Uzlaşma çok zor olacak
Avrupa Birliği üyesi ülkelerin liderleri, koronavirüs salgınının ekonomik etkilerine karşı hazırlanan kurtarma programı ve gelecekteki bütçe konusunda dün de müzakereleri sürdürdü. 17 Temmuz'dan bu yana devam eden müzakerelerde en çetin tartışma, ülkelere verilecek parasal desteğin hibe mi, kredi mi olacağı noktasında oldu
20.07.2020 17:40:00
Avrupa Birliği'nin (AB) 2021 yılı bütçesi ile koronavirüs (Covid-19) salgınından en fazla etkilenen Güney Avrupa ülkelerinin desteklenmesi amacıyla oluşturulacak, "Korona Onarım Fonu" için 17 Temmuz'da Brüksel'de toplanan liderler zirvesinde, bütün hafta sonu devam eden görüşmelerde uzlaşma sağlanamadı. Üye ülkeler arasında destek fonu konusunda ciddi görüş ayrılıkları var. Macaristan'ın başını çektiği Doğu Avrupa ülkeleri ile İtalya öncülüğündeki Güney Avrupa ülkeleri, Hollanda'nın liderlik ettiği "Tutumlu" ülkelere karşı mücadele ediyor. Koronavirüs salgının yarattığı tahribatı gidermek için başta İtalya, İspanya ve Portekiz olmak üzere, üye ülkelere sağlanacak 750 milyar euroluk kurtarma fonu konusunda, "Tutumlu ülkeler" denilen Hollanda, Avusturya, Danimarka, İsveç ve Finlandiya katı bir muhalefet izliyor. Almanya ve Fransa'nın girişimiyle hazırlanan 'koronavirüs kurtarma paketi', 750 milyar euronun üçte birinin salgından en fazla etkilenen ülkelere kredi olarak verilmesi, geri kalan 500 milyar euroluk kısmının da hibe edilmesini öngörüyordu.
Krediye 'evet' hibeye 'hayır'
Hollanda ve Avusturya'nın başını çektiği 'eli sıkı' ülkeler, hibe önerisine net bir şekilde karşı çıkıyor. Bu ülkeler, hibe edilecek kaynağın siyasi otoriteler tarafından "çar çur edileceği" gerekçesiyle, 750 milyar euroluk fonun tamamının, reform planları karşılığında kredi olarak verilmesinde ısrar ediyor. Salgından ağır şekilde etkilenen üyelerin, ekonomik ve sosyal kalkınmaya dönük güçlü reform planları hazırlaması ve bunun karşılığında kredi verilmesini isteyen muhalif ülkeler, böylece Avrupa'daki diğer vergi mükelleflerinin zarara uğramayacağını savunuyor.
İtalya hibe için bastırıyor
AB'de geçmişte de yaşanan kuzey-güney hattındaki ayrışmalar, bu zirvede de İtalya ve İspanya gibi Covid-19 krizinden en ağır etkilenen güney ülkeleri ile AB Komisyonunun yardım paketinin fazla cömert olduğunu savunan Hollanda ve Danimarka gibi kuzey ülkeleri arasındaki çatışmayla kendini gösteriyor. Krizin İtalya'dan görünümünü, Başbakan Giuseppe Conte'nin sosyal medya mesajları yansıtıyor. Başbakan Conte, önceki gün Facebook'ta yayımladığı "Brüksel'de müzakereler sürüyor" mesajına, Hollanda Başbakanı Mark Rutte'yi parmağıyla işaret ettiği bir fotoğrafı iliştirdi. İtalyan basınına göre İtalya Başbakanı Conte, Hollandalı mevkidaşı Rutte'ye şunları söyledi: "Bu oyunun sizi ilgilendirmediğini, ya da sadece kısmen ilgilendirdiğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Belki sen ülkende birkaç günlüğüne kahraman olacaksın ama ortak pazarın yok olmasına izin verirsek birkaç hafta sonra tüm Avrupa vatandaşlarına hesap vermek zorunda kalacaksın." AB zirvesindeki krizin AB için bir ölüm-kalım meselesine dönüşebileceği uzmanlar tarafından ifade ediliyor. Brüksel'de gerçekleşen liderler zirvesinde çok sert yüzleşmelerin yaşandığına vurgu yapan uzmanlar, oluşan manzaranın parçalanmış bir Avrupa görünümü ortaya çıkardığını ifade ediyorlar.
Mark Rutte'nin adı 'Bay Hayır'a çıktı
Brüksel'de Cuma gün başlayan ve Pazar gecesine kadar devam eden görüşmelerde, özellikle Avrupa'da adı "Bay Hayır"a çıkan Hollanda Başbakanı Mark Rutte ikna edilemedi. AB Komisyonu Başkanı Charles Michel, "Tutumlu ülkelerin" liderleriyle yaptığı görüşmede, 750 milyarlık paketin yarısının kredi, diğer yarısının da hibe olarak ödenmesini önerdi. Hollanda, "Yüksek miktarda para söz konusu olduğunda, kuruluşları iyi yönetmemiz önemli. Sübvansiyon verilmesini kabul etsek bile, reformların mümkün olduğunca uygulanması şart" diyerek, paranın reform planı çerçevesinde ödenmesinde diretti. Hollanda, Güney ülkeleri için reform şartından vazgeçmezken, "hukukun üstünlüğü ilkesini ihlal eden" bazı üye ülkelerin de, korona destek fonundan para almasının engellenmesini istiyor. Hollanda Başbakanı Rutte'nin işaret ettiği ülkeler arasında, özellikle koronavirüs önlemleri kapsamında demokrasi sınırlarını zorlayan bazı düzenlemelere imza atan Macaristan ile Polonya gibi Doğu Avrupa ülkeleri vardı.
Merkel ve Macron itibar kaybetti
Hollanda ve beraber hareket ettiği ülkelerin olumsuz tutumu, sadece Güney ülkeleri değil, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'in de tepkisine neden oldu. Macron, Cuma gecesi, görüşmeleri kesip, Paris'e dönmek için uçağını hazırlatacağı tehdidinde bulundu. Macron'un tepkisini elini masaya vurarak gösterdiği bildirildi. AB Komisyonu Başkanı Michel'in girişimiyle, görüşmelere devam edilmesi kararlaştırıldı. Brüksel'deki kaynaklara göre, 3 gün sonuç alınamayan ve dün de devam eden zirve, Macron ve Merkel için "güç kaybı" anlamına geliyor. Son birkaç aydır AB üyesi ülkeleri kurtarma fonu konusunda ikna etmeye uğraşan iki liderin, tüm çabalarına rağmen, bunda başarısız olduğu ve birlik içinde Paris - Berlin ittifakının itibar kaybettiği belirtiliyor.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.