İkrime, İbn-i Abbas'tan naklen Rasulüllah (s.a.v.) Efendimizin şöyle buyurduğunu anlattı:
"Receb Allah'ın ayıdır; Şaban benim ayımdır; Ramazan ümmetimin ayıdır."
Musa b. İmran; Enes b. Malik'ten anlattığına göre; Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz söyle buyurmuştur;
"Cennette bir ırmak vardır; bu ırmağın adı; Receb'dir. Sütten daha beyaz, baldan daha tatlıdır."
Enes b. Malik'in (r.a.) şöyle dediği anlatıldı:
"Cennette bir köşk vardır; buna ancak Receb ayında oruç tutanlar girebileceklerdir."
Ebu Hureyre (r.a.) şöyle anlattı:
"Rasulüllah (s.a.v.) efendimizin Ramazan ayı dışında; ancak Receb ve Şaban ayında oruç tutardı."
Enes b. Malik (r.a.) Resulüllah (s.a.v.) Efendimizin şöyle buyurduğunu anlattı:
"Bir kimse, bu haram aylarda üç gün oruç tutar ise, yani; Perşembe, Cuma, Cumartesi gününü, Allah-ü Teala onun için yedi yüz senelik ibadet sevabı yazar."
Denilmiştir ki:
-Recep cefayı terk ayıdır; Şaban amel ve vefa ayıdır; Ramazan ise, sadakat ve safa ayıdır.
Receb tevbe ayıdır; Şaban hizmet ayıdır, Ramazan nimet ayıdır.
Receb ibadet ayıdır, Şaban zahidlik ayıdır, Ramazan ise, ziyadesi ile nimetlere ermek ayıdır.
Receb ayında iyilikler kat kat artar, Şaban ayında kötülükler kalkar, Ramazan ayında ikramlar gelmeye başlar.
Receb önce gidenlerin ayıdır, Şaban ortadakilerin ayıdır, Ramazan ise asilerin ayıdır.
Allah rahmet eylesin, Zünnun'u Mısri şöyle anlattı:
"Receb afetlerin geri bırakıldığı, Şaban taatların yapıldığı, Ramazan ikramların beklendiği aydır."
Bu duruma göre, bir kimse afetleri terk etmez, taatta bulunmaz, ikramları da gözetmez ise, o kimse herzecilerdendir.
Allah rahmet eylesin; Zünnun-ü Mısri başka zaman şöyle demiştir:
"Receb ekim, Şaban sulama, Ramazan ise harman ayıdır. Her ekilen biçilir, her yapılan işin karşılığı görülür.
Bir kimse ekim zamanını boşa geçirir ise, harman zamanı nedamet duyar, ahirette kötülük göreceğinden dünyada beslediği ümitler de hiç olur.
"Receb Allah'ın ayıdır; Şaban benim ayımdır; Ramazan ümmetimin ayıdır."
Musa b. İmran; Enes b. Malik'ten anlattığına göre; Rasulüllah (s.a.v.) Efendimiz söyle buyurmuştur;
"Cennette bir ırmak vardır; bu ırmağın adı; Receb'dir. Sütten daha beyaz, baldan daha tatlıdır."
Enes b. Malik'in (r.a.) şöyle dediği anlatıldı:
"Cennette bir köşk vardır; buna ancak Receb ayında oruç tutanlar girebileceklerdir."
Ebu Hureyre (r.a.) şöyle anlattı:
"Rasulüllah (s.a.v.) efendimizin Ramazan ayı dışında; ancak Receb ve Şaban ayında oruç tutardı."
Enes b. Malik (r.a.) Resulüllah (s.a.v.) Efendimizin şöyle buyurduğunu anlattı:
"Bir kimse, bu haram aylarda üç gün oruç tutar ise, yani; Perşembe, Cuma, Cumartesi gününü, Allah-ü Teala onun için yedi yüz senelik ibadet sevabı yazar."
Denilmiştir ki:
-Recep cefayı terk ayıdır; Şaban amel ve vefa ayıdır; Ramazan ise, sadakat ve safa ayıdır.
Receb tevbe ayıdır; Şaban hizmet ayıdır, Ramazan nimet ayıdır.
Receb ibadet ayıdır, Şaban zahidlik ayıdır, Ramazan ise, ziyadesi ile nimetlere ermek ayıdır.
Receb ayında iyilikler kat kat artar, Şaban ayında kötülükler kalkar, Ramazan ayında ikramlar gelmeye başlar.
Receb önce gidenlerin ayıdır, Şaban ortadakilerin ayıdır, Ramazan ise asilerin ayıdır.
Allah rahmet eylesin, Zünnun'u Mısri şöyle anlattı:
"Receb afetlerin geri bırakıldığı, Şaban taatların yapıldığı, Ramazan ikramların beklendiği aydır."
Bu duruma göre, bir kimse afetleri terk etmez, taatta bulunmaz, ikramları da gözetmez ise, o kimse herzecilerdendir.
Allah rahmet eylesin; Zünnun-ü Mısri başka zaman şöyle demiştir:
"Receb ekim, Şaban sulama, Ramazan ise harman ayıdır. Her ekilen biçilir, her yapılan işin karşılığı görülür.
Bir kimse ekim zamanını boşa geçirir ise, harman zamanı nedamet duyar, ahirette kötülük göreceğinden dünyada beslediği ümitler de hiç olur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.