BTP Genel Başkanı Prof. Dr. Baş, yabancı güçlerin uzun süredir bölgemiz üzerindeki maden ve enerji kaynaklarını ele geçirme planları yaptığını anlatarak, "Bu bölge siyasi, kültürel, ekonomik, askeri işgalden kurtarılmalıdır" dedi
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, demokratik özerklik ve Türkiye'nin geldiği son nokta konularında önemli açıklamalar yaptı. Terör örgütü PKK'nın bölge insanının hakkını gözetmek için değil, tam aksine büyük bir oyunun parçası olarak devreye sokulduğuna işaret eden Prof. Dr. Baş, Kürt sorunu ve Kürt hakları açıklamalarının ne anlama geldiği konusunda değerlendirmelerde bulundu: "Senin siyasetin gider onlara 'biz Kürt haklarını devreye koyuyoruz, onları mutlaka Kürtlere vereceğiz' derse, neticede olacağı da budur. Sen bir siyasetin başındaki insansın. Kürt hakkı ne demektir: Onun karnını doyurmak, sırtını giydirmek, ona iş bulmak, sağlığını teminat altına almak, sigortasını yapmaktır. Sen hangisini yaptın? Sen hak derken, istediğiniz kadar bölünün, ABD'nin kucağına düşün, bu bölgede Büyük İsrail Projesi gündeme gelsin mi demek istiyorsun?"
Ekonomik hayat canlanacak
Prof. Dr. Haydar Baş, sorunun çözümü için yapılması gerekenleri de anlattı. Milli Ekonomi Modeli'nde (MEM) yer alan vatandaşlık ve ev hanımlarına maaş gibi projelere vurgu yapan Prof. Dr. Baş, bölgeye özel projelerini sıraladıktan sonra, "Bak o zaman bir kişi dağa çıkar mı?" diye sordu. BTP Lideri, şunları söyledi: "Sen ayda 1000 TL Güneydoğulu kardeşimin hanımının, 500 TL erkeğinin, 250 TL çocuğunun cebine para koyacaksın, bu insan kalkacak sana isyan edecek? Böyle bir şeyin olması mümkün mü? İlaveten oraya işyerleri getireceksin, tarım ürünlerini işleyecek sanayiyi oraya taşıyacaksın, hayvancılıkta onları modern bir noktaya taşıyacaksın ve hayvansal ürünlerin sanayini kuracaksın. Herkesin gece gündüz işi olacak. Böyle bir Güneydoğuda bir tek insan dağa çıkar mı?"
Çok yönlü işgal Yabancı güçlerin uzun süredir bu bölge üzerindeki maden ve enerji kaynaklarını ele geçirme ve nihai anlamda bu coğrafyaya yerleşme planları yaptığını anlatan Prof. Dr. Haydar Baş, bölgenin fiili işgalden önce dış güçlerin paralı ajan ve adamları tarafından dolaylı işgale tabi tutulduğunu söyledi. BTP Genel Başkanı, şöyle konuştu: "Bu coğrafyaya yerleşebilmek için neden trilyonunu buraya aktarmasın ki! Bu coğrafyayı işgal etmeye kalksa, 100 trilyon da harcasa işgal edemez. Bu coğrafyanın insanının tamamı bir ordu olur ve bunlara karşı çıkar. Kazanmama riski var. Ama bu şekilde hiç risk yok. Bir trilyon harcasa, buranın işini bitirir. İzlediğim bir programda aklıevveller konuşuyor. Zannedersin ki, bir hak peşinde koşuyorlar. ABD'nin ajanlığını yapıyorlar. Hepsi ABD ya da AB'den maaşlı adamlar... Bu ülkeyi metelik harcamadan teslim almanın hesabı içinde bu adamları teslim aldılar. Böyle yüzlerce, binlerce insan var. Türk siyaseti aklını başına devşirmelidir. Bu bölgeyi bu işgalden kurtarmalıdır. Bu bir siyasi, kültürel, ekonomik, askeri işgaldir."
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, demokratik özerklik ve Türkiye'nin geldiği son nokta konularında önemli açıklamalar yaptı. Terör örgütü PKK'nın bölge insanının hakkını gözetmek için değil, tam aksine büyük bir oyunun parçası olarak devreye sokulduğuna işaret eden Prof. Dr. Baş, Kürt sorunu ve Kürt hakları açıklamalarının ne anlama geldiği konusunda değerlendirmelerde bulundu: "Senin siyasetin gider onlara 'biz Kürt haklarını devreye koyuyoruz, onları mutlaka Kürtlere vereceğiz' derse, neticede olacağı da budur. Sen bir siyasetin başındaki insansın. Kürt hakkı ne demektir: Onun karnını doyurmak, sırtını giydirmek, ona iş bulmak, sağlığını teminat altına almak, sigortasını yapmaktır. Sen hangisini yaptın? Sen hak derken, istediğiniz kadar bölünün, ABD'nin kucağına düşün, bu bölgede Büyük İsrail Projesi gündeme gelsin mi demek istiyorsun?"
Ekonomik hayat canlanacak
Prof. Dr. Haydar Baş, sorunun çözümü için yapılması gerekenleri de anlattı. Milli Ekonomi Modeli'nde (MEM) yer alan vatandaşlık ve ev hanımlarına maaş gibi projelere vurgu yapan Prof. Dr. Baş, bölgeye özel projelerini sıraladıktan sonra, "Bak o zaman bir kişi dağa çıkar mı?" diye sordu. BTP Lideri, şunları söyledi: "Sen ayda 1000 TL Güneydoğulu kardeşimin hanımının, 500 TL erkeğinin, 250 TL çocuğunun cebine para koyacaksın, bu insan kalkacak sana isyan edecek? Böyle bir şeyin olması mümkün mü? İlaveten oraya işyerleri getireceksin, tarım ürünlerini işleyecek sanayiyi oraya taşıyacaksın, hayvancılıkta onları modern bir noktaya taşıyacaksın ve hayvansal ürünlerin sanayini kuracaksın. Herkesin gece gündüz işi olacak. Böyle bir Güneydoğuda bir tek insan dağa çıkar mı?"
Çok yönlü işgal Yabancı güçlerin uzun süredir bu bölge üzerindeki maden ve enerji kaynaklarını ele geçirme ve nihai anlamda bu coğrafyaya yerleşme planları yaptığını anlatan Prof. Dr. Haydar Baş, bölgenin fiili işgalden önce dış güçlerin paralı ajan ve adamları tarafından dolaylı işgale tabi tutulduğunu söyledi. BTP Genel Başkanı, şöyle konuştu: "Bu coğrafyaya yerleşebilmek için neden trilyonunu buraya aktarmasın ki! Bu coğrafyayı işgal etmeye kalksa, 100 trilyon da harcasa işgal edemez. Bu coğrafyanın insanının tamamı bir ordu olur ve bunlara karşı çıkar. Kazanmama riski var. Ama bu şekilde hiç risk yok. Bir trilyon harcasa, buranın işini bitirir. İzlediğim bir programda aklıevveller konuşuyor. Zannedersin ki, bir hak peşinde koşuyorlar. ABD'nin ajanlığını yapıyorlar. Hepsi ABD ya da AB'den maaşlı adamlar... Bu ülkeyi metelik harcamadan teslim almanın hesabı içinde bu adamları teslim aldılar. Böyle yüzlerce, binlerce insan var. Türk siyaseti aklını başına devşirmelidir. Bu bölgeyi bu işgalden kurtarmalıdır. Bu bir siyasi, kültürel, ekonomik, askeri işgaldir."