Hemen hemen hepimiz onun şiirlerinden bir dörtlüğü mutlaka biliriz. Türk milletinin yetiştirdiği en büyük tasavvuf erenlerinden biri olan Yunus Emre anısına Eskişehir'de her yıl Mayıs ayının ilk Pazartesi günü ile başlayan hafta "Uluslararası Eskişehir Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası" olarak kutlanmakta. Kabri Eskişehir'in kendi adını taşıyan Yunus Emre beldesindedir. 2-6 Mayıs 2012 tarihleri arasında beş gün olarak kutlanacak hafta içerisinde gösteriler, sergiler, konserler, şiir günleri, yarışmalar ve diğer tanıtım faaliyetleri bulunuyor. Bu anlamda Eskişehir'de uzun süredir yoğun çalışmalar yapılıyor. Resmi kurumlar, sivil toplum örgütleri bu geniş organizasyonun içerisine bizzat sayın valimiz tarafından davet edildi ve aktif olarak katılmaları istendi. Bu çalışmalar içerisinde ilgimi çeken bir yarışma var ki bunu sizlerle paylaşmak istedim. Yunus Emre'nin yazmış olduğu şiirleri ve ilahileri topluma sevdirmek amacıyla "İlahi okuma yarışması" düzenleniyor. Ama bu yarışma o bildiğimiz sanatçılar arasında yapılmıyor. Yarışma mahalle muhtarları ile koordineli biçimde mahalleler arasında düzenleniyor. Her mahalle kendi içerisinden beş kişilik bir ekiple katılıyor. Ekipte uzman kişi yok. Tamamen amatör bir şekilde yapılıyor. Geçtiğimiz hafta final öncesi elemeler yapıldı. 4 Mayısta ise en başarılı mahalle seçilmiş olacak. Yapılacak faaliyetler bunlarla sınırlı değil elbette. Tanıtım uluslar arası ölçekte olunca dünyayı Yunus Emre'yle tanıştırmak için ayrıca ödüllü roman ve tiyatro oyunu yarışmaları düzenleniyor. Eserleri ve şiirleri bütün dünya dillerine çevrilmesi için çalışmalar başlatıldı. Bitmedi… İlköğretim ve ortaöğretim okulları arasında "Sözü Güzel Söyleyelim" adlı yarışma düzenleniyor. Özellikle Yunus Emre'nin, "Söz ola kese savaşı/Söz ola kestire başı/Söz ola ağulu aşı/ Yağ ile bal ede bir söz" dizelerini ana tema yapacak bu yarışma ile öğrenciler, Yunus Emre'nin yaşama bakış açısını daha iyi özümseyecekleri düşünülmektedir. Yunus'un yaşamında dönüm noktası üstadı, hocası, manevi hamurkarı Taptuk Emre'yle tanışması hadisesiyle yazıyı bitirelim sevgili okurlar… "Yunus, köyünde çiftçilikle uğraşan fakir bir köylüydü. Bir yıl kıtlık oldu.Yunus'un fakirliği büsbütün arttı.Nihayet birçok keramet ve inayetlerini duyduğu Hacı Bektaş'a gelip yardım etmeyi düşündü.Sığırının üstüne bir miktar alıç (yabani elma) koyup dergaha gitti. Pirin ayağına yüz sürerken hediyesini verdi; bir miktar buğday istedi. Hacı Bektaş ona lütufla muamele ederek, bir kaç gün dergahta misafir etti. Yunus geri dönmek için acele ediyordu. Dervişler Pir'e Yunus'un acelesini anlattılar. O da: "Buğday mı ister, yoksa erenler himmeti mi?" diye haber gönderdi. O buğday istedi. Bunu duyan Hacı Bektaş tekrar haber gönderdi: "İsterse o alıcın her tanesince nefes edeyim!" dedi. Yunus buğdayda ısrar ediyordu. Hacı Bektaş üçüncü defa haber gönderdi: "İsterse her çekirdek sayısınca himmet edeyim" dedi. Yunus yine buğdayda ısrar edince; emretti, buğdayı verdiler. Yunus dergâhtan uzaklaştı. Yolda yaptığı kusurun büyüklüğünü anladı. Pişman oldu. Geri dönerek kusurunu itiraf etti. O vakit Hacı Bektaş, onun kilidi Taptuk Emre'ye verildiğini,isterse ona gitmesini söyledi. Yunus bu cevabı alır almaz hemen Taptuk dergahına koşarak kendisini Yunus yapacak manevi eğitimine başlar…" Manevi yolculuğun sonunda şöyle der: "Taptuğun tapusunda/Kul oldum kapısında/Yunus miskin çiğ idim/Piştim elhamdülillah." Modern çağın Yunusları olmak dileği ile…
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Hüseyin Turhan / diğer yazıları
- Neden dedeler parklarda oturur bilir misiniz? / 02.04.2024
- Bir anketin düşündürdükleri / 26.03.2024
- Ramazanın getirdiği bir demet güzellikler / 12.03.2024
- 106. yıl sonra Eskişehir’de… / 27.02.2024
- Emekliler kervanının yeni üyesi / 20.02.2024
- Perşembe akşamı izlenimlerim! / 13.02.2024
- Yerel seçimler üzerine / 07.02.2024
- Bu bizim insanlık namına görevimiz! / 30.01.2024
- Bir nefes sıhhat / 23.01.2024
- Üç cilt çıkan kitaplarımın öyküsü / 16.01.2024
- Bir anketin düşündürdükleri / 26.03.2024
- Ramazanın getirdiği bir demet güzellikler / 12.03.2024
- 106. yıl sonra Eskişehir’de… / 27.02.2024
- Emekliler kervanının yeni üyesi / 20.02.2024
- Perşembe akşamı izlenimlerim! / 13.02.2024
- Yerel seçimler üzerine / 07.02.2024
- Bu bizim insanlık namına görevimiz! / 30.01.2024
- Bir nefes sıhhat / 23.01.2024
- Üç cilt çıkan kitaplarımın öyküsü / 16.01.2024