Susuzluk tehlikesi
Melen projesinin fiyaskoyla sonuçlanması nedeniyle İstanbul susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Bu yetmezmiş gibi Kanal İstanbul Pojesi'nin de İstanbul'u susuz bırakacağını söyleyen Kimya Mühendisleri Odası Başkanı Dr. Ali Uğurlu, "İstanbul'un su ihtiyacı ile ilgili bir Master Plan çalışması yok" ifadelerini kullandı





SELİM AYANOĞLU / İSTANBUL
Kurak geçen 2019 yılı sonrası Büyük Melen Su Temini Projesinde Melen Barajı gövdesinde derin çatlakların oluşması nedeniyle barajda suyun depolanamaması sonucu ortaya çıkan susuzluk tehlikesi sonrası İstanbul, bu kez de Kanal İstanbul Pojesi nedeniyle büyük bir susuzluk tehdidi ile karşı karşıya kaldı.
Konuyla ilgili TMMOB Kimya Mühendisleri Odası (KMO) Başkanı Dr. Ali Uğurlu, yazılı bir açıklama yaptı.
İstanbul'un kullandığı suyun yaklaşık üçte birini temin etmekle övünen Ak Parti hükümetinin kurak geçen bir yılın ardından İstanbul'u kaderi ile baş başa bıraktığına vurgu yapan Uğurlu, "Bunlar da yetmezmiş gibi Kanal İstanbul Projesi ile de ileriki yıllarda da İstanbul susuzluğa mahkum edilmiştir" dedi.
KMO Başkanı Dr. Ali Uğurlu şunları kaydetti: "2000 yılında ihale edilen Büyük Melen İçmesuyu Temini Projesi yıllar önce bitirilmesi gerekirken hâlâ tamamlanamamıştır. Bugün İstanbul'un günlük ortalama su tüketimi yaklaşık 3 milyon m3'tür.
Bu üç milyon m3 suyun 734 bin m3'ü Melen Projesinin birinci aşamasından temin edilmektedir. 397 bin m3'ü ise Yeşilçay Sistemi üzerinden İstanbul'a verilmektedir. İstanbul'un tükettiği yaklaşık 2 milyon m3 su ise İstanbul'un eski su kaynaklarından temin edilmektedir.
Bugün itibari ile İstanbul'un mevcut su kaynaklarının doluluk oranı yüzde 38'lere düşmüştür. 2004 yılında ihale edilmesi gerekli Melen Barajının ihalesi 2012 yılında sekiz yıl gecikmeli yapılmış ve baraj bitmiş olmasına rağmen gövdesindeki derin çatlaklar nedeniyle su tutması imkansız hale gelmiştir.
AKP'nin deyişiyle 2071, gerçekte ise 2040 yılına kadar İstanbul'un su problemini çözmesi gereken Büyük Melen İçmesuyu Projesinin başarısızlığa uğraması nedeniyle kurak geçen her mevsim sonrası İstanbul her an ciddi bir su sorunu ile karşı karşıyadır.
Hızla artan nüfus ve şehirleşmenin etkisiyle günlük su ihtiyacı sürekli artan İstanbul; su tutacağı belli olmayan Melen Barajı nedeniyle bundan böyle büyük bir susuzluk tehlikesi altındadır.
Kurak geçen her mevsim, artan kentleşme ve nüfus, İstanbul için su açısından artık büyük bir tehdittir."
Tehdit üstüne tehdit...
Bütün bu tehditler yetmezmiş gibi İstanbul'un şimdi de Kanal İstanbul Projesi nedeniyle büyük bir kuraklık tehdisi altında olduğuna dikkatleri çeken KMO Başkanı Dr. Uğurlu, "Bilindiği üzere Kuzey İstanbul Su kaynakları açısından zengin bir bölgedir.
Daha önce Üçüncü Köprü, İstanbul Havaalanı ve çevre yolları nedeniyle bu su kaynakları zaten tahrip edilmişti. Şimdi de Kanal İstanbul Projesi nedeniyle Terkos (Durusu) Gölü, Sazlıdere ve Büyük Çekmece barajlarının yok olma olasılığı ortaya çıkmıştır.
İstanbul su kaynaklarının yaklaşık yüzde 28'ini oluşturan bu üç kaynağın yok olabileceği görüşü DSİ'nin Kanal İstanbul Projesi ilk raporunda büyük bir olasılık olarak değerlendirilmişti.
Görünürde İstanbul'un başka içmesuyu kaynakları yoktur. Kuzey İstanbul'daki bu kaynakların yok olması sonucu Melen Barajı yeniden yapılıp su tutsa bile ileriki yıllarda İstanbul'un su gereksinimini karşılayamayacaktır. Yani bu durumda Büyük İstanbul Master Su Planı geçersiz hale gelecektir.
Kanal İstanbul'un kuzeyini bir adaya çevirecek ve kanalın iki yakasında oluşacak uydu kentler Master Plandaki nüfus ve su talep projeksiyonlarını tamamen boşa çıkaracaktır.
Kanal İstanbul Projesi sonrasına dönük İstanbul'un su ihtiyacı ile ilgili bir Master Plan çalışması yoktur.
Yoksa, Sakarya nehrinin ağır metal taşıyan suyuna ya da çok pahalı olan arıtılacak deniz suyuna mı başvurulacaktır?" ifadelerini kullandı.