Washington'da Türkiye konuşuldu
Washington'da düzenlenen Türkiye Konferansı'nda konuşan ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Cohen, ABD'nin YPG'yle ilişkilerini "geçici ve taktiksel" olarak nitelerken, Türkiye'yle ittifakın ise "stratejik ve kalıcı" olduğuna vurgu yaptı. Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Kati Piri ise Türkiye'yle Avrupa Birliği ilişkilerinin dibe vurduğunu söyledi.
05.12.2017 00:00:00
Amerika'nın başkenti Washington'da Middle East Institute adlı düşünce kuruluşunun 8'inci yıllık Türkiye konferansı düzenlendi.
Konferansta ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İşleri Müsteşar Yardımcısı Jonathan Cohen, Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Kati Piri ve Avrupa Parlamentosu'ndan bazı milletvekilleri de konuşmacı olarak yer aldı.
Konferansta "Rusya ve Batı Arasında Türkiye" başlıklı panelinde konuşan Jonathan Cohen, şu anda ilişkilerde iki ana zorluğun bulunduğuna değinerek, bunları Türkiye'de Amerikan vatandaşları ve Amerikan diplomatik misyonlarındaki bazı yerel çalışanların tutuklanması vakaları ve bunu takip eden vize kriziyle ABD'nin YPG'yle ilişkileri olarak sıraladı.
Cohen, YPG konusunda, "YPG'ye ilişkilerimiz var çünkü Suriye'de bir alternatifimizin olmadığını hissettik. DEAŞ'ı Rakka'dan çıkarmak için acilen bir ortak güce ihtiyacımız vardı ve mevcut güç YPG'ydi" dedi.
Jonathan Cohen, Amerika'nın YPG'yle ilişkilerini "geçici, al-ver ilişkisi şeklinde ve taktiksel" olarak nitelerken, Türkiye'yle ittifakın ise "stratejik ve kalıcı" olduğuna vurgu yaptı.
Cohen, Türkiye'nin Rusya'dan S-400 füze savunma sistemi satın alma planlarına dair bir soru üzerine, NATO içerisinde, üyelerin mümkün olduğunca NATO'yla uyumlu silah sistemlerini kullanmaları yönünde anlaşmalar olduğuna işaret etti.
Washington'da Türkiye konferansında konuşan bir diğer isim olan Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Kati Piri de, Türkiye'yle Avrupa Birliği (AB) arasındaki ilişkilerin dibe vurduğu görüşünü dile getirdi.
Konferansta ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İşleri Müsteşar Yardımcısı Jonathan Cohen, Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Kati Piri ve Avrupa Parlamentosu'ndan bazı milletvekilleri de konuşmacı olarak yer aldı.
Konferansta "Rusya ve Batı Arasında Türkiye" başlıklı panelinde konuşan Jonathan Cohen, şu anda ilişkilerde iki ana zorluğun bulunduğuna değinerek, bunları Türkiye'de Amerikan vatandaşları ve Amerikan diplomatik misyonlarındaki bazı yerel çalışanların tutuklanması vakaları ve bunu takip eden vize kriziyle ABD'nin YPG'yle ilişkileri olarak sıraladı.
Cohen, YPG konusunda, "YPG'ye ilişkilerimiz var çünkü Suriye'de bir alternatifimizin olmadığını hissettik. DEAŞ'ı Rakka'dan çıkarmak için acilen bir ortak güce ihtiyacımız vardı ve mevcut güç YPG'ydi" dedi.
Jonathan Cohen, Amerika'nın YPG'yle ilişkilerini "geçici, al-ver ilişkisi şeklinde ve taktiksel" olarak nitelerken, Türkiye'yle ittifakın ise "stratejik ve kalıcı" olduğuna vurgu yaptı.
Cohen, Türkiye'nin Rusya'dan S-400 füze savunma sistemi satın alma planlarına dair bir soru üzerine, NATO içerisinde, üyelerin mümkün olduğunca NATO'yla uyumlu silah sistemlerini kullanmaları yönünde anlaşmalar olduğuna işaret etti.
Washington'da Türkiye konferansında konuşan bir diğer isim olan Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Kati Piri de, Türkiye'yle Avrupa Birliği (AB) arasındaki ilişkilerin dibe vurduğu görüşünü dile getirdi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.