Türkiye yapay zekada yaya
Yapay Zeka Politikaları Derneği Başkanı Küçükşabanoğlu, yapay zekanın 2030 yılına kadar 15.7 trilyon dolarlık ekonomik hacim yaratacağına işaret ederek, "ABD ve Çin yapay zekada öne çıkıyor. Yapay zeka ile ilgili patentlerin yüzde 61'i Çin'e ait. Türkiye ise yapay zeka alanında dünyada 47. sırada" dedi.
13.08.2024 21:41:00 / Güncelleme: 13.08.2024 21:44:55
AA
AA





Yapay Zeka Politikaları Derneğinin (AIPA) kurucusu ve başkanı Zafer Küçükşabanoğlu, yapay zekanın 2030'a kadar yaklaşık 15.7 trilyon dolarlık ekonomik hacim yaratacağını belirterek, ülkelerin bu pastadan pay almak için çalıştığını söyledi. Anadolu Ajansı Teknoloji Masası'nın bu ayki toplantısına konuk olan Küçükşabanoğlu, yapay zeka büyük bir teknoloji olduğu için sorumluluklarının da büyük olduğunu dile getirdi. Küçükşabanoğlu, yapay zekanın iyiliğin de kötülüğün de gücü olabileceğini anlattı.
Küçükşabanoğlu, yapay zeka devrimini tarihteki benzer devrimlerle kıyaslayarak, "Tarihe baktığımızda, birinci sanayi devriminin itici gücü buhar, ikinci sanayi devriminin itici gücü elektrikti. Üçüncü sanayi devriminin itici gücü ise bilgisayardı. Bu teknolojiler sebebiyle de bazıları korku ve kaygı duydu ancak bu teknolojiler, hayatımızı değiştirdi" diye konuştu. Yapay zekanın etik ve mahremiyet konularında riskleri olsa da sağlık, tarım ve savunma gibi pek çok alanda büyük faydaları da bulunduğuna işaret eden Küçükşabanoğlu, korku ve kaygı yerine, yapay zekanın sunduğu fırsatlardan yararlanmayı düşünmek gerektiğini söyledi.
Ekonomik hacmi devasa
Yapay zekanın 2030'a kadar yaklaşık 15.7 trilyon dolarlık bir ekonomik hacim yaratacağının tahmin edildiğini anlatan Küçükşabanoğlu, "Metaverse, blok zinciri gibi teknolojileri de eklediğimiz zaman 30 trilyon dolarlık bir ekonomiden bahsediyoruz. Küresel ekonominin 2030 yılında 100 ile 130 trilyon dolar arasında olacağı öngörülüyor. Bu 30 trilyon dolarlık pastanın lokomotifi yapay zeka olacak. Elbette ülkeler bu büyük pastadan pay almak isteyeceklerdir" şeklinde konuştu. Yapay zekanın istihdamda neden olacağı değişikliklere değinen Küçükşabanoğlu, şunlara dikkati çekti: "Yapay zekanın 2030 yılına kadar dünya genelinde yaklaşık 85 milyon istihdam kaybına yol açması bekleniyor. Ülkelerin bu durumu göz önünde bulundurarak topluma yol göstermesi, 'yapay zeka bu kadar istihdam kaybına yol açacak, bu nedenle hazırlıklı olmalıyız' demesi gerekiyor. Ancak bardağın dolu tarafına da bakmalıyız. Yapay zeka, 97 milyon yeni iş imkanı da yaratacak. Bu nedenle ülkeler sadece kaybolan işlere değil, yaratılan yeni fırsatlara da odaklanmalı."
Ülkeler arasında farklar artacak
Küçükşabanoğlu, yapay zeka konusunda gelişmiş ülkelerle gelişmekte olan ülkeler arasındaki farkın giderek arttığına işaret ederek, "Son zamanlarda bazı şirketlerin mali değeri, birçok ülkenin ekonomik büyüklüğünden daha büyük hale geldi. Yakın gelecekte büyük şirketlerle devletlerin rekabetini göreceğiz. Bu nedenle gelişmekte olan ülkeler yapay zekayı ana gündemlerine almak zorunda" yorumunu yaptı.
Küçükşabanoğlu, ABD ve Çin'in yapay zekada öne çıktığını belirterek, "Yapay zeka ile ilgili patentlerin yüzde 61'i Çin'e ait. ABD, 140 milyon dolarlık fon ayırarak 7 yapay zeka enstitüsü daha kuruyor. Birleşik Krallık da koordinasyonu sağlamak için yapay zeka ofisi açtı. Birleşik Arap Emirlikleri, yapay zeka bakanlığı kurdu" dedi.
Türkiye tanımda bile başarısız
Türkiye'de yaptıkları yapay zeka araştırmalarından bahseden Küçükşabanoğlu, "Özellikle toplumun yapay zeka algısından bahsetmek gerekirse, Türkiye'de toplumun yüzde 22'si yapay zeka hakkında hiç bilgi sahibi değil. Yüzde 73 ise yapay zekayı hayatın içinde kullandığı teknolojilerle özdeşleştirdiği için tanımı eksik ya da yanlış söylüyor. Yapay zekayı doğru tanımlayabilenlerin oranı sadece yüzde 5 oldu" değerlendirmesini yaptı. Dünyanın yapay zekaya magazinsel değil, stratejik bir gereksinim olarak baktığını aktaran Küçükşabanoğlu, şunları kaydetti: "Oxford Insights'ın yapay zekada ülkelerin hazır olma endeksine göre Türkiye, 2020 yılında 66'ncı, 2021'de 55'inci, 2022'de 49'uncu, 2023'te ise 47'nci sırada yer aldı. Son 5 yılda Türkiye'de yapay zeka ile ilgili gelişmeler var. İlk 20'ye girebiliriz, potansiyelimiz var. Ulusal Yapay Zeka Strateji Belgesi'nin güncellenmesi ve daha köklü, gerçekçi hedefler koymamız gerekiyor. 85 milyonun gündemine yapay zekayı almamız lazım."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.



























































































