TÜSİAD Başkanı: İğneyi kendimize batıralım
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, Ankara'da yaptığı konuşmada, Türkiye'nin sahip olduğu potansiyele rağmen hak etmediği zorlu bir dönemden geçtiğine işaret ederek, "İş dünyası olarak bu zorlu dönemde sorumluluğumuz, yapılması gerekenleri söylemektir, paylaşmaktır" diye konuştu
07.12.2018 00:00:00





Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, Ankara'da CernModern'de düzenlenen "TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı"nda yaptığı konuşmada Türkiye'nin, küresel ölçekte vazgeçilmez bir bölgesel güç olduğunu söyledi.
Türkiye'nin, sahip olduğu coğrafi, tarihi ve siyasi güçle, demokratik, insan haklarına saygılı, uzlaşma içinde yaşayan, teknoloji üreten, eğitimli genç nüfusuyla yeni başarı hikâyeleri yazabileceğini dile getiren Bilecik, "Başarınızın büyüklüğünü, inancınızın büyüklüğü belirler. Ülkemize inanıyoruz. Çünkü Türkiye, bir ayağı Anadolu'da, diğer ayağı Batı'da, adeta bir pergel gibidir. Bir ayağını dünyaya yetişmek için kullanır, diğer ayağı ise daima Cumhuriyetimizin temel ilkelerinde sabit durur" ifadelerini kullandı.
İğneyi kendimize batıralım
TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik, "Türkiye'nin ekonomik durumunu değerlendirirken gerçekçi olmak zorundayız. Ekonomimizin bugünkü hale gelmesinde elbette küresel gelişmelerin de payı vardır ama önce iğneyi kendimize, sonra çuvaldızı başkalarına batırmakta fayda var" diyerek, yaşanan zorlukları sıraladı:
• Bugün nakit sıkışıklığı her sektörde hissediliyor.
• Finansmana erişim eskisi kadar rahat ve ucuz değil.
• Ağustos'ta başlayan kredi daralması devam ediyor.
• Bir an evvel banka bilançolarındaki hasarın tespit edilmesi, stres testlerinin yapılması ve geri dönmeyen alacakların bilançolardan temizlenmesi için gerekli çalışmaların yapılması gerekiyor.
• Kredi daralması bitmeden, bu krizin bitmeyeceğini hepimizin kabullenmesi gerekir.
• Ekonomide inat olmaz, dengeyi siyaset tercihleri sağlamazsa, ekonomi kendi dengesini, ciddi maliyetler ve bedeller ödeterek sağlıyor.
• Dünyada ucuz ve bol parayla büyüme dönemi sona erdi. Ekonomide gemiyi yeniden yüzdürmemiz gerekiyor. Bunun için suların yeniden yükselmesini bekleyecek zamanımız yok. Sığ sularda yol almanın çaresini bulmalıyız.
• Dünyada eğitim düzeyi yüksek olup da geri kalmış bir ülke gösterilemeyeceği gibi, eğitim düzeyi düşük olup da kalkınmış bir ülke de gösterilemez.
• Özgür düşünen, iyi yetişmiş, yaratıcı ve sosyal sorumluluk sahibi bireyler, ülkemizin en önemli milli ve uluslararası güç kaynağı olacaktır.
• Atatürk'ün dediği gibi 'Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır. Çalışkan olmak.'
Türkiye'nin, sahip olduğu coğrafi, tarihi ve siyasi güçle, demokratik, insan haklarına saygılı, uzlaşma içinde yaşayan, teknoloji üreten, eğitimli genç nüfusuyla yeni başarı hikâyeleri yazabileceğini dile getiren Bilecik, "Başarınızın büyüklüğünü, inancınızın büyüklüğü belirler. Ülkemize inanıyoruz. Çünkü Türkiye, bir ayağı Anadolu'da, diğer ayağı Batı'da, adeta bir pergel gibidir. Bir ayağını dünyaya yetişmek için kullanır, diğer ayağı ise daima Cumhuriyetimizin temel ilkelerinde sabit durur" ifadelerini kullandı.
İğneyi kendimize batıralım
TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik, "Türkiye'nin ekonomik durumunu değerlendirirken gerçekçi olmak zorundayız. Ekonomimizin bugünkü hale gelmesinde elbette küresel gelişmelerin de payı vardır ama önce iğneyi kendimize, sonra çuvaldızı başkalarına batırmakta fayda var" diyerek, yaşanan zorlukları sıraladı:
• Bugün nakit sıkışıklığı her sektörde hissediliyor.
• Finansmana erişim eskisi kadar rahat ve ucuz değil.
• Ağustos'ta başlayan kredi daralması devam ediyor.
• Bir an evvel banka bilançolarındaki hasarın tespit edilmesi, stres testlerinin yapılması ve geri dönmeyen alacakların bilançolardan temizlenmesi için gerekli çalışmaların yapılması gerekiyor.
• Kredi daralması bitmeden, bu krizin bitmeyeceğini hepimizin kabullenmesi gerekir.
• Ekonomide inat olmaz, dengeyi siyaset tercihleri sağlamazsa, ekonomi kendi dengesini, ciddi maliyetler ve bedeller ödeterek sağlıyor.
• Dünyada ucuz ve bol parayla büyüme dönemi sona erdi. Ekonomide gemiyi yeniden yüzdürmemiz gerekiyor. Bunun için suların yeniden yükselmesini bekleyecek zamanımız yok. Sığ sularda yol almanın çaresini bulmalıyız.
• Dünyada eğitim düzeyi yüksek olup da geri kalmış bir ülke gösterilemeyeceği gibi, eğitim düzeyi düşük olup da kalkınmış bir ülke de gösterilemez.
• Özgür düşünen, iyi yetişmiş, yaratıcı ve sosyal sorumluluk sahibi bireyler, ülkemizin en önemli milli ve uluslararası güç kaynağı olacaktır.
• Atatürk'ün dediği gibi 'Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır. Çalışkan olmak.'
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.