Fenerbahçe'de bir Rüştü çıkmazıdır gidiyor. Barcelona, forma şansı vermediği tecrübeli kaleciye ödemek zorunda olduğu yüklü miktardaki paradan kurtulmak, Fenerbahçe bu kadar para vermemek, Rüştü ise futbol hayatının son döneminde yakaladığı böylesine astronomik bir rakamı cebine indirmek istiyor.Fenerbahçe'de Rüştü'nün kalmasını en çok isteyen kişi teknik direktör Daum. Alman hoca özellikle Şampiyonlar Ligi'nde kaleyi tecrübeli bir isme teslim etmek istiyor. Bu konuda ne Volkan'a ne de başka bir yerli kaleciye güveniyor. Rüştü gibi bir kaleciyi elde tutma şansı varken de yabancı hakkını kalede kullanmak istemiyor. Alman hocanın artık futbolu bırakma noktasına gelmiş Rüştü'nün üzerinde bu kadar ısrarcı olması günü kurtarma ve sorumluluk almama adına aldığı bir karardır. Yani Daum'un "Geleceğin Fenerbahçe'si" gibi bir derdi hiçbir zaman olmamıştır. O, muhtemel bir başarısızlıkta sorumluluğu başkalarına yıkmayı çok iyi bilir. Bu bazen yöneticiler, bazen de futbolcular (özellikle yıldızlar) olur. Şampiyonlar Ligi'nde ve UEFA Kupası'ndaki başarısızlıkların ardından "Bu kadro Avrupa'da zaten başarılı olamazdı" diyen ve hatta önümüzdeki sezon için de benzer açıklamaları yapan kişi Daum değil mi?Bu arada siz bakmayın Fenerbahçe yönetiminin "Avrupa'da başarıyı çok istiyoruz. Artık lig bizi tatmin etmez" sözlerine. Üst üste üçüncü, hatta dördüncü ve beşinci şampiyonluk kazanılarak tarihe geçmek şu an yönetimin öncelikli planı. Bu arada Avrupa'da başarı gelirse ne ala. Daum'un tek kalma nedeni de budur. Yeniden Rüştü transferine dönersek! Fenerbahçe yönetimi gerçekten istese Rüştü sorununu bir değil 100 kere çözerdi. Tecrübeli kalecinin yaşı ve zaman zaman yaptığı büyük hatalar yöneticileri pazarlık masasında geri adım atmama yönüne itti bugüne kadar. Ama ne var ki çok güvendikleri (!) Daum 'Rüştü'yü isterim' diye tutturdu bir kere. Volkan'a güvenmeyenler Rüştü'nün nasıl Rüştü olduğuna bakmalılar bir kere. Genç bir yeteneğin kaderi şansa kalmamalı. Sezon ortasında Engin'in bacağı kırılmasa Rüştü belki de kaybolup gidecekti bir çok genç yetenek gibi. Daum'un sadece kendini düşündüğünü, yönetimin ise masaya yumruğunu vuramadığını söyledik. Peki Rüştü'ye ne demeli. Yapılan görüşmelerde gerek Barcelona gerekse Fenerbahçe önemli adımlar atarak ortak bir nokta bulmaya çalıştılar. Adım atmayan tek kişi vardı o da Rüştü. İlla tutturdu "Ben anlamam. Anlaşırlarsa anlaşsınlar, anlaşamazlarsa Barcelona'ya gider kenarda oturur paramı yine alırım" diye. Acaba tecrübeli kaleci kendisini oynatmayan İspanyol kulübünden mi intikam alıyor, yoksa dayak olayından sonra bir türlü eskisi gibi ısınamadığı Fenerbahçe'den mi? Dünya Kupası finallerine gitme hayali kuran milli takımımızın kritik eleme maçlarına Barcelona yedek kulübesinden gelip elini kolunu sallaya sallaya kaleye geçeceğini mi düşünüyor, milli takımı hiç mi düşünmüyor? Hepsini anladık da! Rüştü gibi biri futbolu yedek kulübelerinde çürüyerek bırakmayı içine nasıl sindirir onu anlayamadık. Kariyerini de düşünmez mi bu adam?
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yenal Arman / diğer yazıları
- Ulusoy'u es geçmek! / 27.03.2007
- Tek kelimeyle 'harikasınız' / 25.03.2007
- Al birini vur ötekine !.. / 02.05.2006
- Terim futboldan anlamıyor! / 20.11.2005
- Terim futboldan anlamıyor! / 19.11.2005
- Sahayı dar etmeliyiz / 16.11.2005
- Görünen köy kılavuz istemez / 04.08.2005
- Yedek kulübesinde çürümek isteyen milli bir kaleci !.. / 18.07.2005
- Derin Futbol! / 05.07.2005
- Galatasaray'dan neden kaçıyorlar! / 04.07.2005
- Tek kelimeyle 'harikasınız' / 25.03.2007
- Al birini vur ötekine !.. / 02.05.2006
- Terim futboldan anlamıyor! / 20.11.2005
- Terim futboldan anlamıyor! / 19.11.2005
- Sahayı dar etmeliyiz / 16.11.2005
- Görünen köy kılavuz istemez / 04.08.2005
- Yedek kulübesinde çürümek isteyen milli bir kaleci !.. / 18.07.2005
- Derin Futbol! / 05.07.2005
- Galatasaray'dan neden kaçıyorlar! / 04.07.2005