IŞİD'in adı ilk defa bundan 11 yıl evvel ABD'nin Irak çıkarmasında duyulmuştu. O zamandan beri Ortadoğu'da İsrail ve ABD menfaatleri için operasyonlar düzenlediğinden bahsedilirdi. IŞİD'in başında Yahudi asıllı birinin bulunması da bu gerekçeleri kuvvetlendirmektedir. Irak Şam İslam Devleti olarak sıkça anılmasından sonra Türkiye'den de bu örgüte çokça giren olduğu söylendi. Kabul etsek de bunun içeriğini bilmiyoruz.Hatta İktidarın silah ve mühimmat yardımı yaptığı da ortada gezen iddialar arasındaydı. Ama bu gerçektir veya değildir bunu da bilmiyoruz.Bizim burada üzerinde duracağımız konu IŞİD'in terör örgütü olmasından ziyade; İslam dünyasındaki terör örgütlerinin adı İslam olsa da ecnebi güçler tarafından kurulduğu gerçeğidir.Başta ABD olmak üzere Batı, İslam dünyasındaki emellerine ulaşmak için her türlü desteği bu kuruluşlara temin ediyorlar.ABD'nin geçmişten beri böyle terör örgütlerinin içinde olduğu bilinen bir hakikattir.Üstelik Batı Sadece terör örgütlerini kullanmıyor. İslam dünyasında milletlerin başına bela yağdırıyor. İran Şahı, Saddam, Mübarek gibi? Zamanında bu şahısları kullanmış, nihai noktaya geldikten sonra da hepsinin ipini çekmiştir.Öyle olmuştur ki, Şah, dünyada sığınacak fare deliği bulamadı vatansız gitti.Saddam da bir bayram sabahı idam edilerek hayatına son verildi.Geçmişten ders alırsak, IŞİD'in bugün üzerine gidilmesi, eğer bu bölgede görevi tamamlanmışsa bahaneler icat edilip, sonunun getirileceği bir Saddam örneği olmasını bize hatırlatmaktadır.Endişemiz, Türk halkının desteklediği iddia edilen bu teşkilatın bitirilmesi için başlayan harekâtların, Türk ordusunun da dahil edileceği operasyonlarla içinden zorlukla çıkabileceğimiz bir badireye bizi çekiyor olmasıdır. Şayet geçmişte IŞİD lehine kullanılmışsa yani bunun kefaretini öder mantığıyla Suriye'ye girip masum vatandaşları öldürmek vazifesi verilecekse, bu bizim adımıza kârlı bir sonuç ortaya çıkarmayacaktır. Çünkü ortada bir Rusya hakikati vardır.Bugün İslam dünyasındaki Esad'ın gücü, Müslüman devletlerinin veya Suriye'nin kabiliyetinin sonucu değildir.Bunu derken hiç payları yoktur demek istemiyoruz.Asıl neden İslam dünyasında Suriye'yi Rusya'nın sahiplenmesidir.Rusya'nın oluşturmaya çalıştığı barış zeminini bozandır gerekçesiyle Türkiye'yi hedefe alması Türkiye'nin kazancına olamaz.Ülkemiz o anda dünyanın süper güçleriyle karşı karşıya gelir, büyük bir hüsranın kaderimiz olarak karşımıza çıktığını görürüz.Gerekçe ne olursa olsun Türkiye'nin bu tip eylemlerden kaçınması, Ortadoğu'da merkez olarak Sünni ve Alevi kesimi kucaklaması, bu coğrafyaya barış sağlaması lazımdır.O takdirde Türkiye geçmişini temsil eder, Ortadoğu'da yenidünya lideri vasfıyla yer alma şansı da olabilir.Bu Sayın İktidarın ve Sayın Cumhurbaşkanının değerlendirmesi gereken asıl konudur.Bugüne kadar batı basınında terör örgütüyle adının zikredilmesi kolay kolay temizlenecek bir leke değildir.Ancak bu tavırdır ki, Türk devletini ve siyasetini temize çıkarır.Dikkat etmek gerekir ki, NATO ve BM Türkiye'yi bugüne kadar kullanmıştır. En haklı davamız Kıbrıs meselesi de dahil hiç birinde yanımızda yer almadılar? Hangi gerekçeyle Türkiye bu güçlerin yanında yer alıyor?Türkiye'nin merkez olması şarttır.Bu güçlerle olma tercihi ülkemizde iktidara oynayanların, koltuk uğruna bu güçlerle işbirliğini baştan kabul etmesinden kaynaklanmaktadır.Siyaset böyle bir gerekçenin arkasına sığınırsa hem dünyası hem ahireti mahvolur.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Sinem Baş / diğer yazıları
- Geçmiş olsun Sayın Baş / 23.03.2020
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018
- Gün BTP iktidarına çalışma günüdür / 19.11.2019
- Tebrikler Türk milleti! / 02.04.2019
- Ne mutlu ‘BTP’liyim’ diyebilene / 06.03.2019
- 2. buluşma iktidarın ayak sesleri / 26.02.2019
- Artık ‘Bağımsız Türkiye Partisi’ demeliyiz / 05.02.2019
- Prof. Dr. Haydar Baş’a çirkin saldırı / 11.01.2019
- Cumhuriyet ve iftiralar / 29.10.2018
- 10. Milli Ekonomi Modeli Kongresi / 29.05.2018
- Yarın 23 Nisan / 22.04.2018