Yalanlarla Müslümanlar kandırılıyor
Bağcılar'da düzenlenen panelde konuşan ilahiyatçı Yavuz Ekim, "Şii ve Sünni dünyası karşı karşıya getirilip savaştırılmak istenmektedir. Yalan üzerine kurulu hadisler ile Ehl-i Beyt anlayışı sapık ve bâtıl olarak tanıtılmıştır" dedi
11.02.2015 00:00:00
YENİ MESAJ / İSTANBULYeni Mesaj'ın tüm Türkiye'de organize ettiği "İslam Dünyasını Kuşatan Fitneler ve Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt" panelinin son duraklarından biri de İstanbul Bağcılar'dı. İlgiyle izlenen panele konuşmacı olarak, araştırmacı yazar Hakan Akkuş, ilahiyatçı yazar Yavuz Ekim ve araştırmacı yazar Hasan Hüseyin Savukduran katıldı.Hakan Akkuş yaptığı konuşmasında, "Dünya üzerinde ne zaman ki Ehl-i Beyt'e sahip çıkılmış o toplum büyük başarılar kazanmış, ne zamanki Ehl-i Beyt'e sırt dönülmüş Allah o toplumların belasını vermiş" dedi.Bu manada Prof. Dr. Haydar Baş Bey'e şükranlarımı sunuyorum. Şu anda bu saat itibariyle Türkiye'nin 300 yerinde Ehl-i Beyt sempozyumları yapılıyor. Her biri 4 er konuşmacıdan toplam bin 200 kişi Ehl-i Beyt'i anlatıyor. Söyler misiniz bana kim aynı gün içerisinde bu kadar paneli organize edip konuşma yaptırabilir. İşte bu Prof. Dr. Haydar Baş'ın Ehl-i Beyt'ten aldığı güçtür. Ehl-i Beyt'i bütün halkımıza duyurma azmidir. Ali Bendendir, Ben de Ali'denimİlahiyatçı yazar Yavuz Ekim ise Hz. Peygamber'in, "Ehl-i Beyt'im Nuh'un gemisi gibidir, bu gemiye binen kurtulur, binmeyen boğulur" hadisi şerifi ile başladığı konuşmasında Şia'nın; Hz. Ali'nin ve Ehl-i Beyt'in taraftarları anlamına geldiğini belirtti.Ekim, şöyle konuştu: "Esasen Ali'nin Şiaları sözü Peygamberimizin ifadesidir. Ve Selman-ı Farisi, Eyyub el-Ensari, Ammar bin Yasir, Ebuzer Gıffari, Mikdad bin Esfed gibi Resulullah Efendimizin gözde sahabeleri de Hz. Ali'nin Şiaları arasındadır. Şii-Sünni dünyası karşı karşıya getirilip savaştırılmak istenmektedir. Yalan üzerine kurulu hadisler ile Ehl-i Beyt anlayışı sapık ve bâtıl olarak tanıtılmıştır. Yine başka hadiste; "Şüphe yok ki, Ali Bendendir, Ben de Ali'denim; Ali, Benden sonra bütün mü'minlerin velisidir" denmektedir. Hz. Peygamber, Veda Haccı dönüşünde gelen; "Ey Peygamber! Rabbinden Sana indirileni tebliğ et. Eğer bunu yapmazsan, O'nun verdiği peygamberlik görevini yerine getirmemiş olursun. Allah, Seni insanlardan korur. Şüphesiz Allah, kâfirler topluluğunu hidayete erdirmeyecektir" ayeti (Maide Suresi 67) üzerine ümmetini Medine yakınlarındaki Gadir-i Hum'da toplayarak İmam Ali'nin hilafetini ve kıyamete değin velayetini ilan buyurmuştur. Hz. Peygamber (s.a.v.) bu hutbenin yedi yerinde Hz. Ali'yi (a.s.) kendinden sonra "vasi ve halife" tayin ettiğini açıklamıştır. Gadr-i Hum Hutbesi 220 Sünni eserde yer almaktadır. Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın Tevhidin Merkezi Ehl-i Beyt adlı çalışmasında bu Sünni kaynaklar tek tek aktarılmaktadır."MEM'in sahibi Müslüman bir TürkSon konuşmacı, araştırmacı yazar Hasan Hüseyin Savukduran da, Milli Ekonomi Modeli (MEM)'nin sahibinin Müslüman Türk olan Prof. Dr. Haydar Baş olduğunu, oysa diğer ekonomilerin birçok papazlarla birlikte eklene eklene oluştuğunu anlattı. Şu ana kadar uygulanan modellerin insanlığın yaradılış gayesine muhalif bir çerçevede olduğu için insana fayda bir yana zarar verdiğini tüm insanlığın kurtuluşunun ise MEM'le olacağını izah etti. Savukduran, konuşmasında MEM'in diğer ekonomilerle temel farklarını izah ettikten sonra bu tezin Rusya'dan Brezilya'ya kadar 150'yi aşkın ülkede değişik maddeleriyle uygulandığını söyledi.