığındaki 2 terörist öldürüldü
Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), üs bölgelerine saldırı hazırlığındaki PKK/KCK'lı teröristler Ahmet Bayar ile Ahmed İbrahim El Ahmed'i, Irak'ın Hakurk bölgesindeki operasyonla etkisiz hale getirdi.
16.05.2024 08:46:00 / Güncelleme: 16.05.2024 08:51:45
İhlas Haber Ajansı
PKK/KCK mensupları Tufan Koçer kod Ahmet Bayar ile Mervan Zerevan kod Ahmed İbrahim El Ahmed, MİT'in Irak/Hakurk'ta gerçekleştirdiği nokta operasyonla etkisiz hale getirildi.
TSK Üs Bölgelerine düzenlenecek eylem engellendi
Tufan Koçer kod Ahmet Bayar ile Mervan Zerevan kod Ahmed İbrahim El Ahmed'in, Hakurk'taki Türk Silahlı Kuvvetleri üs bölgesine sızmaları için talimat aldıkları MİT tarafından tespit edildi. Bunun üzerine teröristlere yönelik araştırmalar derinleştirildi.
2012 yılında PKK'ya katılan Tufan Koçer kod Ahmet Bayar'ın geçmişte Suriye'de faaliyet gösterdiği ve üst düzey örgüt mensuplarının korumalığını yaptığını öğrenildi. Suriyeli Mervan Zerevan kod Ahmed İbrahim El Ahmed'in de 2014'te Kandil'de suikast eğitimi aldığı belirlendi.
MİT, saha ajanlarını özel olarak görevlendirdi. Eylem hazırlığındaki teröristleri adım adım izlemeye başladı. Örgüt yöneticilerinin eylem talimatından yirmi dört saat sonra eylem hazırlığındaki Tufan Koçer kod Ahmet Bayar ve Mervan Zerevan kod Ahmed İbrahim El Ahmed etkisiz hale getirildi.
Tufan Koçer kod Ahmet Bayar ve Mervan Zerevan kod Ahmed İbrahim El Ahmed kimdir?
Tufan Koçer kod Ahmet Bayar, örgütün kırsal kadrolarına 2012 yılında katıldı. Uzun süre Suriye'de faaliyet gösteren Ahmet Bayar, bu bölgede sözde sorumlu seviyeye yükseldikten sonra Avaşin bölgesine geçti. Dönem içerisinde Türkiye'ye karşı eylemsel faaliyetlerde yer aldı. 2018 yılından sonra Hakurk bölgesine geçiş yaptı.
Mervan Zerevan kod Ahmed İbrahim El Ahmed, örgütün kırsal kadrolarına 2014 yılında Suriye/Halep'ten katıldı. Katılım yapması akabinde Kandil'de birçok eğitime tabi tutulan terörist saldırı-sabotaj-suikast üzerine uzmanlaşma eğitimleri aldı. Son olarak 2017'de Hakurk bölgesine geçti.
Erdoğan en çok oyu alanı değil, AYM kararına uymayanı Yargıtay Başsavcısı seçti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı görevine Muhsin Şentürk’ü seçti. Şentürk, Anayasa Mahkemesi'nin milletvekilliği düşürülen Can Atalay hakkındaki hak ihlali kararına uymayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Başkanı olarak görev yapıyordu.
16.05.2024 06:48:00
Haber Merkezi
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına, Yargıtay Daire Başkanı Muhsin Şentürk'ün seçilmesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı kararı Resmi Gazete'de yayımlandı.
Kararda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasanın 154'üncü ve 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 30 ve 32. maddeleri gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunca gösterilen adaylar arasından Şentürk'ü seçtiği kaydedildi.
Yargıtay Başkanlığı için uzun süre aday olan Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk, adaylıktan çekilmiş ve Başsavcılık için aday olacağını duyurmuştu. Şentürk'ün başkanlık seçimlerinde halen başkan olan adaylardan Mehmet Akarca'yı destekleyeceği, buna karşılık kendisinin de Başsavcı olarak seçileceği ileri sürülmüştü ancak Yargıtay Başkanlığı'na 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez seçilmişti.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin'in 4 Haziran 2024'te 4 yıllık görev süresinin dolması nedeniyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı adaylarının belirlenmesi için Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nda seçim yapılmıştı.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı için en çok oyu alan beş adayın ismi sıralı liste halinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sunuldu.
Buna göre, 5.Ceza Dairesi Başkanı Yaşar Şimşek 86 oy ile en çok oy alan isim olurken onu sırayla 77 oy ile 3.Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk, 56 oy ile 3. Ceza Daire Başkanvekili Hakan Yüksel, 33 oy ile 7. Hukuk Dairesi Üyesi Mustafa Erol, 31 oy ile 2.Ceza Dairesi Başkanı Yusuf Kuzu yer almıştı.
İkinci sırada yer alan Muhsin Şentürk, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na seçildi.