Virüsü yenecek silah doğada
Güçlü bir bağışıklık sistemi, koronavirüs ile mücadelede hayati önem taşıyor. Bu yüzden işin uzmanlarına kulak vermemiz çok önemli. Özel Meltem Hastanesi’nden diyetisyen Rabia Gül Kepekçi, bağışıklık sistemiyle ilgili Yeni Mesaj okurları için önemli açıklamalarda bulundu
22.03.2020 17:40:00





Koronavirüs ile mücadelede bağışıklık sisteminin güçlü olması çok önemli. Fakat birçoğumuz bağışıklık sisteminin nasıl güçlendirileceğini pek bilmeyiz. Bildiklerimizin de kimi doğru, kimi yanlış. Bu yüzden işin uzmanlarının önerileri bizler için hayati önem taşıyor. Özel Meltem Hastanesi'nden diyetisyen Rabia Gül Kepekçi, bağışıklık sistemiyle ilgili Yeni Mesaj okurları için çok önemli açıklamalarda bulundu. Kepekçi şunları söyledi:
Bağışıklık sistemi yani diğer ismi ile immün sistem en basit ifade ile vücudu hastalıklara karşı koruyan bir savunma sistemidir. Bu sistem vücuttaki zararlı maddeleri ve tümör hücrelerini tanıyıp onları yok eden bir sistemdir.
Vücudumuzda bulunan bağışıklık hücrelerinin yaklaşık %70'i sindirim sistemimizdedir. Bu hücrelerin büyük bir kısmı bağırsak duvarının yüzeyi olan bağırsak mukozasında bulunur. Ayrıca bu bağışıklık hücrelerinin yanında bağırsağımızda bağışıklık sisteminin çalışmasına çok büyük destek olan milyonlarca iyi bakteri vardır. Bu bakteriler bağırsaklarımızda bizimle uyum içerisinde yaşarlar. Bu ortak yaşam sayesinde hem bağırsaklar düzgün şekilde çalışır hem de dışarıdan gelen zararlı bakterilere, virüslere karşı vücudun korunmasını gerçekleştirirler.
Bağışıklık sistemi bizi iç ve dış düşmanlardan koruyan mükemmel bir yapıdır. Onun sayesinde bedenimizde oluşan kanserli hücreleri henüz daha oluşum halindeyken tanır ve yok eder.
Vücudumuz, haberimiz bile olmadan yok edilen kanserli hücreler gibi, normal koşullarda bize zarar vermeyen mikroplarla da doludur. Sistem zayıf düşmedikçe bu durum herhangi bir sorun teşkil etmez. Fakat bağışıklık sistemi bozulursa vücuttaki bakteriler ve mikroplar güçlenir ve saldırıya geçer. İşte bundan dolayı her zaman bağışıklık sistemimizi güçlü ve sağlam tutmamız gerekir.
Son bilimsel çalışmalar; bağırsak bakterileri, beslenme alışkanlıkları ve bağışıklık arasında güçlü ilişkiler olduğunu göstermiştir.
Beslenme alışkanlıkları, bağırsaklarımızdaki bakteri çeşitliliğini doğrudan etkiler. Yüksek yağlı, yüksek şekerli yani sağlığa zararlı yiyecekler, bağırsağımızdaki kötü bakterilerin sağlıklı bakterilerden daha fazla çoğalmasını sağlarlar. Bu dengesizlik bağırsağımızın bağışıklık hücresi oluşturma kapasitesini azaltır ve zararlı patojenlerin vücuda girişini kolaylaştırır.
Sonuç olarak, vücut enerjimizi sağlamak için sağlıklı yiyecekleri yeterli ve dengeli şekilde alarak, bağırsak sağlığımıza dikkat etmemiz çok büyük önem içermektedir.
Bağışıklığı zayıflatan durumlar
* Aşırı şeker ve şekerli tatlı tüketimi
* Beyaz un ile yapılmış hamur işlerini çok fazla tüketmek
* Alkollü içecekleri ve meşrubatları fazla tüketmek
* Aşırı yağlı gıdalar ve yağda kızartmalar (özellikle tekrar tekrar kullanılan kızartma yağları) tüketmek
* Sucuk, pastırma, salam, sosis gibi işlenmiş gıdalar tüketmek
* Alkol ve sigara kullanmak
* Uyku düzensizliği (7 saatten az uyumak veya gece yani karanlıkta uyumamak)
* Hareketsiz yaşam
* Beslenme yanlışları çok etkilidir. Özellikle vitamin, mineral ve antioksidan zengini yiyecekler olan sebze ve meyvelerden yetersiz beslenmek. Proteinlerden uzak kalmak, yeterince kırmızı et, balık, tavuk, yumurta, süt, yoğurt, peynir ve kefir tüketmemek bağışıklık sistemini zayıflatır.
* Stres, üzüntü, çözülemeyen ruhsal sorunlar da bağışıklık dengesini bozulmasına katlıda bulunur.

Bağışıklığı güçlendirmek için yapılması gerekenler
1- Yeterli miktarda PROTEİN almak (et, tavuk, balık, yumurta, yoğurt, süt, peynir gibi)
2- PROBİYOTİKLER: sağlığımıza çeşitli faydaları olan canlı mikroorganizmalardır. Gıdalarla veya takviye şeklinde alınır. Doğal olarak meydana gelen probiyotik bakteriler; yoğurt, kefir, lahana turşusu, kimchi gibi fermente besinlerde bulunur.
PREBİYOTİKLER ise insan vücudunun sindiremediği bir tür liftir ve probiyotikler için besin görevi görürler. Doğal prebiyotik kaynakları:
* Meyvelerden: muz, elma, çilek, üzüm
* Sebzelerden: Enginar, kereviz, pırasa, soğan, sarımsak, domates, hindiba, yer elması, kuşkonmaz.
* Kuru baklagillerden: Yeşil mercimek, kırmızı mercimek, kuru fasulye, nohut, bezelye, soya fasulyesi.
* Yağlı tohumlardan: Zeytin, badem, ceviz, keten tohumu.
3- Yanlış beslenme, kötü çevresel faktörler (sigara, hava kirliliği gibi) nedeniyle hücre ve dokularda serbest radikal oluşumu artar. Bunlar DNA yapısında hasara yol açarlar. Yeterli ve dengeli beslenerek vücudumuza aldığımız ANTİOKSİDANLAR, serbest radikallere karşı savaşırlar. Serbest radikallerin yarattığı olumsuz etkinin en aza indirilmesi için yeterli miktarda antioksidan tüketilmelidir.
Bu antioksidanlar nelerdir?
** C vitamini: Turunçgiller (portakal, limon gibi) maydanoz, ananas, kivi, yeşilbiber, brokoli, karnabahar, karalahana önemli kaynaklarıdır.
** E vitamini: Ceviz, badem, fıstık, fındık, kaju, susam gibi yağlı tohumlar
** A vitamini: A vitamini eksikliği olan insanlar özellikle viral enfeksiyonlara daha kolay yakalanır. Bitkisel kaynaklar: Patates, havuç, ıspanak, şalgam, pazı, kabak, mercimek, kavu, kırmızıbiber, domates, pırasa, greyfurt, bezelye, karpuz, kayısı, maydanoz, brokoli.
Hayvansal kaynaklar ise: Süt, balık, yumurta, peynir, tavuk, yoğurt.
** Demir minerali yönünden zengin beslenmek önemlidir. Kırmızı et, güçlü bir bağışıklık sistemi için şarttır. Ayrıca yumurta da çok iyi bir hayvansal demir kaynağıdır. Bitkisel kaynaklar ise kuru baklagiller ve yeşil yapraklı sebzelerdir.
** B12 vitamini: Kırmızı et, balık, yumurta, tavuk, süt ve süt ürünleri önemli kaynaklarıdır.
** Folik asit: Yeşil yapraklı sebzeler (özellikle ıspanak) ve kuru baklagiller önemli kaynaklarıdır.
**Çinko minerali: Bağışıklık sistemi üzerinde hayati önemi vardır. Balık, et, karaciğer, kabak çekirdeği, ay çekirdeği, tüm tahıllar, ceviz, badem, yumurta, peynir ve süt önemli kaynaklarıdır.
** Selenyum: Brezilya cevizi, yumurta, ay çekirdeği, kuzu ciğeri, balık, tavuk göğüs eti, hindi, chia tohumu, mantar önemli kaynaklarıdır.
** Karotenoidler (beta-karaoten, likopen,lutein gibi): Yeşil yapraklı sebzeler, kırmızı, turuncu, koyu sarı renkli sebzeler ve meyveler önemli kaynaklarıdır.
** Soğan ve sarımsakta bulunan allilik sülfitler bağışıklık sistemini güçlendirir.
** Zencefil, enfeksiyonları azaltıcı etki gösterir.
** Zerdeçal, kuvvetli bir antioksidandır.
** Yeşil çay, kuvvetli bir antioksidandır.
** Ekinezya, bağışıklığı güçlendirir ve antiviral aktivite gösterir.
** Kuşburnu, kuvvetli bir antioksidandır.
4- D VİTAMİNİ güçlü bağışıklık için olmazsa olmazdır, D vitamini kaynağımız olan güneşten mutlaka faydalanmak gerekir.
5- YETERLİ MİKTARDA SU İÇMEK: Vücudumuz düzenli aralıklarla toksinleri dışarı atmalıdır ve bunu yapabilmek için suya gereksinim duyar, dolayısı ile bağışıklık sistemini güçlendirmek için bol miktarda su içilmelidir. En az 8-10 bardak içilmelidir. İçilen çay ve kahvenin su yerine geçmediği bilinmelidir.
EYÜP KABİL
Bağışıklık sistemi yani diğer ismi ile immün sistem en basit ifade ile vücudu hastalıklara karşı koruyan bir savunma sistemidir. Bu sistem vücuttaki zararlı maddeleri ve tümör hücrelerini tanıyıp onları yok eden bir sistemdir.
Vücudumuzda bulunan bağışıklık hücrelerinin yaklaşık %70'i sindirim sistemimizdedir. Bu hücrelerin büyük bir kısmı bağırsak duvarının yüzeyi olan bağırsak mukozasında bulunur. Ayrıca bu bağışıklık hücrelerinin yanında bağırsağımızda bağışıklık sisteminin çalışmasına çok büyük destek olan milyonlarca iyi bakteri vardır. Bu bakteriler bağırsaklarımızda bizimle uyum içerisinde yaşarlar. Bu ortak yaşam sayesinde hem bağırsaklar düzgün şekilde çalışır hem de dışarıdan gelen zararlı bakterilere, virüslere karşı vücudun korunmasını gerçekleştirirler.
Bağışıklık sistemi bizi iç ve dış düşmanlardan koruyan mükemmel bir yapıdır. Onun sayesinde bedenimizde oluşan kanserli hücreleri henüz daha oluşum halindeyken tanır ve yok eder.
Vücudumuz, haberimiz bile olmadan yok edilen kanserli hücreler gibi, normal koşullarda bize zarar vermeyen mikroplarla da doludur. Sistem zayıf düşmedikçe bu durum herhangi bir sorun teşkil etmez. Fakat bağışıklık sistemi bozulursa vücuttaki bakteriler ve mikroplar güçlenir ve saldırıya geçer. İşte bundan dolayı her zaman bağışıklık sistemimizi güçlü ve sağlam tutmamız gerekir.
Son bilimsel çalışmalar; bağırsak bakterileri, beslenme alışkanlıkları ve bağışıklık arasında güçlü ilişkiler olduğunu göstermiştir.
Beslenme alışkanlıkları, bağırsaklarımızdaki bakteri çeşitliliğini doğrudan etkiler. Yüksek yağlı, yüksek şekerli yani sağlığa zararlı yiyecekler, bağırsağımızdaki kötü bakterilerin sağlıklı bakterilerden daha fazla çoğalmasını sağlarlar. Bu dengesizlik bağırsağımızın bağışıklık hücresi oluşturma kapasitesini azaltır ve zararlı patojenlerin vücuda girişini kolaylaştırır.
Sonuç olarak, vücut enerjimizi sağlamak için sağlıklı yiyecekleri yeterli ve dengeli şekilde alarak, bağırsak sağlığımıza dikkat etmemiz çok büyük önem içermektedir.
Bağışıklığı zayıflatan durumlar
* Aşırı şeker ve şekerli tatlı tüketimi
* Beyaz un ile yapılmış hamur işlerini çok fazla tüketmek
* Alkollü içecekleri ve meşrubatları fazla tüketmek
* Aşırı yağlı gıdalar ve yağda kızartmalar (özellikle tekrar tekrar kullanılan kızartma yağları) tüketmek
* Sucuk, pastırma, salam, sosis gibi işlenmiş gıdalar tüketmek
* Alkol ve sigara kullanmak
* Uyku düzensizliği (7 saatten az uyumak veya gece yani karanlıkta uyumamak)
* Hareketsiz yaşam
* Beslenme yanlışları çok etkilidir. Özellikle vitamin, mineral ve antioksidan zengini yiyecekler olan sebze ve meyvelerden yetersiz beslenmek. Proteinlerden uzak kalmak, yeterince kırmızı et, balık, tavuk, yumurta, süt, yoğurt, peynir ve kefir tüketmemek bağışıklık sistemini zayıflatır.
* Stres, üzüntü, çözülemeyen ruhsal sorunlar da bağışıklık dengesini bozulmasına katlıda bulunur.

Bağışıklığı güçlendirmek için yapılması gerekenler
1- Yeterli miktarda PROTEİN almak (et, tavuk, balık, yumurta, yoğurt, süt, peynir gibi)
2- PROBİYOTİKLER: sağlığımıza çeşitli faydaları olan canlı mikroorganizmalardır. Gıdalarla veya takviye şeklinde alınır. Doğal olarak meydana gelen probiyotik bakteriler; yoğurt, kefir, lahana turşusu, kimchi gibi fermente besinlerde bulunur.
PREBİYOTİKLER ise insan vücudunun sindiremediği bir tür liftir ve probiyotikler için besin görevi görürler. Doğal prebiyotik kaynakları:
* Meyvelerden: muz, elma, çilek, üzüm
* Sebzelerden: Enginar, kereviz, pırasa, soğan, sarımsak, domates, hindiba, yer elması, kuşkonmaz.
* Kuru baklagillerden: Yeşil mercimek, kırmızı mercimek, kuru fasulye, nohut, bezelye, soya fasulyesi.
* Yağlı tohumlardan: Zeytin, badem, ceviz, keten tohumu.
3- Yanlış beslenme, kötü çevresel faktörler (sigara, hava kirliliği gibi) nedeniyle hücre ve dokularda serbest radikal oluşumu artar. Bunlar DNA yapısında hasara yol açarlar. Yeterli ve dengeli beslenerek vücudumuza aldığımız ANTİOKSİDANLAR, serbest radikallere karşı savaşırlar. Serbest radikallerin yarattığı olumsuz etkinin en aza indirilmesi için yeterli miktarda antioksidan tüketilmelidir.
Bu antioksidanlar nelerdir?
** C vitamini: Turunçgiller (portakal, limon gibi) maydanoz, ananas, kivi, yeşilbiber, brokoli, karnabahar, karalahana önemli kaynaklarıdır.
** E vitamini: Ceviz, badem, fıstık, fındık, kaju, susam gibi yağlı tohumlar
** A vitamini: A vitamini eksikliği olan insanlar özellikle viral enfeksiyonlara daha kolay yakalanır. Bitkisel kaynaklar: Patates, havuç, ıspanak, şalgam, pazı, kabak, mercimek, kavu, kırmızıbiber, domates, pırasa, greyfurt, bezelye, karpuz, kayısı, maydanoz, brokoli.
Hayvansal kaynaklar ise: Süt, balık, yumurta, peynir, tavuk, yoğurt.
** Demir minerali yönünden zengin beslenmek önemlidir. Kırmızı et, güçlü bir bağışıklık sistemi için şarttır. Ayrıca yumurta da çok iyi bir hayvansal demir kaynağıdır. Bitkisel kaynaklar ise kuru baklagiller ve yeşil yapraklı sebzelerdir.
** B12 vitamini: Kırmızı et, balık, yumurta, tavuk, süt ve süt ürünleri önemli kaynaklarıdır.
** Folik asit: Yeşil yapraklı sebzeler (özellikle ıspanak) ve kuru baklagiller önemli kaynaklarıdır.
**Çinko minerali: Bağışıklık sistemi üzerinde hayati önemi vardır. Balık, et, karaciğer, kabak çekirdeği, ay çekirdeği, tüm tahıllar, ceviz, badem, yumurta, peynir ve süt önemli kaynaklarıdır.
** Selenyum: Brezilya cevizi, yumurta, ay çekirdeği, kuzu ciğeri, balık, tavuk göğüs eti, hindi, chia tohumu, mantar önemli kaynaklarıdır.
** Karotenoidler (beta-karaoten, likopen,lutein gibi): Yeşil yapraklı sebzeler, kırmızı, turuncu, koyu sarı renkli sebzeler ve meyveler önemli kaynaklarıdır.
** Soğan ve sarımsakta bulunan allilik sülfitler bağışıklık sistemini güçlendirir.
** Zencefil, enfeksiyonları azaltıcı etki gösterir.
** Zerdeçal, kuvvetli bir antioksidandır.
** Yeşil çay, kuvvetli bir antioksidandır.
** Ekinezya, bağışıklığı güçlendirir ve antiviral aktivite gösterir.
** Kuşburnu, kuvvetli bir antioksidandır.
4- D VİTAMİNİ güçlü bağışıklık için olmazsa olmazdır, D vitamini kaynağımız olan güneşten mutlaka faydalanmak gerekir.
5- YETERLİ MİKTARDA SU İÇMEK: Vücudumuz düzenli aralıklarla toksinleri dışarı atmalıdır ve bunu yapabilmek için suya gereksinim duyar, dolayısı ile bağışıklık sistemini güçlendirmek için bol miktarda su içilmelidir. En az 8-10 bardak içilmelidir. İçilen çay ve kahvenin su yerine geçmediği bilinmelidir.
EYÜP KABİL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.